Düne kadar başı açık gezen 4 parlamenter hanım, Hacca gidip geldikten sonra başlarını kapatarak meclise duhul eylediler.
Başımız göğe erdi.
Artık her şey güllük gülistanlık olur.
Ekonomimiz zaten iyiydi(!) bundan böyle daha eyyi olacak.
Hiçbir sorunumuz zaten yoktu(!) bundan böyle hiçbir sorun yaşamayacağız.
Komşu ülkelerle sıfır sorun iklimindeydik(!) bundan böyle o sıfır sorun eksilerde seyredecek.
Biraz daha geliştireyim; Suriyeli sığınmacılar ülkelerine dönecek, Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa illerimiz, konteyner kentlerden, çadır kentlerden kurtulacak, kiralık evler ucuzlayacak, kimse sokakta kalmayacak, işsizler iş bulacak, hırsızlık, kapkaççılık bitecek.
Bunların tümü, düne kadar meclise başı açık giren 4 hanım milletvekilinin, başlarını kapatmasıyla halledilmiş olacak.
Belki Avrupa Birliği bile yakında bizi üye yapacak.
Gündem bu…
Televizyon kargalarının paylaştığı televizyon camlarından evlerimize artık gülücükler, hoşgörü mesajları dolacak.
Düne kadar açık olan kafaya bugün bağlanan bezin hikmetlerine bakar mısınız?
Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan herkese teşekkür etti.
Hemen ardından 4 olan türbanlı vekil sayısı beşe çıktı.
14 yıl önce türbanlı olduğu için değil, Amerikan vatandaşı olduğu için milletvekilliği düşürülen Merve Kavakçı durumdan memnun oldu, “yetmez ama evet” sularına girdi.
Ezeli ve ebedi dostumuz, müttefikimiz Amerika bile bu uygulamadan memnunsa, bu işte bir hinoğlu hinlik olduğunu düşünmemiz gerekmez mi?
xxx
Hacdan dönen 4 hanım milletvekilinin meclise türbanla girmesine yaygın ve saygın basınımız nasıl bakmış, manşetleriyle bir de ona bakalım mı?
“Kadınların Zaferi.”
“Tarihi Meclis.”
“Sağduyu Kazandı.”
“Kadınlar Günü.”
“Milletin Meclisi.”
“Meğer Bir Bardak Suda Fırtınaymış.”
“Meclis Bu Kez Kendini Aştı.”
“Gök Kubbe Çökmedi.”
“Şimdi Milletin Meclisi Oldu.”
“Normalleşmeye Bir Adım Daha.”
“Bu Zafer Milletin.”
Daha sürdürmeyelim, yeter.
Bu manşetlere bakarsanız, meclis şimdiye dek meclis değildi.
Hatta ciddiyeti bile yoktu, şimdi bir ciddiyet kazanmış oldu.
İktidarın 11 yıldır kullandığı türban barutu böylece bitmiş oldu.
Bakalım artık neye sarılacak?
Yalnız akıllarda kalacak bir konuşma yapıldı mecliste o gün.
Yine bir hanım milletvekili, Şafak Pavey’in tarihe not düşen konuşması.
Ne diyordu Şafak Pavey?
“Başımı açarak bir daha kirlenmeyeceğim” diyen hanım vekile, “bu durumda başı açık olanlar kirlenmiş midir?” diye soruyordu.
Bakalım bu soruya kimler, nasıl ve hangi tonda yanıt verecekler?
Belki de “yahu bizi fazla sıkıştırmayın, işte bindik bir alamete” diyecekler.
|