12 Şubat Çarşamba günü Başkent’te Kastamonu günlerinin 10.su başladı.
16 Şubat Pazar günü akşamına kadar sürecek bu etkinliğe gelenler Kastamonu’yu birçok yönüyle de tanıma fırsatını bulmuşolacaklar…
Burada hemen yiyecek ve içecek aklınıza gelmesin…
Ben özelikle…
İçten…
Güler yüzlü…
Konuksever Kastamonu insanlarını tanımanın çok daha önemli olduğunu düşünüyorum…
Elbette…
Kastamonu’dan gelen yüzlerce çeşit, birbirinden güzel yiyecek ve içecekleri de var ama…
Oraya kadar gitmişken…
Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında çok fedakârca mücadele eden kahramanları…
Hani o hepimizin bildiği…
Cepheye mermi taşırken yağan yağmurdan mermiyi korumak için, çocuğunun üzerinden hırkasını alıp merminin üzerine örterek çocuğunu da kendi vücut sıcaklığıyla ısıtmaya çalışırken ölen, kahraman Şerife Bacı’yı hatırlamamak olur mu?
Ya Hamamcı Kadı Salih Reis’i
İlerlemiş yaşına rağmen Kurtuluş Savaşı’nda fedakârca görev yapan İnebolu Kayıkçılar Loncası üyesi bu vatan kahramanını anmamak…
Etkinliğin son günü…
Yani 16 Şubat Pazar günü saat 13.00’de orada bulunan ziyaretçilerle birlikte koro oluşturularak Çanakkale türküsü söylenecek…
Bilmeyenler için söyleyim…
Çanakkale zaferinin yıldönümlerinde söylenirken içimizi titreten o hüzünlü türkü var ya…
İşte o türkü de Kastamonulu İhsan Ozanoğlu’na ait…
Ve yine tarih kitaplarına geçtiği için söyleyim…
Çanakkale savasında en çok şehit veren il Kastamonu…
O kadar ki…
Küre ilçemizin bu gün Ersizler adıyla anılan köyünün bu adı almasının nedeni bile…
Köyün tüm erkeklerinin Çanakkale Savaşı’nda şehit düşmesi…
Aslında Çanakkale’de olduğu gibi…
Kurtuluş Savaşı’nda da Kastamonu’nun katkılarınıunutmak mümkün değil…
Üstelik tüm bu fedakârlıkları düşünürken…
Bu kentin işgal altına girmediğini…
Hatta
Sevr anlaşmasına göre bile Türklere bırakılacak topraklar arasında bulunduğunu da asla unutmadan…
Elbette Kastamonu’dan ve Kurtuluş Savaşı’ndan bahsedilir de…
Atatürk’ün Kastamonu’da açıkladığı ilk devrim olan Şapka Devrimi atlanılabilir mi?
Özellikle son yıllarda Kılık Kıyafet Devrimi’nin yok sayılarak toplumu tekrar dini kıyafetlere hapseden sürece dur dercesine…
Fuar alanının girişinde elinde şapkasıyla duran Atatürk’ü görmemek…
Aslında hep tarihten anlattık ama Kastamonu Ankara’ya sadece 230 km uzaklıkta olan…
Üstelik
Dört mevsimi de yaşayabileceğiniz çok güzel bir tatil beldesi…
Bu kadar tanıttıktan sonra ne dersiniz, AKM’ ye gitmeye değmez mi?
|