12 Eylül’den arta kalmış biri 87 öteki 95 yaşında iki yaşlı general emeklisi
yargılanır gibi yapılarak darbenin üzerine beton atılacaksa, insalık için
yeni bir yüz karası ortaya çıkar.
Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya elbette yargılanmalıdır ama cuntanın
verdiği hukuk ve insanlık dışı emirleri gözleri kapalı uygulayanlardan
da hesap sorulmalıdır.
Mamak, Diyarbakır, Selimiye ve diğer askeri cezaevlerinde gençlere
işkence yapmaktan, onları aşağılamaktan, ailelerine zulüm yapmaktan
zevk duyan sapıklar da rütbeleri ne olursa olsun yargı önünde hesap vermelidir.
Bunlar general de olabilir, subay da, astsubay da, er ve erbaş da…
Yargı sisteminde tanık önemlidir.
Böyle kapsamlı bir yargılama olursa on binlerce tanık mahkemelerde
ifade vermek için sıraya girer.
Tahsin Şahinkaya’yı sadece cuntacılıktan yargılamak yetmez.
Servetinin de hesabı sorulmalıdır.
Kendisi, ailesi, birinci derecede yakınları üzerinde bulunan tüm mal
varlığının dökümü yapılmalı ve bunların kaynaklarına inilmelidir.
Koordinatör amiral Işık Biren’in de mal varlığı incelenmelidir
ağabeyi Cezmi Biren’n de.
Cezmi Biren’in 27 Ekim 1980 ile 24 Mart 1982 arasında Milli Eğitim
Bakanlığı Müsteşarı iken yaptıkları da açıklanmalıdır.
Müsteşarlığı süresince Milli Eğitim’de kıyıma uğrayan, işten atılan
öğretmenler, memurlar Cezmi Biren yargılanırsa davaya müdahil olarak geleceklerdir.
Sabri Yirmibeşoğlu, Recep Ergun gibi sıkıyönetim komutanları yargılanmalılar.
Recep Ergun’un adı verilen ilkokulun adı değiştirilmelidir.
Ülkede Kenan Evren adı verilen yerlerin tümünün adları derhal değişmelidir.
12 Eylül yargılamalarının tümü yeniden ele alınmalı, haksız ceza alan
kişilere devlet tazminat ödemeli ve bu ödenen paralar sorumlulardan alınmalıdır.
Bunların hiç biri yapılmayacak.
Evren ve Şahinkaya için “çok yaşlı tutuklamayalım” diyenler, “asmayalım da
besleyelim mi” söylemini unutacak kadar belleklerini yitirmiş olamazlar.
11 Eylül 1980’de kuvvet komutanı, Genel Kurmay Başkanı, sıkı yönetim
komutanı olanlar, 13 Eylül günü de aynı görevdeydiler.
İki günde ne değişti de sokaklara huzur geliverdi.
Adama sormazlar mı:
“Biz bu darbeyi daha önce yapacaktık ama olgunlaşmasını bekledik” derken
olgunlaşmasını beklediğiniz neyin nesiydi ve bu sürede kaç kişi daha öldü.
Evren ve Şahinkaya sadece darbeden değil “vatana ihanetten de “ yargılanmalılar.
Yapılması gereken çok iş var ama sadece gösteri yapılıyor.
Oryantalizmin değişik bir biçimi gösteriliyor.
Amaç 12 Eylül felaketinin üzerine beton atarak gömmek.
Sızıntı yapan nükleer santrallerin üzerine beton atarak kapattıklarını sananlar nasıl yanılıyorlarsa, 12 Eylül’ü aynı biçimde kapatmaya çalışanlar da yanılıyorlar.
Türk Milleti bir gün 12 Eylülcülerle de onların kuyrukçuları ile de hesaplaşacaktır.
Bu hesaplaşmadan AK Parti’de payına düşeni alacaktır.
|