Zaman zaman Türklerin zeka durumu ve becerisi ile ilgili tartışmalar alevleniyor. Şu anda Almanya’ da yine bir tartışma alevlendi:
Bu tartışmayı alevlendiren Alman Merkez Merkez Bankası'nın yeni Yönetim Kurulu Üyesi olan Berlin'in Sosyal Demokrat Partili (SPD) eski Maliye Senatörü Thilo Sarrazin.
Bir bakalım Sarrazin „Lettre International“ dergisindeki mülakatında Türklere yönelik neler söylemiş:
* "Türk çocukları yüzünden Berlin aptallaşıyor"
* "Türk ve Arapların manavlıktan başka işlevi yok, ekonomiye bir katkı sağlamıyorlar"
* ”Devletten geçinen, bu devlete karşı çıkan, çocuklarının meslekleri için yeterince ilgilenmeyen ve sürekli başörtülü yeni küçük kızlar üretenleri kabul etmek zorunda değilim“
* “Türkler, aynen Kosovalıların Kosova'yı yüksek doğum oranı ile fethettiği gibi Almanya'yı fethetmek istiyorlar”.
* “Eğer Almanlardan IQ olarak yüzde 15 daha zeki olan doğu Avrupalı Yahudiler olsaydı bu hoşuma bile giderdi”
Bu arada Thilo Sarrazin’e Alman halkından da destek geldi. Bild am Sonntag gazetesinin yaptırdığı ankete katılanların çoğunluğu Sarrazin’in sözlerini doğru bulduğunu söyledi.
Ankete göre, ‘Türkler ve Araplar Almanya’ya uyum sağlamıyorlar, yalnızca sebze ve meyve ticareti dışında üretime katkı sağlamıyorlar’ diyen Sarrazin’i haklı bulanların oranı yüzde 51 olarak gerçekleşti. Sarrazin’in sözlerini yanlış bulanların oranı ise yalnızca yüzde 39’da kaldı.
501 kişinin katıldığı ankette, katılımcıların yüzde 69’u Sarrazin’in uyum politikaları hakkında konuşmaşını doğru bulurken , yalnızca yüzde 22’lik bir kesim Sarrazin’in bu konuda görüş belirtmesinin yanlış olduğu görüşünü dile getirdi. Çoğu sanatçılarda Sarrazin‘ i haklı buluyorlar.
Bu arada Evrim Teorisinin babası olan Charles Darwin tarafından 3 Temmuz 1881 tarihinde W. Graham adlı bilim adamı arkadaşına yazılmış olan mektubu hatırlamakta fayda var. Darwin‘ in söz konusu mektubundan bir alıntı:
"Doğal seleksiyona dayalı kavganın, medeniyetin ilerleyişine sizin zannettiğinizden daha fazla yarar sağladığını ve sağlamakta olduğunu ispatlayabilirim. Düşünün ki, birkaç yüzyıl önce Avrupa, Türkler tarafından işğal edildiğinde, Avrupa milletleri ne kadar büyük risk altında kalmıştı, ama artık bugün Avrupa´nın Türkler tarafından işgali bize ne kadar gülünç geliyor. Avrupa ırkları olarak bilinen medeni ırklar, yaşam mücadelesinde Türk barbarliğina karşı galip gelmişlerdir. Dünyanın çok da uzak olmayan bir geleceğine baktığımda, bu tür aşaği irklarin çoğunun medenileşmiş yüksek irklar tarafindan elimine (yani yok) edileceğini görüyorum,“
Gelelim Aziz Nesin’e; o da Türk Halkın yüzde 60'ının "aptal" olduğunu söylemişti.
Anlaşılan Türk Milleti ile alakalı bu görüş asırlardan beri sık sık dile getiriliyor; dile getirenler arasında Türkler de var.
Nitekim Türkler maalesef bazi çevrelerde kötü bir üne sahiptir. Bunun neden böyle olduğunu bir oturup düşünmek lazım. Bilimsel araştırmalar yapıp bunun nedenini araştırmakta fayda var.
Ben yalnız burda eğitimin önemini vurgulamak istiyorum. Eğitim dediğimiz zaman da medyanın payını ön plana çıkarmak istiyorum.
Televizyon karşısında çok zaman harcıyoruz ve özellikle Türk televizyon programlarının içeriği ile çok büyük sorunlar var. Seyirci eğitilmiyor ve tamamen eğlence ağırlıklı fazla katma değeri olmayan temel zihinsel ihtiyaçları karşılayan tüketime endeksli içerikler sunuluyor. Sorunu „Var mısın yok musun? Ben yokum“ başlıklı yazımda işledim. Türkiye’de medya (lay lay lom medyası diyebiliriz) içerikleri değişmedikçe halkın eğitim oranının pek yükseleceğini beklemeliyiz.
Nitekim hükümet bu sefer yeni bütçede en fazla payı eğitime ayırdı ve bir eğitim seferberliği başlatmak üzere. Umarım Türk Milleti‘nin tartışmaya açık olmayan yardım ve konukseverliği gibi kuşkusuz varolan zekası da en kısa sürede kabul görüp bu türlü tartışmalar tarihe karışır.