Yerel seçim yaklaştı, etkinlikler arttı.
Geçtiğimiz cumartesi günü “Milli Merkez’in düzenlediği toplantıya katıldım.
Konuşmacılar Ufuk Söylemez, Yaşar Okuyan, Hasan Basri Özbey ve Kamer Genç idi.
Ancak Kamer Genç, geçirdiği bir trafik kazası sonucu, kaburga kemiklerinde oluşan bir yaramazlıktan dolayı katılamadı, doktorları izin vermemiş.
100. Yıl Atatürk Kültür Parkı içinde bulunan Şato lokantasının mavi salonunda yapıldı toplantı.
Toplantıya CHP İl Başkanı Mehmet Gökdağ, milletvekili Mehmet Şeker ve Anakent Belediye Başkan adayı Akif Ekici de katıldı ancak başka toplantıları olduğundan salondan çabuk ayrıldılar.
Oturumu yöneten eski devlet bakanlarından Ufuk Söylemez, bir açış konuşmasından sonra sözü, İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey’e verdi.
Özbey, konuşması sırasında CHP Genel Başkanı Kılıçtaroğlu’na bazı göndermeler yapınca, salon karıştı.
Hani her adayın çevresinde dolanan bazı partililer var ya, CHP adaylarının da etrafında dolanan ve CHP’li geçinen bazıları, seslerini yükselterek salonu terk etmeye başladılar.
CHP’nin yapısında olan bir karşı çıkış.
Keşke konuşmacıları oturup dikkatlice dinleselerdi ama olmadı.
Olayın en sevindirici yanı ne biliyor musunuz?
HSYK’nun yapısını değiştirmek için toplanan Adalet Komisyonunda yaşanan çirkinlikler, Gaziantep’te toplanan “Milli Merkez” toplantısında yaşanmadı.
Herkes kendi düşüncesi ile tavrını koydu, kimileri çıkıp gitti, çoğu da oturup konuşmacıları dinlemeyi tercih etti.
Yani Milli Merkez toplantısı, mecliste düzenlenen Adalet Komisyonu toplantısından daha temizdi.
Bana göre Milli Merkez’in Gaziantep çıkarması başarılı geçti.
xxx
Gazetenin gazeteyi, gazetecinin gazeteciyi yalanladığı bir iklimden geçiyoruz.
Asıl ödevi, kamu dediğimiz halkı bilgilendirme olan gazete ve gazeteci de ayrıştırılmışsa kamu ne yapsın?
Doğru haberi, sağlıklı bilgiyi nereden alsın?
xxx
“Kamu malına yolsuzluk”, “şahıs malına yolsuzluk…”
Politik literatürümüze böyle cıvık bir söylem daha sokuşturuldu.
Hem de başbakan yardımcısı tarafından.
Şimdi gelin “Milli Merkez”in toplantısındaki basit karşı çıkışlara kırk kulp takmaya devam edin.
Yeter artık, herkes oturduğu yerden, iki lahmacun uğruna ahkam kesmesin.
Konu Atatürk’te bileşmekse kulak verin, duyun, görün, karar verin…
|