2002 seçiminde halkımız bir karar verdi.
Meclisteki partilerin tümüne kırmızı kart gösterildi.
Başta Uğur Dündar olmak üzere medyanın yelkenine rüzgar üflediği AK Parti, kuruluşunun ilk yılında tek başına iktidar oldu. 2007 ve 2011’de aynı sonuç yinelendi.
Türkiye koca bir meydan ve bu meydanda tek başına 12 yıldır at koşturan AK Parti.
Halk bu partiye ülkeyi yönetme görevi verdi ama , dini bütün siyasetçiler yapılanı yanlış algıladılar.
Tüm güçleri ve becerileri ile ülkedeki kurumları ele geçirme yarışına girdiler.
Çok yükseklere çıkmaya veya uzaklara gitmeye gerek yok ortalama bir yerden baktığımızda manzara şöyledir:
2013 sununda dış ticaret açığı yaklaşık 60 milyar dolar.
12 yıllık toplam dış ticaret açığı ise 600 milyar dolar.
Bunun halkın anlayacağı dille açıklaması şudur:
Türk halkı 12 yılda 600 milyar dolar soyulmuş ve bu paranın tümü yurt dışına gitmiştir.
Dünya lideri olduğu öne sürülen Türkiye’nin hangi konularda lider olduğunu yazmak yurttaşlık görevidir.
1-İnsan hakları ihlallerinde dünya birincisi.
2-Tutuklu gazeteci sıralamasında dünya birincisi.
3-Kadın cinayetlerinde dünya birincisi.
4-Yolsuzluklarda dünya ikincisi
5-Çocuk işçiliğinde dünya ikincisi.
6-Çocuk taciz ve tecavüzlerinde dünya ikincisi.
7-Çocuk gelinlerde dünya üçüncüsü.
8-İşçi ölümlerinde dünya üçüncüsü.
9-Gelir dağılımı adaletsizliğinde dünya üçüncüsü.
10-Hukuksuzlukta dünya üçüncüsü.
11-Yargı adaletsizliğinde dünya üçüncüsü.
12-Çakma ürünlerde dünya üçüncüsü.
Başka dallarda da ilk derece girmişliğimiz var ama bunların yanında pek önemli olmadığı için listeye eklemedim.
Tam bir demokrasi ayıbı hatta rezaleti olan % 10 seçim barajı Türkiye’yi nerelere itekler?
Erdoğan’a seçim barajı sorulduğunda dedi ki:
“ Barajı biz mi koyduk da kaldırtalım”
Doğru söze ne desin hacı emmiler…
Bir şey diyemezler ama şunları sorabilirler:
“Andımızı siz mi koydunuz da kaldırdınız?”
“Tekel’i siz mi kurdunuz da sattınız”?
“Türkiye Cumhuriyetini siz mi kurdunuz da, TC’leri kaldırdınız?”
“Atatürk Orman Çiftliğini siz mi yaratınız da, talan ettiniz?”
Bu hacı emmiler çok tehlikelidir.
Alkışlar, göklere çıkartır, sana taparcasına bağlanır, sonra hiç beklemediğin bir sırada kulağından tuttuğu gibi betona çarpar.
Öyle çarpar ki adın bile kalmaz.
Turgut Özal’ın ANAP’ının yolundan giden Erdoğan’ın bunları bilmesi gerekir.
Nedir ki Özal’ın adı özgürlükle, gelişmeyle, telefonda, televizyonda, döviz taşımada getirilen rahatlıkla anılmaktadır.
En koyu Özal karşıtı bile, ceza yasasındaki kanser uru olan 141-142 ve 163 maddelerin kaldırılmasını övgüyle anar.
AK Parti ve Erdoğan nasıl anılacak?
Son bir aydır yaşanan kargaşa ve nedenleri geleceğin resmini göstermeye başladı.
12 Yıllık büyük çoğunluğa dayalı AK Parti iktidarı, bu güne kurulmuş en kötü koalisyondan daha başarısızdır.
2014 Ocak aynın ortalarında Türkiye iç savaş eşiğine geldi.
Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde başbakanla savcı kamuoyu önünde karşılıklı suçlamada bulunmamıştır.
Türkiye dünya lideridir ama “başarısızlık ve becerikszilikte”…
|