Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29944183
Bugün Ziyaretçi :  18117
Aktif Ziyaretçiler :  12346

İĞRENME VE İLENME
 
Kanunlaşma yoluna giden bir raporla karşı karşıyayız. Rapor, en küçük ama en kutsal birim olan aile üstüne. Ailenin bütünlüğünü bozacak unsurlar, boşanmanın araştırılması ve aile kurumunun güçlendirilmesi hedeflenmiş.
Hedeflenmiş de sanırsınız ki ailede kadından başkası yok! Rapor rapor değil; vurun kahpeye misali yerlerde süründürüyor adeta kadını.
Kurtuluş Savaşı’nda çocuğunu feda edecek kadar vatanını kurtarmak için çabalayan kadın, Cumhuriyet ilanından sonra bu kadar aşağılanmadı bu ülkede.
Sorarım size; raporun kapsamındaki tecavüze uğrayan bir kadının, tecavüzcüsüyle evlendirilmesi ne demek! Ve bu tecavüzcünün bu evliliği beş yıl boyunca “sorunsuz”, “başarılı” bir şekilde sürdürmesi halinde denetimli serbestlikten yararlanması…
Üstüne söyleyecek söz bulamıyor insan… Yahu zaten bu evlilik baştan sorunlu ve başarısız… Bir de beş yıl gibi uzun bir süre sürdürülmesi isteniyor. Ve bu evliliğe zorlanacaklar genellikle küçük yaşta kızlar olacaktır, oluyor da; görüyoruz. Namus temizliği yaptırılıyor aile adı altında.Tecavüze uğramış bir kızı sen tut;tecavüz edene devlet eliyle beş sene daha tecavüz ettir. Bu nasıl bir anlayıştır? Öldürün daha iyi o kızı. Bu işkenceyi çekmesin…Recm etmekten ne farkı var? O yıllar içinde o muhteşem aile olgusundaki tecavüzler sonucu bebekler doğmaya başlayacak. Kadının ayağındaki pranga onlarca kez ağırlaşacak. Hadi diyelim; kadın ne ailesini dinledi, ne de tecavüzcüsünü(a, o kocası falan diye kimse itiraz etmesin; ömür boyu tecavüzcüsüdür o adam(!) o kadının. Ve bir kereden bir şey olmuştur işte; birilerinin olmaz dediği gibi değildir durumlar öyle…)ve bilinçlendi, boşanmak istiyor. O aile bütünlüğünü korumak, boşanma olaylarını araştırmak amaçlı kurulan komisyonun kanunlaşma yolundaki raporu çıkıyor karşısına sırıtarak…
“Boşanırsan nafaka yok sana!” diyor. “Evliyken alabilirsin. Aman evliliği bozma. Eğ kafanı. Senin gibiler yüzünden ülkede boşanmalar arttı. Aile kutsaldır. Hem bak biz senin namusunu temizledik ne güzel. Daha ne istiyorsun kadın!”
Zaten ülkemiz bu koşullarda yaşayan kadınlarla dolu. Parasızlık ve korku yüzünden çekiliyor çileler. Hele bir boşanmaya yeltensin kadın; ne tehditlerle karşılaşıyor. O yüzden boşanan hemcinslerine özenerek bakıyorlar. Bakıyorlar da bir hamle yapıp kurtulamıyorlar onları yiyip bitiren kâbustan…
Bu arada mal mülk konusuna girmiyorum. Tabii yine kadın mağdur ediliyor. 2002’de çıkan Edinilmiş Mallar Katılma Rejimi kanununu da değiştirilsin boşa gitmesin kadının boşanmasını önlemek için bunca verilen uğraş…
Erkeğin, “Kadına karşı Şiddetin Önlenmesi Yasası” kapsamında mağdur olduğu konusu var bir de. Hani şu erkeğin evden uzaklaştırılması durumu. Mağdur oluyormuş beyefendiler… Çok haklılar… Sıcak yatak, önüne yemek, yıkanan, ütülenen çamaşırları, hem istediği an üstüne çıkacağı, hem de elinin kaşıntısını alacak bir kadın… E, bunları evden uzaklaşınca öyle kolay bulamayacak. Onun için de on beş günden fazla sürmemeliymiş bu uzaklaştırma… Üstelik belgesiz ve delilsiz ne haddineymiş kadının bunu talep etmesi…
Kadın şiddete maruz kaldığında artık karakola gidemeyecek. Düşünsenize eli yüz kan revan içinde bir kadını; bu halde en yakın karakola koşamayacak mesai saatleri ve tatil günlerinde içinde olduğu için. Ne yapacakmış; mülki amir ve hâkime gidecekmiş. Biliyor musunuz; ben evinden o halde çıkmış, bir yandan başını kapatmaya çalışan tesettürlü bir kadın gördüm. İlk başta kaza falan zannettim saf saf. Çevredeki esnaf alay ediyordu üstelik kadınla; yine yemiş dayağı diye. Hâlâ unutamam o gördüklerimi. Tabii o adamların ağızlarının payını fazlasıyla verdim. Yani bu durumdaki bir kadına da sığınacak bir resmi kurum için“Ara ara anca bulursun, kır bacağını otur!” deniyor.
Ha, bir de yıllardır uygulamaya geçirilmeyen hadım meselesi ele alınmış ki; resmi güldürmece… Hani evlendiriliyordu tecavüzcü, tecavüz edilenle. Ne ara hadım etmeye karar verildi? Küçük çocuklar içinse eğer birincisi altı yaşında kız çocuğuyla evlenilir denen bir zihniyet varken ne kadar uygulanacak bu; evlendirirsin gider… İkincisi tecavüz edilen erkek çocuklarla evlenilmeyeceğine göre bunun için çıkarılacak olabilir bu kanun. Tabii hangi kurumda ve kaç kez olmuş ona göre değişiyor bu ülkede durum…
Peki, tecavüzcü evli ise ki genelde üç beş çocuklu adam(!)lar oluyor bunlar; onlar ne olacak? Tecavüz ettiğinle evlenemez; hadım etsen hani o müthiş aile birliği bozulur. Ha, unuttum hapse atınca hallediyorlar onları nasıl olsa… O yüzden onlar için bir şey düşünülmemiş demek ki.
Bütün bunlara rağmen nasıl olmuşsa boşanma aşamasına kadar gelmiş kadın için bir engel daha konuyor; o da yine aile mahremiyetinin korunması adına. O duruma gelmiş ailenin artık ne kadar mahremiyeti kalmışsa; kimseler duymasın aman diye duruşmalar gizli yapılacakmış. Anlaşma, uzlaşma adı altında kadına baskı yapmak için. Onu orada yalnız bırakmak bile hiçbir şey yapılmasa da baskıdır… O kadar!
Zaten boşanma gerçekleşse bile kadının peşini bırakmayan erkekleri hepimiz görüyoruz. Gerek evliyken gerekse boşanmalar sonrasında veya töre adına öldürülen kadınların sayısının 2002-2013 arasında 13 bin 381 olduğunu unutmayalım. Çıkarılacak kanun bu sayıyı aza mı indirgeyecek kadını öldürmekten beter ederek?
Anımsayacak olursak; bir kanun daha vardı. Komşunun ihbarı… Zaten kimse bunu yapmayı göze alamadığından yürümedi. Öyle zihniyetlerin gücü sadece evlerinde kızlı erkekli oturan öğrencileri ihbar ettirmeye, etmeye yetti. Yine burada kadının aşağılanmasını gördük bir kez daha…
Bütün bunların karanlığında, aile terapistiyle görüşecek ailelere şimdiye kadar alanlarında görev yapanların yanı sıra İlahiyat Fakültesi mezunlarının da aile terapisti olarak hizmet vermesi kararlaştırılmış. Ne diyecekler acaba? “Boşanmak günah!” diyerek hasbelkader terapiste gidebilmiş kadını (Çünkü erkekler hiçbir zaman aile terapistine gitmezler; buna adım gibi eminim.) evinin dışında ikinci bir baskıya maruz bırakacaklar…
Yazımın başlığı neden İĞRENME VE İLENME biliyor musunuz?
Yazarken çok iğrendim ve ilendim de…
Gerisi size kalmış…
Devam edebilirsiniz…
Ceyda Sevgi Ünal
 

 

Ekleyen:  Sevgi Ünal
Tarih:  18.5.2016
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Sevgi Ünal Yazıları
YAZMIŞ KIŞMIŞSevgi Ünal [ 28.12.2023 Devamı
YETİŞMEK İMKÂNSIZSevgi Ünal [ 14.8.2023 Devamı
KESİLİYORUZSevgi Ünal [ 2.8.2023 Devamı
ÖLÜMÜN DE HAYIRLISI Sevgi Ünal [ 7.4.2023 Devamı
Ölümün de HayırlısıSevgi Ünal [ 23.3.2023 Devamı
UMUT YILISevgi Ünal [ 1.1.2023 Devamı
KIZ DOĞDUSevgi Ünal [ 10.12.2022 Devamı
HAKKI & HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
HAKKI&HAKİYESevgi Ünal [ 20.11.2022 Devamı
14. YIL KUTLU OLSUNSevgi Ünal [ 9.11.2022 Devamı
KADINSAN RAHAT YOKSevgi Ünal [ 21.9.2022 Devamı
STETOSKOPLAR KANLANMASIN ARTIKSevgi Ünal [ 12.7.2022 Devamı
PAYANDAMSevgi Ünal [ 19.6.2022 Devamı
ÜÇ HARFLİLERLE ÇALIŞANLARSevgi Ünal [ 14.6.2022 Devamı
ÖLÜMÜN KAREKODUSevgi Ünal [ 26.5.2022 Devamı
23 NİSAN’IMSevgi Ünal [ 23.4.2022 Devamı
BİBER DOLMASISevgi Ünal [ 11.4.2022 Devamı
14 MART TIP SUSKUNLUĞUSevgi Ünal [ 14.3.2022 Devamı
KADINMIŞIMSevgi Ünal [ 7.3.2022 Devamı
REZİDANSTAN MAHALLE ARASINASevgi Ünal [ 22.2.2022 Devamı
REZİDANS KADINIYIM ARTIKSevgi Ünal [ 5.1.2022 Devamı
DİKEN ÜSTÜ Sevgi Ünal [ 14.9.2020 Devamı
CORONALI BAYRAMLARSevgi Ünal [ 29.7.2020 Devamı
GEYİK MUHABBETİSevgi Ünal [ 17.7.2020 Devamı
BEN BİR KORKAĞIM Sevgi Ünal [ 22.6.2020 Devamı
BABALAR EVİMİZİN DİREĞİDİRSevgi Ünal [ 20.6.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
SÜTYENİMDEN YAPSAM Sevgi Ünal [ 8.4.2020 Devamı
DEFOL CORONA Sevgi Ünal [ 23.3.2020 Devamı
SUSMA KADINSAN KONUŞMAN GEREKSevgi Ünal [ 8.3.2020 Devamı
YAŞLININ KUM SAATİ Sevgi Ünal [ 6.2.2020 Devamı
KANAL TEDAVİSİ Sevgi Ünal [ 1.1.2020 Devamı
ÖĞRETMEN OLMAKSevgi Ünal [ 24.11.2019 Devamı
BİREBİR ON BİRSevgi Ünal [ 8.11.2019 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  7  8  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam