Geçtiğimiz hafta içinde Gaziantep Organize Sanayi Bölgesinde bir patlama oldu.
Patlama doğalgaz sızıntısından kaynaklanan bir patlamaymış.
Gaz neden sızmış?
Donanımda bir hata mı yapılmış?
Tesisat döşenirken gerekli kontrolleri yapılmamış mı?
Doğalgazı döşeyen kimmiş?
Mühendislik hatası mı?
Malzeme hatası mı? gibi sorgulamalar yapılmadan, patlamayı sineye çekmiş gibi bir halimiz var?
Hemen hemen herkes “patlama ucuz atlatıldı, çok şükür can kaybı yok” gibi söylemlerle geçiştirdi.
500 metrelik afsal yol hallaç pamuğu gibi atılmış, asfalt parçaları birçok aracı hurdaya çevirmiş, yol ve doğalgaz tesisatı onarıma alınmış, trafik aksamış ama söylem, patlamanın ucuz atlatıldığından öteye gidemedi.
Bu doğalgaz patlaması ile ilgili bir soruşturma mutlaka açılmıştır.
Dilerim gerçek suçlusu bulunur ve cezası neyse çeker.
xxx
Gaziantep’te dört tane sahte parti varmış.
Bu sahte partiler, 78 siyasal partinin arasındaymış.
Oh ne ala, 30 kişi bul, siyasal parti kur, ister pavyon olarak ister kumarhane olarak çalıştır.
Polis denetime gelince de “burası siyasi parti, parti çalışmaları yapıyoruz, baskın yetkiniz yok” diye polis kontrolüne karşı çık.
Siyasal Partiler Yasası değişmeli diye bağıran en az 50 köşe yazısı yazmışım.
Yalnız Siyasal Partiler Yasası için değil Seçim Yasasını da bu değiştirilmesi gereken yasalar arasında saymışım.
Şimdi ne olacak?
Bu sahte partiler düzenlerini sürdürecekler mi?
xxx
Yargının, üniversitelerin, basının birbirine söyleyecek bir şeyi yoktur.
Mürekkep yalamış insanlar olarak doktorun, mimarın, mühendisin, gazetecinin, sanayicinin, tüccarın, küçük esnafın birbirine söyleyecek bir şeyi kalmamıştır.
Ayni coğrafyada yaşayanlar olarak hepimiz birbirimize benziyoruz ve duyarsızlıkta birbirimizle yarış halindeyiz.
Meclis kanalını izlerken, yüce meclis üyelerinin bütçe görüşmelerindeki konuşmaları, sataşmaları, tavır ve davranışları, beynimde bazı patlamalara neden oldu ve aklıma yukarda yazdığım birkaç satır geldi, sizinle paylaşmak istedi.
Haklı mıyım, haksız mıyım bilemiyorum…
|