Şaibeli sandık sayımlarının dışında kalan ve güya şaibesiz seçilen belediye başkanları, muhtarlar mazbatalarını aldılar.
Mazbata alımı törenlerle sürüyor.
Mazbata ne demek?
Arapça Farsça karışımı bir sözcük.
Türkçesi “Tutanak” demek kardeşim.
Seçim ve sandık güvenliği içinde(!) hiçbir şaibe olmadan(!) seçimler bitti.
Şimdilerde bu mazbataları alan alana.
Mazbatasını alan, geçip bir makama höreleniyor.
Daha sonraki seçimlerde de hörelendiği makamdan kalkmamak için her türlü şaklabanığı yapıyor.
Gaziantep’te seçilen tüm başkanlar, mazbatalarını alarak, kendilerinden önceki başkanın ısıttığı koltuğa, soğutmadan oturdular.
Bazıları da koltuğu soğumadan yeniden oturuverdi.
Hayırlı, uğurlu, kademli olsun.
X
Herkes herkese yalan söylüyor ama kimsenin kimseye, “gözünün üstünde kaşın var” deme hakkı yok.
“Benim hangi partiye oy verdiğim değil, çocuğumun nasıl yetişeceği önemli” diye düşünen hiç yok…
Herkes sandığa gidip oyunu kullandı.
Üstelik son yerel seçimlerde oyunu kullananların oranı % 90 a yakın rekor kırdı.
Bu güzelin ve iyinin göstergesi ama oylar yerlerini buldu mu bulamadı mı hala tartışılıyor.
Hani demo – krasi var ya!...
X
Her türlü zam kapıda.
Sağlık hizmetlerinden tutun, konuta, faize, temel tüketim maddelerine zam zam zam.
Demedi demeyin, çok beklemeden göreceksiniz.
Neden?
Hazine boşaldı.
Maliye Bakanı zaten “satacak bir şeyimiz kalmadı” demedi mi?
X
Dünkü yazımda, belli bir anlayışın dile getirdiği “AYM kararına saygı duymuyorum” konusuna değinmiş ve “nerede hukukçular, hukuk fakülteleri” diye de sormuştum.
AYM’nin hukukçu olmayan başkanından yanıt geldi; “duygusal refleksle gördü, anlayışla karşılıyoruz.”
Daha önceki yazılarımdan birinde değinmiştim; hani şu “Koca Kafalılar Baba Haber Bülteni” diye bir program var ya.
Türkiye o programın gerçeğini yaşıyor da kimsenin aldırdığı yok gibi geldi bana.
X
Son söz; Günümüzde dünyanın ortak sorunu terör.
Türkiye’de buna zamlar da eklenirse vay halimize…
|