Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29937887
Bugün Ziyaretçi :  11821
Aktif Ziyaretçiler :  2319

ÖLÜMÜN DE HAYIRLISI

 

Ne olursa olsun hayırlısı olsun deriz ya ben bu yaşıma dek ölümün de hayırlısı olabileceğini pek kavrayamamışım meğer. Hani, Allah genç ölümü vermesin, evlat acısı göstermesin deriz ya daha çok ölüm denince aklıma gelenler onlardı. Ta ki 6 Şubat ve o günü takip eden günlere kadar.

Şu anda yazarken bile sarsıldığım o görüntüleri hepimiz gördük. Ya yaşayanlar? Hâlâ ölüsüne razı olduklarını bulamayanlar?

Enkazdan çıkarılan cenazeler önce yerlerdeydi. Sonra yan yana toplu olarak açılan çukurlara üstleri kepçeden dökülen topraklarla sarıldıkları battaniyelerle gömüldü. Kimin nerede olduğu belli değil. Bunu yazıyorum ama  “Bir kızım öldü,  diğerinin cenazesi enkaz altında n’olur çıkarın,” diye ağlayan babayı anlatıyordu bir kurtarıcı. Yani insanlar cenazelerinin ne olursa olsun bir an önce toprakla buluşmasından başka bir şey düşünecek halde değillermiş.

Başına gelen bilir, ateş düştüğü yeri yakar diye boşuna denmemiş. Şimdi bize oldukça tuhaf gelen o görüntüler zorunlu oluştu o koşullarda. Başa çıkılamadı, Bu başa çıkılamamak konusunda yazılacak çok şey var ama zaten yazıldı çizildi, görüldü. Ne kadar yazılsa zaten isteyen istediğini görmekte ısrar ediyor o da işin daha trajik durumu.

Bir babanın enkaz altındaki kızının elini bırakmadan öylece beklemesi hepimizi yürekten yaraladı. Günlerce onu kafamda kurarken öyle bir video gördüm ki hani o depremden sonra bulunamayan insanlar var ya işte molozlar arasından o insanlardan biri çıkarılıyordu. Enkaz altından çıkanlardan donanlar olduğunu, yani enkazdan kurtulmanın bir şey ifade etmediğini dinlemiştik. İşte gördüğüm videodaki, enkazdan çıkarılmamış ve donmuş bir kadın cesediydi. Kollar yana açık kalmış ve bedeninin alt tarafı yoktu. Siyah saçları dalgalandı onu molozlar arasından alanın elinde. Sonrası en yakın bir çukura atılmak oldu. Gel de yaşa bu dünyada. Günlerdir gözümün önünden gitmiyor.

Babam vefat ettiğinde hemen evimizin karşısındaki aile kabristanına defnetmek istedik. Emindik oraya gömüleceğinden. Babamın beni her hafta ziyaret edin vasiyeti vardı üstelik. Ama öyle bir şey oldu ki annemin sülalesine ait mezara babam annemin soyundan olmadığı için alınmadı ne kadar uğraşsak da. Ve babam çok uzaklardaki bir mezarlıkta defnedildi. Depreme kadar bu olay dört yıldır beni yedi durdu. Ama şimdi ne kadar saçma bir şekilde bu sonuç olsa da dua ediyorum ki babam kendine ait bir mezarda. Bir de oldukça yüksek mezar fiyatı konusu var. Depremzede, depremde ölen anne ve babasını memleketinde defnetmek isteyince karşılaştığı mezar parasına hayret etmiş. Ne kadar ben depremzedeyim dese de olmamış.

Acı, gerçekten yaşadıklarımız çok acı. Yine de kayıpları olanların metanetini görünce insan kendinden utanıyor. Ama utanacak olan biz değiliz tabii ki. Denetimsiz yapılara izin verenler, bir yılı dolmadan yıkılabilen binalar yapanlar. Bunlar hep vicdan meselesi. Olmayınca olmuyor. Milletvekili aday adayı olmaya bilmem kaç çakarlı araba ile tantanalı gidenlerin bu acıdan ne kadar etkilendiklerini insan düşünmeden yapamıyor.

Yazı yazıyı açıyor. Geçen gün dairemin bulunduğu sitenin kentsel dönüşüm toplantısına katıldım. Ayda 16 bin lira gibi bir taksit söz konusu kredi alındığında. Bu miktarı veren var veremeyecek var. Bu arada hiçbir ücret ödemeden kendi dairemizin yerine 55 metrekare daire sahibi olacağımızın teklifi de alınmış bir müteahhitten. Ama herkes itiraz etti, çok küçük sığamayız diye. “Yahu daha yeni gördünüz ne büyük ve nasıl şık döşenmiş dairelerde oturanların bir gecede sokakta kaldığını,” desem de bir mal mülk hırsı aldı başını gitti. Tüm olanlar zaten bu hırstan değil mi? Memleket mal, mülk, koltuk hırsı ile ne hallere geldi.

Oysa evinden olmayı bırakın insanların kendine ait bir mezarı bile olamayabiliyor başımıza gelen felaketteki gibi. Hatta nasıl oluyorsa kefen bulunmadığı için kefensiz gömülebiliyor.

Bize düşen bundan sonra aklımızı başımıza almak ve uygulamak. Kefenin cebi olmadığını birilerine hatırlatmak.

 

Ceyda Sevgi Ünal

 
 

 

Ekleyen:  Sevgi Ünal
Tarih:  7.4.2023
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Sevgi Ünal Yazıları
YAZMIŞ KIŞMIŞSevgi Ünal [ 28.12.2023 Devamı
YETİŞMEK İMKÂNSIZSevgi Ünal [ 14.8.2023 Devamı
KESİLİYORUZSevgi Ünal [ 2.8.2023 Devamı
Ölümün de HayırlısıSevgi Ünal [ 23.3.2023 Devamı
UMUT YILISevgi Ünal [ 1.1.2023 Devamı
KIZ DOĞDUSevgi Ünal [ 10.12.2022 Devamı
HAKKI & HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
14. YIL KUTLU OLSUNSevgi Ünal [ 9.11.2022 Devamı
KADINSAN RAHAT YOKSevgi Ünal [ 21.9.2022 Devamı
STETOSKOPLAR KANLANMASIN ARTIKSevgi Ünal [ 12.7.2022 Devamı
PAYANDAMSevgi Ünal [ 19.6.2022 Devamı
ÜÇ HARFLİLERLE ÇALIŞANLARSevgi Ünal [ 14.6.2022 Devamı
ÖLÜMÜN KAREKODUSevgi Ünal [ 26.5.2022 Devamı
23 NİSAN’IMSevgi Ünal [ 23.4.2022 Devamı
BİBER DOLMASISevgi Ünal [ 11.4.2022 Devamı
14 MART TIP SUSKUNLUĞUSevgi Ünal [ 14.3.2022 Devamı
KADINMIŞIMSevgi Ünal [ 7.3.2022 Devamı
REZİDANSTAN MAHALLE ARASINASevgi Ünal [ 22.2.2022 Devamı
REZİDANS KADINIYIM ARTIKSevgi Ünal [ 5.1.2022 Devamı
DİKEN ÜSTÜ Sevgi Ünal [ 14.9.2020 Devamı
CORONALI BAYRAMLARSevgi Ünal [ 29.7.2020 Devamı
GEYİK MUHABBETİSevgi Ünal [ 17.7.2020 Devamı
BEN BİR KORKAĞIM Sevgi Ünal [ 22.6.2020 Devamı
BABALAR EVİMİZİN DİREĞİDİRSevgi Ünal [ 20.6.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
DEFOL CORONA Sevgi Ünal [ 23.3.2020 Devamı
SUSMA KADINSAN KONUŞMAN GEREKSevgi Ünal [ 8.3.2020 Devamı
YAŞLININ KUM SAATİ Sevgi Ünal [ 6.2.2020 Devamı
KANAL TEDAVİSİ Sevgi Ünal [ 1.1.2020 Devamı
ÖĞRETMEN OLMAKSevgi Ünal [ 24.11.2019 Devamı
BİREBİR ON BİRSevgi Ünal [ 8.11.2019 Devamı
SESSİZ AYAKKABILAR YÜRÜYÜŞÜSevgi Ünal [ 20.10.2019 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  7  8  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam