Türkiye kimle, kimlerle gurur duyacağını şaşırdı.
Çünkü her gün birileriyle gurur duyduğunu bağırıyor.
Hani bazı olaylar karşısında elinizden bir şey gelmez, ağlamaklı olursunuz ya!
Kimle, kimlerle guru duyacağını bilmeyen, çıkarı nedeniyle teslimiyetçi bir toplumun bireyi olduğumuz için bu duyguyu sık sık yaşayabiliriz.
İşte o zaman gülmeceye, fıkraya sığınır, biraz teselli ararız.
Bugün öyle yapacağım, yıllar önce babamdan dinlediğim bir fıkrayı paylaşacağım.
Belki gülüp geçersiniz belki de düşünürsünüz.
Buyurun fıkraya; Yaşlı adam oğluna vasiyette bulunuyormuş; “Bak oğlum, epeyce yaşlandım. Vaktim gelip öldükten sonra, sana bıraktığım servetin en az onda birini, en aptal adamı bulup ona vereceksin. Bu onda bir az değil, ola ki aç gözlülük edip kimseye vermek istemezsin ama o zaman öteki dünyada ellerim yakandadır” demiş ve bir süre sonra adam ölmüş.
Babasını toprağa verdikten bir süre sonra genç adam düşünmeye başlamış; “ah baba, şimdi ben kime gideyim de aptal adam diye bunca parayı vereyim?” demiş ama yine de aptal adamı araştırmaya karar vermiş.
Köy köy, kasaba, kasaba, dağ taş dolaşmaya, aptal adam aramaya başlamış.
Yolu bir beldeye düşmüş, beldede şenlik var. Davul zurna, coşku, herkes atın üstündeki bir adamı alkışlıyor, ona güller atıyorlar, sevinç çığlıklarıyla bağrışıyorlar.
Atın eğerine bağladıkları uzun bir iple başka bir adamın ellerini bağlamışlar, ona da küfür, hakaret gırla gidiyor.
Kalabalıktan birini çevirip sormuş; “Nedir bu şenliğiniz? Atın üstünde alkışladığınız adam kim, atın eğerine iple bağlayıp küfrettiğiniz, aşağıladığınız adam kim?”
Soruya şöyle bir yanıt vermiş adam; “Atın üstündeki yeni muhtar, terkisine iple bağlanıp aşağılanan adam da eski muhtar.”
Genç adam bu yanıtı alınca hemen koşup atın önüne geçmiş ve üstündeki adama, “al arkadaş, bu para senin hakkın” diye para dolu torbayı vermiş.
Atın üstündeki adam şaşırmış ve “bu kadar parayı bana neden veriyorsun?” diye sorunca, genç adam, “babamın bana vasiyeti, bu serveti en aptal adama vereceksin demişti, al güle güle kullan, bu servet artık senindir.”
Atın üstündeki adam celallenmiş, “ne demek bu? Ben aptal mıyım? Halkın bana gösterdiği saygıyı, sevgiyi görmüyor musun?” deyince genç adam “sonunda, arkanda iple bağlı gelen muhtar gibi olacağını göremediğine göre sen aptal oğlu aptalsın” demiş ve yürüyüp gitmiş.
Babasının vasiyetini yerine getirmiş olmanın gönül rahatlığıyla memleketine dönmüş…
Fıkracık bu kadar.
Ağlamaklı olmaktan kurtarır mı bilemiyorum…
|