Yıllardır dinlemekten bir hal olduk;
“Doğu kar altında, kurtarma çalışmaları zor koşullarda sürüyor.”
“Şu kadar köyün yolları kapandı, iletişim kesildi.”
“Okullar tatil edildi…”
“Kurtarma çalışmalarına katılan araçlar kara saplandı.”
Falan filan falan…
Şimdilerde zorunlu bir kar lastiği olayı çıktı.
Kış lastiği takmayanlara 77 lira ceza kesilecek.
Yukarda anlatmaya çalıştığım kış manzaraları, elhamdülillah artık yaşanmayacak(!).
Yani köy yolları kapanmayacak, okullar kar tatiline girmeyecek, kurtarma çalışmalarına gerek kalmayacak, araçlar kara saplanmayacak.
Bunlar neden olmayacak?
Çünkü artık araçlara kar lastiği takma zorunluluğu var.
Biraz da devlet bütçesine katkı.
Etmeyin, eylemeyin, kar lastiği bu konuları çözebilecekse, şimdiye dek neden düşünülmedi?
Şimdi kış geldi ya, araçlar yolda kalmayacak.
Kar lastiği taktı ya…
Şu kar lastiğinin hikmetine bakar mısınız?
Şimdiye dek aklımıza gelmemişti ama şimdi biz bu kar lastiği denen nesneyi nereden, kimlerden alacağız?
İşte asıl mesele burada.
Yuh bize, yuhlar bize…
Neden?
Kış gelip kar yağınca okulları tatil ettiğimiz için.
Kardan kapanan köy yollarını açamadığımız için.
Kar lastiği takmak aklımıza gelmediği için.
Kar lastiği konusu, meclisteki “Kürdistan” konusunu bile geride bıraktı.
Satırbaşı bir kez daha soruyorum;
Neden?...
76 milyonluk Türkiye’de neredeyse 40 milyon araç var.
Bu araçların çoğu kara saplanmıyor.
Kara saplananlar hep doğuda.
Okul kapatmalar da öyle.
Ve bir muhterem hocaefendinin her şeyden haberi var ama ülkede kardan dolayı kapanan okullardan, yollardan, ters esen rüzgardan haberdar değil.
Olsaydı, bir okur üflerdi ama o üfürük binlerce kilometre uzaktan yerine ulaşabilir miydi ulaşamaz mıydı onu da Cenab –ı Allah bilir.
Ne yapalım?
Biz böyleyiz işte.
Allah encamımızı hayreyleye…
|