Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29911529
Bugün Ziyaretçi :  2487
Aktif Ziyaretçiler :  2487

A B C
 
Hani bir zamanlar Ali Rıza Binboğa’nın söylediği bir şarkı vardı. İlk öğretmen şarkısı. “Öğretmen öğretir A, B, C” nakaratlı bu şarkıyı kim hayranlıkla izleyip dinlemezdi ki. Eskiden hangi çocuğa “büyüyünce ne olacaksın?” diye sorsanız aldığınız yanıt “öğretmen” olurdu. Özellikle kız çocuklarının yanıtı. Her ne kadar doktorluk, mühendislik kız annelerinin damat adaylarında görmek istedikleri meslek olsa da öğretmen deyince insanların ceketlerinin düğmelerini ilikleyesi gelirdi. Saygın bir meslek olduğu şüphesizdi. Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanını kaç kez okuduğumdan mı, yoksa ailemin huyunu suyunu bildiğimden midir nedir küçüklük sevdam olan öğretmenliğin okulunu kazandığım halde bir çekince duydum. Tabii şimdi başıma taşlara vuruyorum o başka.
 
Sen tut evine üç durak uzaklıktaki üniversitenin İngilizce öğretmenliğini kazan ama tercihini iki saat uzaklıktaki gazetecilik eğitimi alacağın üniversiteden yana yap. Yani öğretmen olamadığıma mı yanayım, İngilizce öğrenemediğime mi?
 
Çocuklarım küçükken sınıf öğretmenlerine gönüllü yardım ederek tatmin ettiğim bu arzum, yıllar geçip onlar büyüyünce öksüz çocuk gibi bir kenarda kaldı. Bitmez bu yangın… Her 24 kasımda yüreğimdeki bir kürek kor, küllerin arasından canlanıp yakıverir onu.
 
Neymiş efendim, öğretmen olup tayinim çıkınca ailem uzaklara yollamazmış beni. O zamanlar dar bir çevrenin kızı olarak öyle düşünmem normaldi aslında. Belki de gerçekten öyle olacaktı. Şimdilerde ise biliyorsunuz öğretmenlerin durumunu. Neredeyse atama için kurban adayacak durumdalar. Çıksın da neresi çıkarsa çıksın diye düşündüklerini atamayı ekranda görür görmez telefona sarılıp canhıraş bir şekilde ailelerine haber verdiklerinden anlıyoruz. İşte o zaman da benim yüreğim şöyle bir cız ediyor biliyor musunuz?
 
Benim kadar çocuk seven biri… Neyse ki hangi ortama girsem beni hep öğretmen zannettiler. Allah mesleğin tipini vermiş ben eğitimini alamadım işte. Belki de kaldıramazdım o zorlu mesleği diye kendimi avuttuğum çok olur. Hala öğretmenlerin soba yaktığı okullar yok mu? Hatta okulsuz köyler. Ya da okulu kundaklanan köyler. Hala öğretmenler gazeteleri, ahbaplarını aracı ederek okulları için araç-gereç, öğrencileri için defter-kitap- giyim kuşam istemiyorlar mı? Hala dünyanın öküzün boynuzunda olduğunu sanan köylümüz yok mu? İnanmam demeyin. Şehirlerdeki sokak röportajlarında güncel konular hakkında bile gençlerin verdiği yanıtlar bizi güldürürken ağlatmıyor mu? Gerisi…
 
Öğretmenin çilesi bitmez. Kaç öğretmen şehit edildi… Koştular bir hevesle. Onlar için bir kelime bile öğretmek insanlara yararlı olmaktı. N’oldu gencecik kızlar, delikanlılar? Mesleklerinin ilk yıllarında kim vurduya gittiler. Sırası geldi öğretmenler okutacak öğrenci bulamadı. Köy yerindeki işlere göre öğrenciler okula gelebildi. Hatta başka illerdeki geçici işlere göre ayarlandı okula devamları bazı çocukların. O yetmedi kız çocukların her zamanki çilesi olan ikinci plana atılmaları başlarına bela oldu öğretmenlerin. Kapı kapı dolaştılar ikna etmek için aileleri. Özellikle babaları. Kardelenler bir ara kar tabakasını açıp çiçek vermeye başlamışlardı. Şimdilerde kar tabakası gittikçe kalınlaşıyor farkındasınız değil mi?
 
Ben burada öğretmenin aldığı maaşı konu yapmaktan utanırım. Çünkü o maaşı o yüce gönüller öyle bir bastırır ki lafı bile olmaz. Ama yine de yaşamak için lazım olan şeydir para. Kaç kez öğretmenin cebinden çıkmıştır okulun araç gerecinin veya bir öğrencisinin ihtiyacının karşılığı. Gündüz ders verirler. Geceleri, tatillerde yapabileceği ek işlerle uğraşır dururlar öğretmenler. Ne yaparsınız ki fıtrat denen şey onların mesleğini de sarıp sarmalamıştır bizim memlekette.
 
İç kararttım yine…
 
İyisi mi biz Ali Rıza Binboğa’ya tekrar kulak verelim.
 
Öğretmen öğretir A, B, C
 
Yine de dilim durmaz devam ederim içimden içimden.
 
Öğretmen öğretir A, B, C…
 
Öğretmen çeker Ç İ L E…
 
Tamam, tamam Ali Rıza Binboğa’ya eşlik ederek diğer parçasını söylüyoruz:
 
Gür bir sesle. Hadi hep birlikte!
 
YARINLAR BİZİM…
 
 

 

Ekleyen:  Sevgi Ünal
Tarih:  24.11.2014
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Sevgi Ünal Yazıları
YAZMIŞ KIŞMIŞSevgi Ünal [ 28.12.2023 Devamı
YETİŞMEK İMKÂNSIZSevgi Ünal [ 14.8.2023 Devamı
KESİLİYORUZSevgi Ünal [ 2.8.2023 Devamı
ÖLÜMÜN DE HAYIRLISI Sevgi Ünal [ 7.4.2023 Devamı
Ölümün de HayırlısıSevgi Ünal [ 23.3.2023 Devamı
UMUT YILISevgi Ünal [ 1.1.2023 Devamı
KIZ DOĞDUSevgi Ünal [ 10.12.2022 Devamı
HAKKI & HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
14. YIL KUTLU OLSUNSevgi Ünal [ 9.11.2022 Devamı
KADINSAN RAHAT YOKSevgi Ünal [ 21.9.2022 Devamı
STETOSKOPLAR KANLANMASIN ARTIKSevgi Ünal [ 12.7.2022 Devamı
PAYANDAMSevgi Ünal [ 19.6.2022 Devamı
ÜÇ HARFLİLERLE ÇALIŞANLARSevgi Ünal [ 14.6.2022 Devamı
ÖLÜMÜN KAREKODUSevgi Ünal [ 26.5.2022 Devamı
23 NİSAN’IMSevgi Ünal [ 23.4.2022 Devamı
BİBER DOLMASISevgi Ünal [ 11.4.2022 Devamı
14 MART TIP SUSKUNLUĞUSevgi Ünal [ 14.3.2022 Devamı
KADINMIŞIMSevgi Ünal [ 7.3.2022 Devamı
REZİDANSTAN MAHALLE ARASINASevgi Ünal [ 22.2.2022 Devamı
REZİDANS KADINIYIM ARTIKSevgi Ünal [ 5.1.2022 Devamı
DİKEN ÜSTÜ Sevgi Ünal [ 14.9.2020 Devamı
CORONALI BAYRAMLARSevgi Ünal [ 29.7.2020 Devamı
GEYİK MUHABBETİSevgi Ünal [ 17.7.2020 Devamı
BEN BİR KORKAĞIM Sevgi Ünal [ 22.6.2020 Devamı
BABALAR EVİMİZİN DİREĞİDİRSevgi Ünal [ 20.6.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
DEFOL CORONA Sevgi Ünal [ 23.3.2020 Devamı
SUSMA KADINSAN KONUŞMAN GEREKSevgi Ünal [ 8.3.2020 Devamı
YAŞLININ KUM SAATİ Sevgi Ünal [ 6.2.2020 Devamı
KANAL TEDAVİSİ Sevgi Ünal [ 1.1.2020 Devamı
ÖĞRETMEN OLMAKSevgi Ünal [ 24.11.2019 Devamı
BİREBİR ON BİRSevgi Ünal [ 8.11.2019 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  7  8  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam