Yıl: 1987
Yer: Dortmund
O zamanlar Almanya’nın köyü sayılacak bu şehrin dışına yakın yerleşkesine yeni gelmişiz. Gece saat ikide bir arkadaş toplantısından dönüyorduk bir vakitler eşim olan adam ve ben. O, yan bloğun altındaki garaja arabayı park ederken ben eve doğru yürümeye başladım.
Yaş: 30
Yürüdüğüm yer, çimenleri boylu boyunca kesmiş olan sadece iki kişinin geçebileceği genişlikte beton bir yol.Karşıdan dört gencin geldiğini gördüm. Birden bende şafak attı.
Gecenin ikisi ve ben tek başıma sokakta… Geri dönsem olmaz. Dursam olmaz. Mecburen ilerledim. Ama ne korkuydu yüreğimi güm güm attıran. Alışkındım; Türkiye’de sokakta atılan laflara ta genç kızlığımdan beri. Yazdıktan sonra düşündüm alışkındım sözcüğünü nasıl kullanıyorum diye, O zamanlar âdet halindeydi kızlara laf atmak gerçekten. İki adımda bir sözlü taciz. Ve biz öyle sus pus geçip gidermişiz yanlarından. (Tabii ürkek serçe ben, sonradan şahin oldum; o başka.) O gece yine aynı ruh halindeydim. Sadece atılan laflarla kurtulurum inşallah diye geçirdim aklımdan. Zaten Almanca olacak ve ben anlamayacağım diye de kendimi teselli ettim. Biraz sonra dört Almanla burun buruna geldiğimde arkama dönüp baktım “Nerede kaldı bu adam?” diye ama kimse yoktu. Tekrardöndüğümde ise ikişer olarak iki yana çekilmiş buldum onları. Verdikleri yoldan nasıl geçtiğimi anımsamıyorum şimdi. “Danke” falan dedim mi onu da bilmiyorum inanın. Ama geçtikten sonra arkalarından bakakaldığımı dün gibi anımsıyorum.
Yıl: 2016
Yer: Bağdat Caddesi
Türkiye’nin bir numaralı ili İstanbul’un marka değerli(!) birkaç caddesinden biri. Üniversite öğrencisi bir genç kız eğlence sonrası gece saat üçte arkadaşlarından ayrılıp evine dönmek üzere yolda yürüyor.
Yaş: 19
Arkasından yaklaşan biri, bıçağı sırtına dayayıp direnirse lime lime edeceğini söylüyor. Sonra öpmeye başlıyor. Tecavüz ediyor. Telefonunu, parasını alıp tekmeleyerek kaçıyor. Ve bu kişi, servis şoförü. Evli, iki çocuğu var üstelik. Yakalanınca “Şeytana uydum!” diyor.
Şimdi soruyorum: Bu şeytan niye bizim memleketi mesken tuttu? Neden gitmiyor hiç? Neredeyse otuz yıl önce Almanya’yı niye beğenmemiş de bizim ülkemizde sürekli oturum almış. Neden dürtüp duruyor bu yaratıkları? Nasıl kandırıyor? Yoksa insanlar şu ünlü kandırılmışlık modelini örnek alıp özel hayatlarına uygulamaktaısrar mı ediyorlar? Zaten bu kadar tedirginliğin yaşandığı ülkemizde bu ahlâksız tutumlar için etkili bir şeyler yapılması neden hâlâ düşünülmüyor?Neden tecavüz, tecavüzcü değil de Ramazanda tecavüz edilenin orucunun bozulup bozulmayacağı konuşuluyor? Neden tecavüzcülere engel olmak yerine tecavüzden doğan çocuklara kucak açarız deniyor göğüsler gerile gerile? Neden bu tecavüzcülerin hakkından koğuştakiler geliyor?
Sorular… Sorular… Sorular…
Yanıtları biliyoruz.
Gecenin üçü… O saatte… Nereden gelinir… Ne yapıyordu… Ne tür eğlenceden dönüyordu… Mini etek… Caddede değil ara sokaktaydı…
Hepiniz tecavüzcüsünüz…
Şeytanınızdan bulun!
Ceyda Sevgi Ünal
|