“Çocuk gelinler” diye bir söylem yaygın olarak kullanılıyor.
Çocuk ve gelin kelimelerinin bir araya gelebilmesi için gelinin çocuk doğurması dışında bir olasılık düşünülemez.
Çocuk yaşta evlendirildiği sanılan kızlar sapıkların tecavüz ettiği küçük mağdurlardır.
Evlilik ancak karşılıklı iradenin açıklanması ile oluşur.
12 veya 13 yaşında bir kız çocuğunun iradesi oyunlarla sınırlıdır.
Ülkemizde küçük kız çocukları ailelerinin de katkılarıyla sübyancı şerefsizlerin tecavüzüne uğruyor ve buna da evlilik deniliyor.
Bu durum Türkiye’nin utancıdır.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) tarafından hazırlanan rapora göre, dünyada çocuk gelinlere en yüksek oranda rastlanan ülkeler sıralamasında, ilk sıraları Batı-Doğu-Orta Afrika ülkeleri ile Güney Asya ülkeleri alıyor.
Türkiye'nin de içinde bulunduğu Avrupa ülkeleri olarak değerlendirilen ülkeler arasında yüzde 14'lük oranla en yüksek erken evlilik Türkiye’de görülüyor.
Arkadan yüzde 10 oranıyla Ukrayna geliyor. İngiltere ve Fransa'da da erken evliliklerde yüzde 10'luk bir oran görülmektedir.
Bu oranlarla birlikte çocuk gelinlere en yüksek oranda rastlanan Batı-Doğu-Orta Afrika ülkelerinde ve Güney Asya'da ise oranlar çok yüksek düzeylere ulaşmakta. Bu oranlar, Nijer'de yüzde 75, Çad'da yüzde 72 ve Bangladeş'de yüzde 66'lara varıyor.
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun raporuna göre, Türkiye ‘çocuk anneler’ sıralamasında OECD ülkeleri arasında dördüncü. Türkiye’de bin doğumdan 38’i 15-19 yaş arasındaki anneler tarafından gerçekleştiriliyor.
Ülkemizde 1 milyon çocuk gelin var. Türkiye’de evlenen her üç gelinden biri çocuk.
Türkiye bu konuda; Kongo, Afganistan, Uganda ve Nijer’den sonra dünya beşincisi. Avrupa’da ise birinci.
Kadın sığınma evlerine yerleşen gelinlerin üçünden biri çocuk.
Halkı aydınlatmakla yükümlü medya bunu yanlış algılamış olacak ki, karanlıkların prensi rolünü oynuyor.
“Çocuk gelinler” söylemini çok sevmiş olacak ki görsel ve yazılı medyamız her yerde bu sapıkça benzetmeyi kullanıyor.
Bazılar ise buna PEDOFİLİ diyorlar.
Olur olmaz yerde silahını ateşleyenlere maganda dedikleri gibi..
Herifler magandayı halk kahramanı sanıyorlar.
Pedofili’yi de bilimsel araştırma sanabilirler.
Yaşadığımız coğrafyada bu gibilere SÜBYANCI denir.
12-13-14- 15 yaşlarında kız çocuklarını evlilik maskesi arkasında yatağa atarak tecavüz edenler de şerefsiz sübyancılardır.
Öncelikle medyamız bu işin adını koymalıdır.
Ortada çocuk gelin falan yoktur.
Tecavüz edilen kız çocukları vardır.
Türk Ceza Kanununun 103 Maddesinde:
“Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”
Bu maddenin 2. Fıkrasında da :
“Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” Denilmiştir.
Ortada yasa boşluğu yoktur, sakatlık ve ihmal uygulamadadır.
Yargıç 12 yaşında çocuğa tecavüz edene basar 15 yılı ama yetmez.
Tecavüzcüye uygulanan 15 yılın üçte biri de kız çocuğun anne ve babasına, sübyancı şerefsize sözde dini nikah kıyarak İslam’ı lekeleyen hoca taslağına, bu rezilliğin yaşandığı yerin mülki amirine ya da muhtarına, jandarma komutanı veya polis şefine, varsa olaya göz yuman savcıya verildiği zaman bir daha kimse küçücük kızlara tecavüz etme cesaretini bulamaz.
Fakat öncelikle medyamız bu sapıkların eylemlerini hoş gösterecek benzetmelerden tümüyle vazgeçmelidir.
Çocuk gelin yoktur, tecavüz edilen küçük kız çocukları vardır.
Pedofili yoktur şerefsiz sübyancılar vardır.
Şerefli ve namuslu bir medya ancak böyle davranırsa saygınlığını yeniden kazanabilir.
|