Cezaevleri kapılarına kadar dolu.
Tutuklamaların da arkası gelmiyor.
Yeni cezaevleri yapmak için çok geç.
Cezaevlerinde yatanların tümünü bırakmak içinse çok erken.
Tüm koşullar daha oluşmadı.
Genel af için yakında önerge verilir.
Mecliste bazı vekiller “devlete karşı işlenen suçların” af kapsamına
girmesini sesli olarak düşünmeye başladılar.
Böyle bir kapsam genişliği iyi de olur.
Cuntacı kafaların yıllar süren saplantısı da son bulur.
Devlet ancak kendisine karşı işlenen suçları affedebilir.
Nedir ki, uygulama böyle olmuyordu.
Babası, evladı, karısı veya kardeşi öldürülenlerin yakınlarının katillerini kısa
süre sonra yollarda, çarşılarda görmeleri halindeki duyguları dikkate alınmıyor.
Devlet katilleri affediyor.
Onlar da cezaevinden çıktıktan sonra yarım kalan işlerini tamamlıyor,
listelerindeki sırada olanları öldürüyorlar.
Devlete karşı suç işlemeyenlere de çok acıklı bir ad takılıyor.
“Kader mahkumları” denilerek aflara kılıf aranıyor.
Eğer devlet “kutsallığın “ardına sığınarak sosyal adaleti sağlayamıyor,
gelir dağılımını dengeleyemiyor ve hukuku egemen kılamıyorsa asıl
kader mahkumları devlete karşı suç işleyenler olmaz mı?
Çok kişi bana kızabilir ama af adalette açılan en büyük yaradır.
Her aftan sonra akan göz yaşlarını bir havuzda toplayabilsek, af kararını alanların tümünü boğacak tuzlu su ortaya çıkar.
2011 Ocak ayında “Genel Affa Doğru” başlıklı bir yazım çıkmıştı.
Daha af konusu gündemde değildi.
Aptullah Öcalan ise gündemi belirliyordu.
Genel af çok ustaca bir alt yapı hazırlanarak topluma sunulacak kıvama getirildi.
Karşı çıkabilecek kesimlerin büyük çoğunluğunun sesi kısıldı.
Silahlı Kuvvetler genel affa karşı çıkamaz.
Cezaevindeki generallerin sayısı ordudakileri aşmak üzere.
Medya karşı çıkamaz.
Tutuklu gazeteci ve televizyoncular suçlarını bilmeden cezaevindeler.
Siyasetçiler karşı çıkamaz.
Tutukluluk ulusal egemenliğin önüne geçti.
Fethullahçılar da karşı çıkamaz.
Zahid Akman ve saz arkadaşları cezaevinin yeni konukları oldular.
CHP karşı çıkamaz.
Mehmet Haberal ile Mustafa Balbay var.
MHP karşı çıkamaz, Engin Alan var.
Bir genel af çıkarılır ve devlete karşı işlenen suçlar da kapsam içine alınırsa Öcalan dışarıda bırakılamaz.
Meclis Öcalan’ı af kapsamı dışında bırakırsa, Anayasa Mahkemesi evrensel hukuk kuralları gereği kapsama alanına alır.
AK Parti, CHP, MHP kendilerini sıyırırlar.
Anayasa Mahkemesi suçlanır.
Erken seçim yapılır ve Öcalan Mecliste yemin eder!
|