Biz çocukken, özel olarak hayvan sevgisi olsun içimizde diye, kimse bir gayret göstermezdi. Ama o dönemin çocukları bir başkaydı. Sokakta gördüğümüz kediler ve köpeklere yiyecek verirdik. Bakkaldan aldığımız yiyecekleri onlarla paylaşır bundan da ayrı bir haz duyardık. Kedileri köpekleri annemize ciğer pişittirir beslerdik. Evimize civcivler, tavşanlar, kuşlar alıp büyütürdük. Bir başkaydı bizim hayvan sevgimiz. Halen de ayni sevgiyi içimizde yaşayan bir nesiliz. Hep yanımızda biraz kedi maması bulunur. Sokakta gördüğümüz her hayvana yardımcı olmaya çalışırız.
Şimdi çoğu aileler çocuğun hayvanlarla arkadaş olmasını engelliyorlar. Ya da çocuk çok isterse alıyorlar bir müddet sonra sokağa bırakıyorlar. En çok da onlara üzülüyorum. Sen el bebek gül bebek bak, yemeği suyu önünde büyüt hayvanı, sonra at sokağa zavallı hayvan nereden yemek bulacağını bilmez, kendisini nasıl koruyacağını bilmez, işte en çok da bunlar insana üzüntü veriyor. Sokakta gezen cins köpekleri görünce anlıyorum ki vicdansız birileri sokağa atmış. Bu tür insanlar nasıldır, insan sevgisi var mıdır içlerinde, vicdan , merhamet ve bu insanlar nasıl çocuk yetiştirirler .
Konya barınağında gördüğüm vahşet herkes gibi benim de içimi dağladı. Böyle ruh hastası insanlar derdini anlatamayan toplulukların hiç birinde bulundurulmamalıdır. Ne çocuk, ne bitki ne de hayvan barınaklarında, hatta aile kurmasına bile izin verilmemeli. Cani ruhlu bir insan karısına da çocuklarına da ayni vahşeti yapabilir.
Kışın hiç yazlıkların bulunduğu yerlere gittiniz mi? Bir anda etrafınızı onlarca hayvan sarar aç ve susuzdur. Peki buralarda ki belediyeler ne iş yapar. Kimse kusura bakmasın , büyük yerdeki belediyeler yetişemiyoruz deseler de küçük yerdeki belediyelerden çok daha iyi çalışmaktadırlar.
Yurtdışındayken kar içindeki tavşanı görünce, bir şeyler vermek istedim. Sonra belediyenin yazısını gördüm onları belediye besliyormuş.
Sokakta gördüğüm hayvanlar arasında kedi ve köpek yok. İnsanlar besledikleri hayvanı sokağa atamaz. Eziyet yapamaz. Tıpkı evin bireyi gibi bakmak zorundalar.
Yani anlayacağınız oraların hayvanları bizim buraların insanlarından daha iyi korunuyor.
Sevgiyle kalın.
Belma Demir Akdağ,1.12.2022
|