Efece Haber Gazetesi

Kilis Yardımlaşma derneği

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı

Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ

DEVAMI

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

Devamı

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj

Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı

AKPINAR Mart 2017 Sayısı

Bir insanlık dersi...

Orhan SELEN

Devamı

Hava Durumu Bilgileri

Döviz Kurları

Anket

Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler

Toplam Ziyaretçi : 29913484

Bugün Ziyaretçi : 4487

Aktif Ziyaretçiler : 4487

ESKİ DEFTERLERE BAKALIM

Osmanlının son dönemlerinde yaşanan büyük rezalet Mithat Paşa’nın boğdurulmasıdır.
Yönetim biçimi monarşi olmasına karşın çok büyük gürültü çıkarmıştır.
Cumhuriyet döneminde yaşanan hukuk rezaletlerinin sadece adlarını yazsak orta kalınlıkta bir kitap ortaya çıkar.
Yeryüzünde hiçbir devlet adaletsizlik zincirinin halkalarına ayakta kalmaz.
Biz yıllarca bunun aksine inanmaya zorlandık.
Erdoğan durumu herkesten önce anladı ve “saydamlıktan” söz etmeye başladı.
Saydamlık güzel şeydir ama galiba küçük fakat çok önemli bir ayrıntı gözden kaçmış gibi.
Saydamlık ne zaman başlayacak?
Erdoğan’a bakarsak hemen başlaması gerekiyor.
Buna kendisi de inanmıyor .
Diyelim ki Erdoğan karizmasını ve gücünü kullanarak saydamlığı hemen başlattı.
Geçmiş ne olacak?
İstiklal mahkemelerinde neler olup bittiğini öğrenmek hakkımız değil mi?
Nazım Hikmet’in kimlerin baskı ve buyruklarıyla uyduruk bir suçla mahkum ettirildiği daha ne kadar saklanacak?
27 Mayıs darbecilerinin kurdukları Yüksek Adalet Divanı adı verilen mahkeme şeklindeki orta oyununda karara bağlanan dosyalar açılmayacak mı?
12 Mart ve 12 Eylül askeri mahkemelerinin hukuk adına işledikleri insanlık suçları gizli mi kalacak?
Verilen ve infaz edilen idam cezalarının dosyalarına ceza hukukunu iyi bilen Hukuk okullarındaki öğretim üyelerinin göz atmasında ne sakınca olabilir?
Son 50 yılda kışkırtıcı ajanların eylemleri halka anlatılsa kötü mü olur?
Saydamlık bir yerden bir zaman diliminden başlamalıdır.
Bu günden başlasın denilirse ciddiyeti tartışılır.
Karanlık bir geçmişin üzerine saydamlık oturtulamaz.
Saydamlık bir ışıktır.
Üzerine oturtmaya çalışılan karanlığı aydınlatacaktır.
Bu engellenirse yeniden “ gizli kapaklı” işlere dönülür.
O zaman da saydamlık yok olur.
Bir ülkede hukuk adına işlenen suçlar, yapılan rezaletler ayyuka çıkmışsa işe baştan başlamak gerekir.
Türkiye çağdaşlığı yakalamak istiyorsa önce çağ dışılıkla savaşmalı ve bu savaşı da kazanmalıdır.
Hukuk nerede çiğnenmeye başladıysa onu oradan tutup kaldırmaya çalışmalıyız.
İdam edilerek devlet eliyle öldürülenler geri gelmezler ama uğranılan haksızlıklar ortaya çıkar.
-Efendim geçmişte bir miktar çiğnenmişti. O kısım öylece kalsın. Biz bundan sonrasını çiğnemeyelim. Denildiğinde hukuk bir kez daha çiğnenmiş olur.
İnsanlar bu ülkede hukuka güvenmiyor.
Hukuk denince sadece mahkemeleri düşünmek yanlıştır.
Hukuk bir bütündür.
Kompozisyon dersinde Atatürk ile Lenin’i kıyasladı diye lise öğrencisinin hayatını cehenneme çeviren kurallar varsa elbette bunları uygulayacak örümcek bağlamış beyinler de bulunacaktır.
Saydamlık gerçekten isteniyor mu?
Öncelikle yasaların dili anlaşılır hale getirilmeli.
Hemen arkasından yasaların üstünlüğü kuralının üzerine bir çizgi çekilerek “hukukun üstünlüğü” benimsenmeli.
Eski defterler mutlaka açılmalı.
12 Eylül yargısının zulmüne uğrayarak dayanaksız olarak mahkum edilenleri çektikleri cezalar emeklilikten sayılmalı ve devlet bunlara tazminat ödemeli.
Özellikle idam dosyaları elden geçirilmeli.
Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya yetmez ölen cuntacılar da erliğe indirilmeli.
Bir gün birileri saydamlığına adım atacak , bunlar neden Erdoğan ve arkadaşları olmasınlar.

Ekleyen: Orhan SELEN

Tarih: 25.1.2015

İzlenme:

Yazdır:Yazdır


Eklenen Yorumlar

Orhan SELEN Yazıları
UNUTKANLIK SALGINI	Orhan SELEN [ 17.9.2021 ] Devamı
ACI BİR UYARI	Orhan SELEN [ 1.8.2021 ] Devamı
MODERN ANKARA NEREDE?	Orhan SELEN [ 5.6.2021 ] Devamı
TÜRKİYE TARIMINA İHANET	Orhan SELEN [ 1.5.2021 ] Devamı
23 NİSAN BAYRAM MI?	Orhan SELEN [ 24.4.2021 ] Devamı
TARİHE YAN BAKMAK	Orhan SELEN [ 17.4.2021 ] Devamı
TARİHE YAN BAKMAK	Orhan SELEN [ 13.4.2021 ] Devamı
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KOMEDİSİ	Orhan SELEN [ 25.3.2021 ] Devamı
ANDIMIZ İLE OYNAMAK	Orhan SELEN [ 22.3.2021 ] Devamı
ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ	Orhan SELEN [ 18.3.2021 ] Devamı
BEN NAKİLCİYİM…	Orhan SELEN [ 21.2.2021 ] Devamı
MATRAK ENFLASYON	Orhan SELEN [ 9.2.2021 ] Devamı
MUHSİN AKIL VE AKİL GAZETE	Orhan SELEN [ 29.1.2021 ] Devamı
TÜRKİYE TARIMINA İHANET	Orhan SELEN [ 23.1.2021 ] Devamı
GAZETECİLİK NE DURUMD	Orhan SELEN [ 18.1.2021 ] Devamı
ASALAK ANARŞİSTLER	Orhan SELEN [ 4.1.2021 ] Devamı
2020 GERİDE KALIYOR	Orhan SELEN [ 29.12.2020 ] Devamı
Kara çarşafı kim yasakladı?	Orhan SELEN [ 17.10.2020 ] Devamı
ATATÜRK GERÇEĞİ NEDİR?	Orhan SELEN [ 23.8.2020 ] Devamı
HAYATTAN ÖZETLER	Orhan SELEN [ 22.8.2020 ] Devamı
BOŞ MEZARA ADAK	Orhan SELEN [ 8.8.2020 ] Devamı
SURİYELİLERİN ÖZLÜK HAKLARI	Orhan SELEN [ 3.8.2020 ] Devamı
Neler oluyor hayatta	Orhan SELEN [ 3.8.2020 ] Devamı
YENİLİK PARTİSİ KURULDU	Orhan SELEN [ 29.7.2020 ] Devamı
KADINLARA ŞİDDET ARTIYOR	Orhan SELEN [ 25.7.2020 ] Devamı
GÖRME ENGELLİLERİN MANTIĞI	Orhan SELEN [ 20.6.2020 ] Devamı
MÜSLÜMANLIK NEDİR?	Orhan SELEN [ 22.5.2020 ] Devamı
Korona Çeşitlemesi	Orhan SELEN [ 9.5.2020 ] Devamı
OLMAYAN DEMOKRASİ KAVGASI	Orhan SELEN [ 27.4.2020 ] Devamı
Yaşlananlara duyurumdur	Orhan SELEN [ 14.4.2020 ] Devamı
Ankara’nın kent bilinci	Orhan SELEN [ 9.4.2020 ] Devamı
KİTAP ÜZERİNE SÖYLENENLER	Orhan SELEN [ 16.3.2020 ] Devamı
Defneyaprağı	Orhan SELEN [ 25.2.2020 ] Devamı
LİMON	Orhan SELEN [ 24.2.2020 ] Devamı
ATATÜRK’E NASIL SAHİP ÇIKILIR?	Orhan SELEN [ 12.1.2020 ] Devamı