Başka illerin dışında, Gaziantep’te seçim çalışmaları düzeyli işliyor.
Her partinin belediye başkanı adayı, diğer partilerin belediye başkanı adaylarını karşılıklı olarak ziyaret ederek başarı dilediler.
Böyle bir nezakete ilk kez tanık oluyorum ve seviniyorum;
Dilerim ve umarım bu centilmenlik sürer.
Bu arada AKP adayı Fatma Şahin’in, bir seçim çalışması sırasında mağdurları oynamasını yadırgadım.
Gaziantep’te dev bir firmada kimyagerlik yaparken milletvekili seçileceksiniz, ardından bakan olacaksınız, hala milletvekili iken belediye başkanı adayı gösterilince de mağdurları oynayacaksınız…
Olacak gibi değil.
Ne demiş Fatma Şahin? “Bu seçim mazlumların seçimi olacak” demiş.
Doğrudur.
Mazlumlar sandık başına gidecek, oy kullanacak.
Her ne kadar keyifli görünse de, şapkalarını önlerine koyup düşündüklerinde, mağdur ve mazlum olan seçmenlerdir.
Bu konuda Fatma Şahin’e katılıyorum.
x
Güney sınırımızdaki yerleşim bölgelerinde Çadır kentler, konteynır kentler, Suriyeli sığınmacılardan geçilmiyor.
Hatay dolu, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Adana dolu.
Tuzu kurular için her taraf vatan.
Yeni gelenlerden birazını da İstanbul ve çevresinde inşaatı süren bazı devlet büyüklerimizin villalarına yerleştirseler diyorum.
Burada bir ironi yapayım; Yugoslavya karıştığında, bu ülkeden Türkiye’ye kaçıp gelenlere, dönemin başbakanı rahmetli Özal, “istiyorsa Jivkov da gelebilir” diye özverili bir devlet adamı davranışı sergilemişti.
Başbakan Erdoğan da yarın çıkıp, “istiyorsa Esed de gelebilir” diye bizi şaşırtırsa, hiç şaşmamak gerek.
Bu konuda son söz; Yanlışları göre göre bir gün doğruları öğreniriz inşallah.
x
Yabancı paralar her gün saat başı “tarihi rekorlar” kırıyormuş.
Televizyonlara çıkan koca koca ekonomistler, saat başı ahkam üstüne ahkam kesiyorlar.
Bana ne?
Beni hiç ilgilendirmiyor.
Ben Türk Lirasından hiç şaşmadım.
Param olsaydı, sanırım yine şaşmazdım.
Bu saatten sonra nelerin yaşanacağını ise düşünmek bile istemiyorum.
Yani sevinmekle üzülmek arasında gidip geliyorum.
Dilerim yanılıyorumdur…
|