|
Şimdi Türkiye’ye kötülük yapmak isteyen devletler bir yana organize olmuş bir takım yapı ve oluşumlar var.
Bir ülkenin pilini bitirmenin 4 anayolu var:
1. Hedefte olan ülkeye savaş açıp ya da çeşitli yöntemler ile kendisinin savaş açıp bir savaşa girmesini sağlamak (Türkiye’yi savaşa sokmak için bu Kobani’de denendi). Böylece bu ülke savaşa girer ekonomik ve sosyal büyük trajediler yaşanır.
Yalnız Türkiye Nato içinde olduğu için ve herhangi bir saldırı durumunda bu yapıdan destek alacağı için bu ihtimal düşük.
Türkiye provokasyonlara karşı temkinli davranmaya devam ettiği sürece de sorun olmaz.
Dolaysıyla bu yöntemin gerçekleşme ihtimalı düşük. Kaldı ki Türkiye kolay bir lokma değil.
2. İç savaşı tetikleyip örneğin Türkiye içinde ekonomik ve sosyal trajediler yaşatmak. Son senelerde bu konuda belirli aktörler tarafından çeşitli uğraşlar oldu ama Türkiye bunun altından kalktı.
Öldürmeyen acı güçlendirir misali ile bu yöntemin başarıya ulaşma ihtimali düşük.
Yalnız bu sene gerçekleşecek genel seçimlerden sonra Anayasayı değiştirecek bir uzlaşı yapı ve/veya çoğunluk çıkmazsa özellikle belirli Kürt çevreler pek hoşnut olmayabilir.
Yeni Anayasa'nın çıkma İhtimali çıkmama ihtimalinden bence daha düşük.
3. Ekonomik ambargo da etkin bir yöntem. Bu yöntemin uygulaması da zor çünkü hem bir gerekçe hem de ülkeler arasında bir uzlaşı ister.
Kaldı ki Türkiye’de yatırımı olan çeşitli yabancı kuruluşlar da zarar göreceği için ve Türkiye’nin de ayrıca bir askeri müttefik olduğu için bu yöntemin “resmi” bir şekilde uygulanma ihtimalı düşük.
Üstteki üç yöntem bir ülkeye büyük zarar verir ve saklı gizli yapılamaz. Uygulamalar çeşitli ülkeler arasında uzlaşı istediği ve kuvvetli gerekçeler şart koştuğu için gerçekleşme ihtimali düşük.
Türkiye’ye zarar vermek isteyen devletler, derin yapılar, kuruluşlar, organizasyon vs. bu yöntemlere başvurmazlar.
Kaldı ki bu türlü “saldırılar” kontroldan çıkıp başka yönlere kayıp kendilerine de zarar verebilir.
4. Zarar vermek ya da “islah” etmek istediğiniz bir ülkenin döviz kurlarını etkilemek hızlı ve kolay bir yöntem.
Bu yöntem son aylarda Rusya’da uygulandı ve Rus Ruble baskı altına alındı. Direkt ya da endirekt yöntemler ile Rus parasının kısa sürede değer kaybetmesi sağlandı.
Yalnız Rusya’nın petrol ve gaz satışlarından dolayı yüksek miktarda dövize sahip olması olumsuz etkileri bir müddet kontrol altında tutacak.
Ukrayna ve Krim müdahalesinden sonra uygulanan ambargo sayesinde orta ve uzun vadede Rusya’nın işi zor.
Rusya’ya şu anda üstte belirttiğim üçüncü (ambargo) ve dördüncü (kurları etkilemek) yöntemi uygulanıyor. Amerika Ukraynalılara silah göndermek istiyor ama destek bulamıyor. Bu konuda Amerika destek bulursa o zaman endirekt birinci (savaş) yöntemi de uygulanmış olacak.
İkinci yöntemi (iç savaş) uygulamak için de uğraşılar var gibi. Rus muhalif Nemtsov’a suikast ilk adım olabilir.
Türkiye üzerinde ise şu anda dördüncü yöntem uygulanıyor gibi. Türk parasının aşırı değer kaybetmesi maalesef Türkiyenin pilini bitirmeye yetebilir.
Türkiye’nin ihracatı ithalatından daha düşük ve sürekli döviz girişine ihtiyac var. Kaldı kı döviz rezervleri çok düşük. Türkiye’nin cephanesi çok sınırlı çünkü net döviz rezervi 38 milyar dolar.
Bundan dolayı Türkiye’nin dolar satarak kurları dizginlemesi pek mümkün görünmüyor.
Üstte yazdıklarımı özetlersek şu sonuca varmak mümkün:
Türkiye’nin düşük döviz rezervlerinden dolayıişi zor. Kötü niyetli “oluşumlar” dördüncü yöntemi (kurları etkilemek/ dövize saldırı) ile ülke ekonomisine büyük zarar veripülkeyi kaosa sürükleyebilirler.
Şu anda öyle bir saldırı var gibi gözüküyor. Yalnız ekonomi yönetimi doların Türkiye’deki aşırı değer artışını doların dünya genelinde artışı ile açıklıyor.
Ben böyle düşünmüyorum:
Amerika yakında faiz arttırımına geçecek ve dolarlar kendi ülkesine geri dönecek. Bu zaten uzun süreden beri bilindiği için doların dünya genelinde oluşan değer artışı sürprizdeğil.Madem bu Türkiye’nin döviz piyasasını sarsacak bir unsur, neden bunun önlemi evvelden alınmadı?
Zaten dolar artışı daha da devam edecek ve şimdiden dolarda böyle zıplama oluyorsa o zaman önümüzdeki aylar ne olacak?
Ekonomi uzmanları yakında 1 dolar= 1 avro olacağını söylüyor; ki bunu aylardan beri söylüyorlar.
Dolar’ın dünya genelindeki değer artışı kötü niyetli odakların ekmeğine ancak yağ sürebilir.
Bu odakların becerileri Türkiye’nin başını çok kötü ağrıtabilir. Zaten Citibank tehlikeyi sezmiş oldu ki Akbank’taki paylarını satıp parasını dolara çevirip Türkiye dışına çıkaracak.
Düşmanlar silah kullanmadan kolay bir şekilde bir ülkenin pilini bitirmek istiyorlar ise bunun yolu o ülkenin parasının itibarını sıfırlayıp o ülkede ekonomik ve dolaysıyla politik bir çöküş gerçekleştirmek.
Bekleyelim ve izleyelim: Burnuma kötü kokular geliyor...
|
.jpg)
.gif)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg){kind=small}
Ekleyen: Atilla YÜNCÜOĞLU 
Tarih: 9.3.2015 
İzlenme: 
Yazdır:
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
(1).jpg)
