Konya Şeker Fabrikasına giden arkadaşımdan bir ajanda almıştım.
Çin yolculuğumda yanımda götürdüm.
Ajandanın ilk sayfalarında Konya Şeker’in üretimlerini anlatmışlar.
İki çalışmayı çok ilginç buldum.
Bunlardan birisi, dağın oyularak içine doğal depo yapılması.
Bu konuya daha sonra değineceğim.
İkincisi ise : ARI YEMİ
Arı yemi yapıldığını ilk kez okudum.
Böylesine ilginç, yararlı ve önemli bir çalışmayı geniş kitlelere duyurmak
bizlerin görevleri arasındadır.
Arıcılıkta koloni varlığı bakımından dünyada 2.sırada olan ülkemiz,
bal üretiminde ise 4.sırada yer almaktadır.
Türkiye’de kovan başına üretim ortalama 16 kilo gibi oldukça düşük düzeydedir.
Bunun baş nedeni üretilen balın yaklaşık % 35’inin kışın arıların
yemesi için kovanda bırakılmasıdır.
Türkiye’de ilk “arı yemi” Konya Şeker Fabrikalarında üretilmiş.
Üretilen arı yemiyle kışın arının yediği bal kaybı önlenmiş.
Arı yeminin üretimiyle, kovan başına bal verimi yükseldiği için
üreticilerin gelirleri de artmış.
Sıvı arı yemi dünya standartlarında üretilerek 18 kiloluk tenekelerde sunuluyor.
Mikrobiyolojik bozulmaya karşı dayanıklı ve hizyenik olarak üretiliyor.
Depolama yapılması halinde en az 6 ay saklanabiliyor.
Doğal şeker pancarından özel formülle üretilen arı yemi, erken ilkbahar
yemlenmesinde kullanılarak arıları yumurtlamaya özendirirken
beslenme kıtlığını da gidererek arıların korunmasını sağlıyor.
Arı sağlığı konusunda duyarlı olan bu ürün, renklendirerek üretiliyor ve satışa sunuluyor.
Böylece arıların bal yaptığı dönemde kullanılmasının önüne geçilerek
bal üretiminde sahteciliğe karşı da önlem alınıyor.
Medyayı anlamakta hep güçlük çekmişimdir.
Yıllardır ülkemizsin yaşamsal konularını üstün körü geçiştirirken, cinayetlere,
tacizlere, aşkın adını kirleten tuhaf ilişkilere, skandallara baş köşelerde yer veriliyor.
Bu çeşit olaylar günlerce gündemde tutulurken, bilim adamlarının başarıları, futbol dışındaki spor dallarında alınan madalyalar hava durumu gibi bildiriliyor.
Konya Şeker yöneticileri kim bilir kaç kez yaptıkları çalışmaları ve ürettiklerini medyaya servis etmişlerdir ama “haber değeri” bulunmadığından manşetlere taşınmamıştır.
Bu yurtsever ve çalışkan insanların ürünlerini ülkeye tanıtmaları için ne yapmaları gerekiyor?
Bir sapığın arı yeminin içine arsenik koyarak karısını ve çocuklarını öldürmesi mi bekleniyor?
Ancak o zaman tüm Türkiye “arı yeminin” varlığını öğrenmiş olacak.
Bal insan yaşamını etkileyen en önemli besinlerin başında gelir..
Arı kolonilerinin varlığında ve bal üretiminde neden dünyada bir numara olmayalım?
Yok mu “arı belgeseli” çekerek bu ekonomik değeri tanıtacak yapımcı?
Arıların bal yapmaları dışında doğal yaşamdaki etkilerini ve
düzenleyici görevlerini de halkımız öğrenir.
Konya Şeker kuruluşlarında Anadolu’nun ortasında inanılmaz işle başarılmış.
Bu başarı da en büyük pay, elbette yönetenlerin ve çalışanlarındır.
Konya Şeker Kuruluşlarının Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Recep Konuk
ve arkadaşlarını kutluyorum.
Konya Şeker “Torku”’nun diğer çalışmalarını ileriki günlerde yazacağım.
|