Muhsin Akıl ile uzun süre Anayurt Gazetesi’nde yazdık.
Sonra şeytanlar Anayurt ile Muhsin Akıl’ın arasına girdiler.
Öyle olunca Anayurt’tan ayrıldı.
Ülkemizde herkes kendi işine bakacağına başkalarının işiyle ilgileniyor.
Hepimiz Müslüman’ız ya…
Müslümanlıkta gıybet yok ya..
İyi ki de yok. Bir de olsaydı ..
Muhsin Akıl ile uzun süredir görüşemiyorduk.
2 Ocak’da bir mail yollamış.
AKİL HABER gazetesiyle yayın hayatına katılmış.
Muhsin Akıl ve yeni bir gazete yarı ölü basın için çok güzel bir haberdi, ben de çok sevindim.
İlk sayıyı da mail ile yollamış.
Ağır ve nitelikli bir gazete.Muhsin Akıl’dan da başka türlüsü beklenmezdi.
Muhsin Akıl yazıları ve kitapları okunması gereken bir arkadaşımız ama günümüzde basına artık medya dendiği için değerler de değişti.
Basının köşeleri vardı. Niteliği vardı. Bunlara paralel niceliği de vardı.
Hürriyet ve Tercüman günlük bir milyon satışı yakalamışlardı.
Basın medyaya dönüşünce köşeler törpülendi, yuvarlak oldu.
Bu yazdıklarıma alınacaklar çıkacaktır.
Hani bir şarkı vardır. Ayılana gazoz bayılana limon, diye.
Ben de alıngan kişilere hemen sorarım:
“Basın ahlak yasasına ne oldu?”
Hatta bir adım daha ileri gideceğim ve tekrar soracağım:
“Basın ahlaksızlık yasası mı çıktı?
Gazetelerde öyle haber ve yorumlar görüyoruz ki, yalan bile utanıyor.
Onurunu korumaya çalışan meslektaşlarımız “ gazeteciyim” demeye utanır oldu.
Bunlar neden oldu?
Son yıllarda Türkiye’de iki alanda aşırı kirlenme oluştu..
Gazetecilik ve futbol.
Gazete sahipleri eskiden gazeteciler arasından çıkardı.
İş adamları gazeteleri satın almaya başladıktan sonra basında çürüme başladı.
“Yandaş medya diye oldukça yuvarlak ve her yana yuvarlanabilen medya kuruluşları silindir geçmiş gibi basın ahlakını düzlediler.
Yalan, yanlış, kurgu haberlerle insanları yönlendirmeye çalıştılar.
Bu kirlilik en kısa zamanda yıkanıp paklanmalı.
Futbolda da durum tıpkısının aynısı.
Eskiden kulüp başkanları sporculardan seçilirdi.
İş adamları futbola da el attılar ve hızla kirlettiler.
Çok ilginçtir futbol dünyasındaki Fetöcülere dokunan olmadı.
İşte böyle karışık ve kirli bir ortamda gazete çıkartmak cesaret ister.
Muhsin Akıl ciddi, ağır ve dolu bir gazete ortaya koymuş.
Bir süre aylık yayınlanacak .Daha sonra haftalık ve sonunda günlük yayına geçilecek.
İkinci sayıdan itibaren ben de AKİL GAZETE’ye destek vermek için yazmaya başlayacağım.
Anayurt Gazetesi’nde 16 yıldır yazıyorum.
24 Eylül 2020 de 17.yıla girdim.
Anayurt basın dünyasında temiz kalabilmiş birkaç gazeteden biridir.
Bunda gazetenin kurucusu merhum Naci Alan’ın çok büyük payı vardır.
Elinde her türlü olanak bulunduğu ve eğer istese tek merkezden en az beş gazete çıkarabileceği halde bu üç kağıtçılığın yanına bile yaklaşmamıştır.
Naci Alan’ın vefatından günümüze kadar da eşi Peyman Alan aynı titizlikle yayını sürdürüyor.
Kesintiye uğramadan devam etmesini içtenlikle diliyorum.
Muhsin Akıl da AKİL GAZETE ile başarı olacaktır. Buna da inanıyorum
|