22 Ağustos Cumartesi. Gazetelere bakıyordum.
Hürriyet birinci sayfadan bir haber yayımlamıştı.
“Nisan ayındaki Orman bakanlığı ihalesini kazanan avcıların, tanesi 10 bin liradan 15 ayı vuracağının duyulması hayvan severleri isyan ettirdi.
Hayvan Hakları İzleme Komitesi, Lahey’deki Yaban Hayatı Adalet Komisyonu’na başvurdu.”
Zeynep Bilgehan’ın haberi 7. Sayfada devam ediyor.
“Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parkla Genel Müdürlüğü,m artan ayı saldırılarını gerekçe göstererek 4 kentte ayıların vurulması için kota belirledi.
Artvin, Kastamonu, Sinop ve Giresun’da 15 ayının vurulması için ihale yapıldı” Önceki günde “av turizmi” kapsamında Kastamonu’da 5 ayının 5 Türk avcıtarafından 50 bin liraya vurulacağı açıklandı.”
Öyle haberler duyar veya okursunuz ki, o anda insan olmaktan utanırsınız.
Bu da işte onlardan birisi.
Ayıvurma işini ihaleye çıkaran kurumun adına bakın. bir de yaptığı işe…
Zeynep Bilgehan kardeşimizin yapacağı bir iş vardı.
Kendisine kalsa yapardı da, habercilik çoktan mevta olduğundan bu iş için gazete para ayırmaz.
Sözü edilen illere gidecek ve son 3 yılda kaç tane ayı saldırısı olduğunu saptayacak.
63 yıldır okuduğum Hürriyet’te gazetecilik yaşıyorsa yapılması gereken budur.
Bu araştırma yapılırsa çok şaşırtıcı sonuçlar alınacaktır.
Ayısaldırılarının yaldızlı yalan olduğu ve paralı şımarık görgüsüzlerin öldürme içgüdülerini tatmin için yapılan bir uygulama olduğu ortaya çıkacaktır.
Bir ayının insana saldırdığını 10 ayrı kişi anlatınca da bu 10 ayı saldırısı olduğu anlamına gelmez.
Ayılar insanlara nedensiz saldırmazlar.
Ayılar ayıdırlar ama insan olmadıklarından yaşam alanlarına girilmezse, yavrularına dokunulmazsa ve aç kalmazlarsa saldırmazlar.
Zevk veya spor olsun diye avlanan ayı görülmemiştir.
Para verip ayı öldürme ihalesine girenlerin hangi cins yaratık olduklarını bulmak patolojinin işidir.
Böyle bir ihaleyi açan devlet kurumunu anlamak ise psikopatolojik bir konudur.
İnsanlar için bile hukuk devleti olamamış bir ülkede hayvanların can güvenliği bulunmaması doğaldır.
Avcılık neden yasaklanmaz?
Av sporu diye bir saçmalığın arkasına sığınarak savunmasız hayvanları öldürmenin neresi spor?
İmkan olsa da birer tüfek de hayvanlara verip, sonra avcıları ormana yollayabilsek ..
O, ellerinde tüfekle hayvanları öldüren tatlı su kahramanları ormanın yakınından bile geçemezler.
Türkiye bu konuya duyarsız da dünyada farklı şeyler mi oluyor?
Dünya Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) 2006 raporu, insan kaynaklı katliamlar sonucu 784 türün dünya üzerinden tamamen yok olduğunu ve 16.119 hayvan türünün tükenmekte olduğunu göstermektedir.
Sadece 2006'da listeye 530 türün eklenmiş olması canlıtürlerinin ne büyük bir tehdit altında olduğunun kanıtıdır.
Hayvanların neslinin tükenmekte olmasının ana nedeni insanlardır.
Diğer nedenler ise insanın ortaya çıkardığı türevlerdir.
Bütün canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için kesinlikle insana ihtiyacı bulunmaz, ama insanın yaşamını sürdürebilmesi için en küçük hücreliden yırtıcılara kadar bu canlılara ihtiyacı vardır.
Doğa koşullarının bozulduğu yetmezmiş gibi bir de avcılık denilen sapıklıkla canlılar yok ediliyor.
Bir toplumda sapıklar kadar akıllı insanlar da vardır.
Avcılık neden yasaklanmaz?
Her geçen gün yaşamanın keyfi kaçıyor, aklı olanların bunu kullanma zamanı gelmedi mi?
|