Siyaset nedir ?
Çok genel tanım yaparsak, toplumun sorunlarını çözme sanatına siyaset diyebiliriz.
Türkiye'de siyaset farklı boyutlarda yapılıyor.
Siyaset adına ilk yapılan, devletin kaynaklarını yandaşlar arasında güçlere göre paylaştırmak oluyor.
Siyasetin diğer yanı ise, görmezden, duymazdan, anlamazdan gelme biçiminde öne çıkıyor.
Son 60 yılda neler oldu?
Köylerden kentlere çekirge sürüleri gibi doluşanlar, önlerine çıkan sahipli sahipsiz arazileri gasp ederek üzerine gecekondularını yerleştirdi.
Bunu adına savunulması olanaksız hırsızlık denir ama siyaset adına göz yumuldu.
O kadarla da kalmadı, yıllarca bu yasa dışı yapılara elektrik, su bağlandı,yollar yapıldı.
Göçer toplumların geleneği sayılan yağmaya yasal destek verildi.
Büyük kentlerde yağma edilecek arazi kalmadığından, bu kez tüketimde yağma başladı.
Artık nelerin yağma edildiğini herkes biliyor.
Devletin milyarlarca dolar yatırım yaparak kurduğu barajlardan elde edilen elektrik kaçak yollarla alınıp kullanılıyor.
Bunun adı da hırsızlıktır.
Siyaset adına görmezden geliniyor. Çalınan elektriğin parasını faturalarını düzenli ödeyenlere bindiriyorlar.
Hatta bu hırsızları yakalamaya çalışan devlet görevlileri öldürülüyor.
Siyaset adına sessiz kalınıyor.
Fabrikaların zehirli atıkları ırmaklara, göllere boşaltılıyor.
On binlerce balık ölüsü televizyonlarda gösteriliyor.
Bir kaç yüz arsız, yüzsüz, ahlaksız, vatan haini arıtma tesisi kurmadıklarıiçin akarsu ve göllerimizde hayat ölüyor.
Siyaset adına bunlara da dokunulmuyor.
Ülkenin bağımsızlığı elden giderken dinde ve gelenekte yeri bulunmayan türban denilen adı bile Fransızca olan örtü gündemin tepesine oturtulup insanlar bununla aldatılıyor ve oyalanıyor.
Siyaset adına buna da ses çıkarılmıyor.
12 Eylül cuntacılarının halkımıza dayattığı anayasanın getirdiği seçim sistemi ile ortaya çıkan temsilde oransızlık toplumu kardeş kavgasına doğru sürüklüyor.
Meclise giren partiler 30 yıldır bu barajı kaldırmıyorlar.
Siyaset adına bunu istikrar diye yutturuyorlar.
Türkiye'de siyaset halkın ve ülkenin geleceği ile oynayan çirkin bir oyuna dönüşmüştür.
Siyasi partiler program üretmiyorlar.
Siyasi partiler özgürleşmeden yana değiller.
Siyasi partiler demokratikleşmeyi istemiyorlar.
Siyasi partiler bağımsızlıktan yana eylem yapmıyorlar.
Siyasi partiler sosyal devleti gerçekleştirmek istemiyorlar.
Siyasi partiler yaşamda hukukun öne çıkmasından çekiniyorlar.
Siyasi partiler adaleti de istemiyorlar.
Siyasi partiler kendilerinin dışındakini karalayarak bundan pay çıkarıyorlar.
Siyaset adına cinayetlerin, yolsuzlukların, hırsızlıkların, suçların üstü örtülüyor.
Son seçimde görüldüğü gibi ulufe dağıtarak oy toplama yarışına giriliyor.
Yanıt alamayacağımı biliyorum ama yine de soruyorum:
Türkiye nereye götürülüyor ?
|