Neymiş efendim?
Herhangi bir terslik olmazsa iki gün sonra seçimlere gidiyormuşuz.
Sanki hiç seçime gitmedik, sanki hiç oy kullanmadık.
Bu seçim farklı bir seçim.
Hangi televizyonu açsanız başbakan bas bas bağırıyor.
Birkaç televizyon da CHP liderinin MHP liderinin mitinglerini veriyor.
Hele de başbakan…
Bıktık, usandık.
O da zaten bağırmaktan olsa gerek, son günlerde ses problemi yaşıyor.
Plan yok, proje yok.
Ne var?
Sataşma var, saldırı var, aşağılama var.
Ben, ben, ben var.
Benim, benim, benim var.
Tüm konuşmalarda bugüne kadar duyduğumuz sözcüklere gelince;
Paralel, kumpas, çete, örgüt, in, montaj, dublaj, hain, ihanet, manidar, Pensilvanya, karakter, cibilliyet, ahlak, namus, kaset, tape, toma, tazyikli su, biber gazı, plastik mermi, cop.
Sayayım mı daha?
Yok saymayayım.
Gerisini nasıl olsa siz getirirsiniz.
Ne oluyor?
Memlekette demokrasi var arkadaş.
Yerel seçime gidiyoruz.
Yani keyifler keka.
Seçime gideceğiz, Ankara’nın seçip gönderdiklerine oy vereceğiz, sonra da biz seçtik diyeceğiz öyle mi?
Hay maşallah.
Yiyeyim sizin seçim sisteminizi.
Demokrasiymiş, ben daha tanışma fırsatı bulamadım.
Liderlerin konuşmalarına bakarsanız, demokratik bir ülkede yaşıyoruz.
Hay sizin demokrasi anlayışınıza…
Sonuç olarak kardeşim yarın cumartesi, sonraki gün pazar.
Ve pazar günü herkes yüksek gerilim içinde, güvenliğinden kuşku duyduğu sandığa gidecek.
Neyi çözeceğiz?
Pazartesini bekleyelim, göreceğiz.
|