Bir gün sabah uyanıyorsunuz, Suriye’de sular durulmuş, Suriyeli sığınmacıların tümü, Türkiye’ye teşekkür ederek yurtlarına geri dönmüş.
Hatay ve ilçeleri, Kilis ve ilçeleri, Gaziantep ve ilçeleri, Şanlıurfa ve ilçeleri boşalmış.
Bu kentlere yerleştirilen Suriyeli sığınmacılarla Türk yurttaşları, birbirlerinin boynuna sarılarak vedalaşmışlar.
İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlere yerleşen tuzu kuru Suriyeliler, uçaklara atlayıp ülkelerine dönmüşler.
Irak’ta palazlanarak kafa kesen terör örgütleri, şimdiye dek öldürdükleri insanların ailelerinde özür dileyip, kutuplarda Eskimolarla yaşamaya karar vermişler.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “geleceğim yere kadar geldim, benden bu kadar, artık köşeme çekilip bir bilen olmam gerektiğine inanıyorum” diyerek gidip baba ocağı Kayseri’ye yerleşmiş.
Başbakan, Çankaya’da düzenlenen törenle görevi devir aldıktan sonra, Fetullah Gülen Pensilvanya’dan gelmiş, Abdullah Öcalan İmralı’dan çıkarılmış ve Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu ile birlikte Çankaya’da Cumhurbaşkanı danışmanı olarak göreve başlamışlar.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Bahçeli, ortak bir basın toplantısı düzenleyip, hem yerel seçimlerde hem de cumhurbaşkanlığı seçiminde başarısız olduklarını açıklayarak tabanlarından özür dilemiş ve istifa etmişler.
Bazı çakma köşe yazarları, “bu iş bizim işimiz değilmiş, yanılmışız, köşelerimizi gerçek sahiplerine bırakarak işimize dönüyoruz” diye basın sahnesinden çekilmişler.
Aydın Doğan, “nereden bulaştım basın yayın işine, gazetelerimi ve televizyonlarımı çalışanlarıma armağan ediyorum” diyerek, şirketlerinin başına dönmüş.
Son Cumhurbaşkanlığı seçiminde % 51.7 ile Çankaya’ya yerleşen RTE, “bundan geru sevgili danışmanlarımla birlikte kucakladığımız 76 milyonun hizmetkarıyız. Varlığımız Türk varlığına armağan olsun” diye demokratik bir demeçle icraatlarına başlamış…
Daha çok uzatabilirim ama bu kadar ironi yeter sanırım.
|