Bir varmış bir yokmuş.
Ankara’nın Melih Gökçek adında bir belediye başkanı varmış.
Yıllar önce Eryaman-Sincan – Çay Yolu – Keçiören yönlerine gidecek 3 metro yapmını birden başlatmış.
5 yıl geçmiş metrolar bitmemiş.
10 yıl geçmiş metrolar bitmemiş.
15 yıl geçmiş metrolar bitmemiş.
Bu arada parklar yapılmış.
Göller, göletler yapılmış.
Kaldırımların sökülüp yapılmaktan kaldırım olduklarına pişman olmuşlar.
Kentte yaşayanların kaldırım yapımı izlemekten başları dönmüş.
Luna parklar yapılmış.
Gereksiz yerlere üst-alt geçitler yapılmış.
Kent merkezine kimsenin kullanmadığı en çirkinlerinden demir yığınları yaya üst geçidi diye kondurulmuş.
Her yere ve her işe para bulunmuş, belediye boğazını çoktan aşan borç batağına sokulmuş ama metrolar bitirilmemiş.
Metrolar bitirilmemiş ama her seçim döneminde gündeme getirilmiş ve metronun gideceği yerlerde yaşayanların oyları alınmış.
İşin asıl can alıcı yanı da buymuş.
Çünkü Melih Gökçek her seçimi buralardan gelen oylarla kazanmış.
Minibüsçülerin, özel otobüsçülerin darıltılmaması için metroların bitirilmediği söylentileri yayılmaya başlamış.
Sonunda Melih Gökçek parasızlıktan dolayı metroları bitiremeyeceğini açıklamış.
Anadolu’da bir söz vardır:
-Ananı dağa kaldıran Kadı, kimi kime şikayet edecesin.
Bitiremeyeceğin önceden belli olan 3 metroya birden neden başladın? Diye kimse sormamış.
Üçüne birden başlayacağına, aralarında yazı tura atıp birine başlasaydın, şimdiye kadar çoktan biterdi. Diyen de olmamış.
Kandırma, aldatama, oyalama yıllarca sürmüş.
Melih Gökçek bakmış olacak gibi değil:
- Ben oynamıyorum, deyip kenara çekilmiş.
Metroların tamamlanma işini de ULAŞTIRMA Bakanlığı üstlenmiş.
Bakanlık ihaleye çıkaracak ve metroları bitirecekmiş.
Miş miş miş……
Melih Gökçek’in metroyu öne sürerek 3 seçimdir aldığı oyları halk geri isterse ne yapılması gerekiyor ?
Metroları bitiremeyecekti de 2009 yerel seçiminde neden bunu açıklamadı.
Çalışıyormuş da, bitirecekmiş gibi yaptı.
Ankara Belediye Başkanı bir başka partiden olsaydı, Sayıştay’ın denetçi ordusu ve mülkiye müfettişleri tüm hesaplara çoktan el koymuşlar, Melih Gökçek de “tahkikatın selameti” için görevden alınmıştı.
Halkı aldatmak ve oyalamak yolsuzluktan da ileri bir suçtur.
Parayı yerine koyma olanağı vardır ama insanların çalınan zamanı yerine konamaz.
Ne yazık ki zaman çalana hırsız denemiyor.
Bütün masallar:
Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine, diye biter.
Eğer birileri bu ülkeye hukuku getirip egemen kılabilirse Melih Gökçek muradına eremeyeceği gibi tüm yaptıklarının da hesabını verecek.
|