Bir zamanlar basınımızda” basın ahlak yasası” diye bir kavram vardı
Gazeteler başlıklarının altında görünür bir yere veya kimlik bilgilerinin olduğu köşeye
“Bu gazete basın ahlak yasasına uyar” notunu yazarlardı.
Gökten çamur yağdı, yollar kapandı, köprüler yıkıldı ve körler tuttuklarını, topallar yakaladıklarını öpmeye başladılar.
Basının adı medyaya dönüştü ve doğru dürüst haber 100 vatlık ışıkla bile bulunmaz oldu.
Nereden nereye geldiğimizi gösteren çok güzel bir anı olarak basın ahlak yasasında bakalım neler yazıyormuş:
Basın Ahlak Yasası, basın çalışanı gazetecilerin uymayı kabul ettikleri, yasal dayanağı olmayan bir anlaşma metnidir.
Bu metin, 24 Temmuz 1960 tarihinde Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın ortak girişim sonucu düzenlenen törenle, gazeteciler ve yayın kuruluşları temsilcileri tarafından imzalanmıştır.
Basın Ahlak Yasası adıyla yayınlanan ahlak ilkeleri şu şekilde belirtilmiştir;
1 – Bir toplumsal kurum olan gazetecilik, bu mesleğin dışında kalan özel veya ahlaka aykırı amaç ve çıkarlara alet edilemez ve devletin çıkarlarına zarar verici bir şekilde kullanılamaz.
2 – Yazı, haber, fotoğraf vb. yapılacak yayınlarda şu kurallara uyulur:
a) Ahlaka aykırı yayında bulunulamaz.
b) Kişi, kurum ve sınıfları hedef tutan yazılarda kötü kelimeler kullanılamaz, onur ve şereflerine karşı haksız yayın yapılamaz.
c)Toplumu ilgilendirmeyen hâllerde kişilerin özel yaşamları küçük düşürücü şekilde haber yapılamaz.
d) Kişilere ve kurumlara karşı iftira ve suçlamada bulunulamaz.
e) Din istismar edilemez.
3 – Haberlerde ve olayların yorumunda gerçekleri saptırarak veya kısaltma yoluyla kasıtlı haber yapılamaz, doğruluğuna emin olunmadan yazılamaz.
4 – Gazetenin veya gazetecinin şahsi veya taraf tutan kanaatlerine haberlerin metninde yer verilemez.
5 – Haber başlıklarında, haberin ihtiva ettiği hususlar tahrif edilemez.
6 – Toplumun yararı olmadıkça gizli bilgiler yayınlanamaz.
7 – Gazeteci, kaynaklarının gizliliğini koruyacak ve kendine verilen sırlarasaygı gösterecektir.
8 – Haber, yazı ve resim kaynaklarının, yayın tarihi için koydukları zaman kaydı ihlal edilmez.
9 – İlan, reklam mahiyetindeki haber, resim ve yazıların; ilan veya reklam oldukları tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirtilir.
10 – Yanlış bilgilerden dolayı yollanacak haklı cevap veya düzeltmeler, cevap veya düzeltmeye sebep olan yazının etkisini tamamıyla giderecek şekilde en kısa bir zamanda yayımlanır. Bu maddelere göre gazeteciler her istedikleri haberi doğruluğunu kanıtlamadan yayımlayamazlar.
Ahlak kuralları kimleri rahatsız etti de bu güzel ilkeler yok sayıldı?
Güzel şeyler neden bizim toplumda uzun ömürlü olamazlar?
Sosyologlar neden bu konuyu irdelemezler?
Yoksa biz olayların dışında kaldık da, bu arada basın ahlaksızlık yasası mı çıktı?
|