Dünyada çocuklarının resmi bayramı bulunan tek ülke Türkiye’dir.
Ulusal Egemenlik, geleceğin asıl temelini oluşturduğundan akılcı bir buluşla “çocuk”la taçlandırılmıştır.
23 Nisan bayramları yıllardır kutlanır.
12 Eylül zebanileri bu bayramı tatil kapsamından çıkardılar.
Çocuklar törenlerde yer alırken anne-babaların buraya gelememelerini istemek ancak cuntacı mantığının ürünü olabilirdi.
Bu saçmalık çok uzun sürmedi.
23 Nisan yeniden tatil oldu .
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız var ama çocuklarımız ne durumdalar ?
60 yıl önceki şarkılar yine söyleniyor.
Bu gün 23 Nisan
Neşe doluyor insan.
Ya sonra ne oluyor ?
Bol bol hüsran.
Babaları işsizlikten bunalım geçiren, anneleri haftada birkaç kez dayak yiyen, yoksulluk içinde doğan, sefaletle büyüyen çocuklar mutlu olabilir mi ?
İngiltere’deki York Üniversitesinin 29 Avrupa ülkesinde çocuk ölümleri, obezite ve yoksulluk gibi 43 ölçütü göz önüne alarak yaptığı araştırmaya göre Avrupa’nın en mutlu çocukları Hollanda ‘da yaşıyor.
29 ülke arasında Türkiye’nin adı geçmiyor.
Türkiye bu araştırmanın dışında bırakılmış.
Bırakılmasa ilk 20 arasında yer alamazdık.
Türkiye, yarınları çalınmış çocukların ülkesidir.
Çocuklar için yatırım yapılmıyor.
Çocuklar çeşitli alanlarda kullanılıyor.
Yollarda adım başı kucağında çocukla dilenen kadınları görüyoruz.
PKK mitinglerde polisi taşlamak için çocukları kullanıyor.
Şehit çocuklarının göz yaşlarıyla partiler oy toplamaya çalışıyor.
Dershaneler çocukları kullanarak aileleri soyuyorlar.
Bebek ölümleri İtalya binde 4, Fransa, Yunanistan, Almanya binde 5, Türkiye’de ise 2008 rakamlarına göre binde 21.
Çocuklarımız, çocukluklarını yaşayamadan gençliğe adım atıyorlar.
Ev – okul –dershane üçgeninde çocuklarımızın hayatları harcanıp gidiyor.
Otobüslerde, metrolarda, yollarda çocukların yüzlerine dikkatle bakın.
Yorgunluk, bezginlik ve mutsuzluk göreceksiniz.
Kendi istekleri, hayalleri, gelecekleri yerine ailelerinin isteklerini yerine getirmek için koşturuyorlar.
Başkalarına adanmış hayatlar sahiplerini mutlu edemezler.
23 Nisan çocukların topluca kandırıldığı bir aldatmaca bayramına dönüştü.
Cumhurbaşkanlığı, başbakanlık,valilik koltuklarına birkaç dakikalığına oturtularak çocukların gelecekleri planlanamaz.
Nereden geldiğini anlamadığım bu saçma uygulama artık komik bile gelmiyor.
Çocuklarımızın bir bayramı var ama mutlu değiller.
Onları düşünen yok.
Okullar onları eğitmek, meslek sahibi yapmaktan çok oyalamak için açılıyor.
Çocuklarının geleceğini hazırlamayan bir toplum yeni yüz yılları yaşayamaz.
Türkiye’de çocuklar tesadüfen doğuyor ve öyle de yaşıyorlar.
Tek başına bayram yetmez.
Çocuklar için nasıl bir gelecek hazırlanıyor ?
Onların mutluluğu bu sorunun yanıtında yatıyor.
|