Cennet ülkem çok fırtınalar atlattı.
Bunu da atlatacaktır.
Çünkü demokrasi kişilere göre, kişilerin anlayışına göre bir sistem değildir.
Dünyanın her tarafında demokrasinin tanımı aynıdır.
Başbakanın öğrenci evleri ile ilgili başlattığı konuşma, kendi partisi de dahil birçok kesimde rahatsızlıklara neden oldu.
Hele üniversitelerde okuyan gençlerin anne babaları diken üstünde düşünmeye başladılar.
Çünkü başbakanın sözleri kafaları karıştırdı.
İşte tam bu sırada Başbakan Yardımcılığı ve hükümet sözcülüğü görevi verilen Bülent Arınç’ın, yurt dışındayken TRT’den açıklamalar yapması, yeni bir fırtınanın ilk esintileri gibi geldi bana.
Yandaş basın, Arınç’ın çıkışını her ne kadar “sitem” diye vermeye çalışsa da halk bunu bir “hodri meydan” olarak gördü.
Bu son olay, başbakan yardımcısı ve hükümet sözcüsü Bülent Arınç’ın ilk dışlanması da değil.
Arınç da bunu bildiğinden “ben kum torbası değilim” diye feveran ediyor.
Bu çıkışında neler söylüyor Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Arınç?
“Ben sadece bakan değilim, çok şeyi temsil ediyorum.”
“İtibarımın yıpratılmasını istemem, benim bir özgül ağırlığım var.”
Arınç’ın bu açıklamalarından sonra, başbakan beklemeden yanıtı “ben” odaklı yapıştırıyor; “Ben partinin genel başkanıyım. Ben Başbakanım. Gereğini ben yaparım…”
Bu “ben” lerin ardından da “biz aramızda konuşuruz” deyiveriyor.
Bugün 11 Kasım pazartesi günü.
Televizyonlardan izlediğimiz hodri meydan hareketleri 8 Kasım Cuma günü yaşandı.
Aradan geçen 3 gün içinde bugün neler olur ya da olmuştur şimdiden bilemem ama siz bu yazıyı okurken bazı şeyler olmuş olabilir.
Örneğin Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Bülent Arınç, kendisini telefonla arayarak kutladığını söylediği dört bakanla birlikte istifa etmiş olabilir.
Baskı altındaki bazı AKP milletvekilleri, bu çıkışı milat sayarak seslerini yükseltebilirler.
Bu arada Adana’da cephanelik olarak yakalanan tır, Eğe’de silah yüklü olarak yakalanan gemi, Suriyeli sığınmacı çilesi, Van’a gelen kış nedeniyle hala çadırlarda barınan yoksul yurttaşlar unutturulmuş olur.
Yerel seçimler bile ikinci plana düşer, hatta Adana valisinin coş – kusu bile soğumuş olur.
Ne olmuştur?
Gündem yine değiştirilmiştir.
Merak etmeyin, biz bu fırtınayı da atlatırız da…
|