Lice ‘de yaşanan bayrak olayından sonra toplumda bir tepki patlaması oldu…
Birçok insan ellerinde bayraklarla yürüyüş yaparken...
Hemen her yere de bayraklar asıldı.
Siyasilerimizin bazıları işi o boyuta vardırdılar ki “o kişiyi neden öldürmediler”e kadar götüren bile oldu.
Hatta bizzat Başbakan “Bedelini ödeyecekler” sözünü bile kullandı.
Ama bu gösterilen tepkilerin neredeyse tamamıduygusal…
Şimdi işin gerçeğine gelelim…
Yaklaşık 7 yıl önce başlayan Ergenekon, Balyoz ve benzeri operasyonların amacı neydi?
TSK’yı tasfiye ederek, bu gün yaşanan ve gelecekte Türkiye’nin parçalanma sürecinde yaşanacak iç ayaklanma ve benzeri olaylarda etkisizleştirmek…
Yani kısacası ordu ulus devleti savunmamalıydı ki…
Ülke içinde emperyalist güçlerce gerçekleştirilecek kışkırtmalarda etkili olamayıp…
İstenilen federatif yapı gerekleşebilsin.
İşte tüm bunları topluma darbe planları adı altında yutturdular…
Hem zaten; başka türlü ordunun elini kolunu bağlayabilmenin bir yolu da bulunmuyordu.
Bilindiği gibi…
Sivas Madımak’ta 2 Temmuz günü yaşanan ve 37 aydının yakılmasıyla sonuçlanan olayda da…
Polisin gücü yetersiz kalmış ve vali’de askerden yardım istememişti…
Benzeri durumların ileride yaşanmaması amacıyla 1997 yılında TSK ile bir protokol imzalanıyor…
Kısa adı Emasya 97 olan protokole göre asker ülke içinde meydana gelebilecek olan olaylara önceden izin almaksızın doğrudan müdahale edebilecekti…
Ve geçtiğimiz yıllarda darbe gerekçe gösterilerek bu protokol kaldırıldı…
Elbette TSK’yı etkisiz kılmak için bu tek başına yeterli olamazdı …
Bunun için TSK iç hizmetler kanununun 35. maddesinin de değiştirilmesi gerekiyordu…
Eskiden
TSK’nın görevleri arasında “Cumhuriyeti korumak ve kollamak” bulunurken bu değiştirilerek
Sadece “yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikeler “öne çıkarılmış…
Böylece yine dışarıdaki emperyalist güçlerce içeride çıkarılabilecek hemen her türlü…
Ulus devlet ve cumhuriyet karşıtı isyan, ayaklanma ve benzeri hareketlere karşı devlet savunmasız bırakılmıştır…
Hani diyorlar ya “asker müdahale etmeliydi.”
“Önlemeliydi.”
“Gerekirse canını vermeliydi.”
Günaydın beyler! İşte daha dün sözde darbe korkusuyla meclisten çıkardığınız yasa değişikliğinin amacı tam da buydu.
Ordu müdahale edemesin ki süreç bozulmasın…
Aslında bunun devamı da gelecek
Yakın gelecekte gerçekleşecek yasal değişiklikle bir süre sonra kırsal kesimdeki tek güvencemiz Jandarma da ortadan kaldırılacak…
Öyle görünüyor…
Jandarma olmazsa kırsal kesimde güvenliğimizi kim sağlayacak gibi bir endişeye kapılmanıza da gerek yok…
Daha şimdiden KCK asayiş adı altında denetimlere başlamadılar mı?
Diyeceğim…
Ülke ve TSK üzerindeki büyük oyunu görmeden, sadece duygusal bir tepkiyle yetinirsek…
Sadece ve sadece içimizi rahatlatırız ama ülkemizi değil.
|