Öyle bir iklimin sığ sularında yüzüyoruz ki komşu Müslüman ülkelerde Müslümanlar birbirini kırarken, biz, bizim Müslüman ülkemizde davul – zurna yardımlar dağıtıyoruz, çengi – çalgı tantanalı iftarlar açıyoruz.
Hani sağ elin verdiğini sol el duymayacaktı.
Hani komşusu aç yatarken kendisinin tok yatması ayıptı.
Günümüzde hepsi fasafiso.
Herkes bir yol tutturmuş, dini istediği yöne çekiyor, istediği gibi kullanıyor, en affedilmezi de canının istediği gibi politikaya alet ediyor.
Benim Müslüman geçinen cevval halkım da alkışlarla kıyametler koparıyor.
Keşke neyi alkışladığını bilse.
x
Yurt içinde 53 milyon 17 bin 214 seçmen oy kullanacakmış.
Yurtdışında oy kullanabileceklerin sayısı da 2 milyon 801 bin 666 imiş.
Yüksek Seçim Kurulu, konuyu böyle tespit etmiş.
Bakalım yurttaşlık görevini kaç milyon kişi yerine getirecek?
x
Usta bilinen köşe yazarlarının, gerçekleri yazma yerine, iktidara methiyeler dizmesini içime sindiremiyorum.
Ve inanıyorum ki; yarın iktidar değiştiğinde, yeni iktidara da padişahım çok yaşa diye yazacaklarını artık adım gibi biliyorum.
Başbakanla iftar açmayı, bakanla kahve içmeyi, müsteşarla çay yudumlamayı marifet ve ayrıcalık sayan bir kesimin, iktidar değiştiğinde de ne yapıp edip bu
yalakalıklarını sürdürebilmek için her türlü şaklabanlığı yapacaklarına inanıyorum.
x
Adaylığını içime sindiremesem de Ekmeleddin İhsanoğlu’nun, öteki iki adayın hesabına birer lira yatırarak katkıda bulunması ince bir diplomasiydi.
HDP adayı Demirtaş’ın Twitterden yanıtı da zarifti.
AKP adayı Erdoğan’ın o bir lirayı iade etmesini ise espri anlayışının eksikliğine yoruyorum.
Ne diyelim?
Bu işler böyle gidecek.
Ta ki 11 Ağustosa kadar.
Bu cumhurbaşkanlığı seçimi galiba biraz inişli çıkışlı olacak.
Çok sürmeden göreceğiz…
|