Tam bağımsızlık, özgürlük, ulusal egemenlik ve çağdaşlık amaçlı Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın müdafaa-i hukuk ruhu ve kuva-yı milliye ateşiyle açılan bayrağı, MUSTAFA KEMAL imzalı 22 Haziran 1919 günlü Amasya Genelgesi’dir. Türk tarihini, özellikle kurtuluş ve cumhuriyet tarihini yeterince bilmemek bir yana, yadsıyan gerici anlayışlılar Amasya Genelgesi’nin değerini ve önemini bilmezler.
Toplulukları “Rum milleti, yahudi milleti, Müslüman milleti..” olarak nitelendirilip adlandırıldığı, soy adlarının kullanılmadığı dönemden ulusal kimliğin benimsenip özümsenmesi düzeyine, gerçek anlamda milletten “Türk Milleti”ne, geçişle yapısal onur kazanılmıştır. Ulusal kimliğini ulusal bilincine yerleştirmeyen toplumlar başka ulusların yönetimi ve boyunduruğu altında ezilir, giderek yiterler.
Günümüz koşullarında “millet” sözcüğünü adını anmadan kullanan, milletle devleti birbirinden ayıran yöneticilerin tutarsızlıkları, yanlışları ve yanılgılarıyla amaçlı davranışları gözetildiğinde uluslaşmanın yaşamsal önemi daha iyi anlaşılır.
Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın izlencesi niteliğindeki Amasya Genelgesi’nin tarihsel içeriği hepimize kıvanç duyuracak, övgü olanağı verecek derinliktedir. Erzurum ve Sivas Kongreleriyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yollarını çizmiştir. Kimi bayramların kutlanmadığı, kiminin biçimsel görünmeyle geçiştirildiği, ulusal değerlerle ilkelerin devlet yönetiminden yaraşır olduğu ilgiyi görmediği günümüzde Anayasa Genelgesi’nin anlam ve amacında birleşmek bir erdemdir.
Genelge’nin ilk iki fıkrasını bugünün diliyle yazımıza alarak onu yaşama geçirip bize bağımsızlığımızı kazandıranları başta Mustafa Kemal olmak üzere en iyi duygularla anıyoruz:
“Yurdun tümlüğü, ulusun bağımsızlığı tehlikededir. İstanbul’daki hükûmet yüklendiği sorumlulukların gereğini yerine getirmemektedir. Bu durum ulusumuzu yok olmuş gibi gösteriyor.
Ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır.”
ATATÜRK SAYGISI VE SEVGİSİ
Atatürk’ümüz yüreğimizde yatmaktadır. Bu nedenle Anıt-Kabir Türk Ulusu’nun yüreğidir. Son yıllarda halka sunduğu değişik etkinlikler, anlamlı çalışmalarıyla Anıt-Kabir’i daha çok tanınır, daha sıcak bir ortam durumuna sokan Anıt-Kabir Komutanlığı, Anıt Kabir Derneği ve Anadolu Fotoğraf Derneği’yle birlikte Anıt-Kabir Fotoğraf Yarışması düzenledi. 15 Haziran’da izlemekle mutluluk duyduğumuz ödül töreninden sonra gezmekle kıvandığımız ödüller kazanan fotoğraf sergisi Atatürk sevgi ve saygısını onun kucağında yattığı Anıt-Kabir’in görünümleriyle yansıtan başarılı bir düzenleme idi. Komutanlıkla iki Atatürkçü derneği yürekten kutluyoruz.
Sonuçları tartışılan son milletvekili seçimi sırasında Türk Bayrağı ile Atatürk posterinin kaldırılmasının istendiği, iktidar kesimiyle yandaşlarının Atatürk ve kazandırdıklarını dillerine almadıkları gözetilir, “Nasıl insanlık, nasıl dindarlık, nasıl yurttaşlık?” dedirten durumlar düşünülürse Anıt-Kabir etkinliklerinin değeri daha iyi anlaşılır. Hele “Sap gibi durmak..” sözüyle içtenliksiz saygı duruşunda bulunanların tutum ve davranışları… Sanata değer veren Atatürk’le bizi bir kez daha buluşturan fotoğraf sanatçılarımızı da içtenlikle kutluyoruz.
ANIMSATMA
Dün, Soyadı Yasası’nın TBMM’de kabûl edilmesinin 81. yıldönümü idi. Lâik Türkiye Cumhuriyeti’nin devrim atılımlarından biri idi. Başaranları
saygıyla anıyoruz.
|