Atatürk yıllar önce “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz.” Dememiş miydi?
Hatta bu sözlerin söylendiği yıllarda tüm tarikatlar, tekkeler ve zaviyeler kapatılmamış mıydı?
Öyleyse ne oluyor bu günlerde…
Hani bir hükümet- cemaat kavgasıdır gidiyor ya onun için söyledim…
Olanşu…
ABD ve AB Türkiye için ılımlı İslam rejimini uygun bulmuştu…
Ilımlı İslam dedikleri de…
Seçimlerin yapılıp…
Başka dinden olanları düşman görmeyecek…
Emperyalizmle hemen her türlü işbirliğinden kaçmayacak bir sistem…
Elbette bunun olabilmesi için de ulus bilincinin yok edilmesi gerektiğini asla akıldan çıkarmayın…
Haliyle bunu bir parti aracılığıyla yapmalarıgerekiyordu…
Ve iktidara getirilen parti de bu amaçla kurulmuştu…
Başarılı olursa bu model birçok ülkede de uygulanabilirdi…
Sonuçta uzun süren bir uğraşmanın sonucunda amaçlarını gerçekleştirebilmek adına ordu tasfiye edildi…
Sıkça tekrarlanan vesayet söylemi ve darbe operasyonları bunun bir parçasıydı…
Amaç orduyu ulus devleti savunma görevinden uzaklaştırmaktı…
Zaten kavga da bunun gerçekleştirilmesiyle başladı…
Tabi bu arada dikkati çeken bir başka gelişme ise cemaatin ana muhalefet partisine yaklaşması
Zaman zaman yapılan açıklamalarda da anlaşılıyor ki cumhuriyeti kuran partinin yöneticileri de cemaat ve benzeri örgütlenmeleri sivil toplum statüsünde görerek, desteğini almak konusunda yeşil ışık yakmaktadırlar…
Hatta bunu demokrasinin olmazsa olmazı görenler bile bulunmaktadır…
O halde şöyle bir soru sormak sanırım yerinde olur…
Bir cumhuriyette şeyhler, dervişler, cemaatler, tekkeler, zaviyeler olabilir mi?
Olursa onun adı Cumhuriyet olur mu?
Ya da soruyu şöyle sormak da mümkün…
Hiçbir İslam ülkesinde sivil toplum denilen örgütlenmeler…
Yani
Hangi amaçla kurulmuş olursa olsun her hangi bir dernek veya sendika bulunabilir mi?
Ya muhalefet partisi?
Kadın hakları?
Ya da yasaların yapılabildiği…
Hatta günün gelişen koşullarına göre değiştirilebildiği bir meclis…
Olabilir mi?
Bugüne kadar görülmediğine göre olması da mümkün değil…
Peki, bu neden böyle…
Çünkü din tekçidir…
Tek doğru bulunmaktadır…
Böyle olunca ortaya çıkacak hemen her türlü fikir baştan yanlış kabul edildiğinden…
Farklı fikir üretecek herhangi bir muhalefet hareketine falan da ihtiyaç bulunmamaktadır…
Dolayısıyla koşulsuz itaatin bulunduğu…
Hiç bir şekilde lider ölmeden bile yerine yenisinin geçemediği…
Seçimi, demokrasiyi, sandığı…
Kadın haklarını yok sayan bir örgütlenmeyle bırakın demokrasiyi cumhuriyeti bile savunamazsınız…
Bilinmeli ki…
Cumhuriyet; insanları mürit yaparak değil, ancak yurttaş yapılarak savunulabilir…
|