Sevgili okurlar, yeni yılda her şeyin gönlünüzce olmasını diler, tüm beklentilerinizin gerçekleşmesini temenni ederim. Umarım bizi üzen şeyler bizden uzak durur; buna yüksek enerji ve yakıt fiyatları da dahil. Enerji fiyatları bir yükselip bir azalıyor, vatandaş da şaşırdı.
Bilinen gercek ise Türkiye’ nin bu fiyatların yükselmesinden dolaylı en olumsuz etkilenen ülkeler arasında gelmesi.
Bunun nedeni de yakıt konusunda tamamen yurt dışına bağımlı olmamız.
Türkiye’ nin (güney-) doğusunda, ister Azerbaycan, ister Iran, ister Irak olsun her yerden petrol yada doğalgaz fışkırıyor. Sanki haritayı cizenler bir sihirli değnekle sınırın öbür ötesine vurmuş ve sınırı gecer gecmez yerin altında zengin yataklar var olmuş.
Komşulara şapur şupur, bize yarabbi şükür. Bu nasıl oluyor ben anlamış değilim.
Nitekim günümüzde enerji üretmek amacıyla kulanılmakta olan petrol ve kömür gibi yakıtlar, içinde bulunduğumuz yüzyıl sona ermeden tükenecek. Bu yakıtlara alternatif olabilecek kaynaklar ise yenilenebilir enerjilerdir. Durum böyle olduğuna göre ne yapılabilir.
- Türkiye’ de fosil yakıtlar (doğal gaz, petrol, kömür) aranmaya devam edilecek; bu zaten yapılıyor ama belirli aralıklarda gelen „sevindirici“ haberler haric, maalesef doğru dürüst bir ilerleme yok.
2. Yenilebilir (alternatif) Enerji’ ye (rüzgar, güneş, jeotermal, biomas, güneş pilleri,deniz dalga ve gel-git olayı vb. ) yönelmek gerekiyor. (Şartlar yerine gelirse Nükler Enerji’ de ek olarak devreye girebilir)
Türkiye’de güneş bol, akan su bol, rüzgar da bol. Her konuda elverişli bir ülkeyiz ama daha neyi bekliyoruz, bunu da anlamış değilim. Son zamanlarda bu konuda birtakım ilerlemeler var bu gözümüzden kacmıyor ama bir türlü yeterli şekilde yatırım yapılmıyor. Halbuki bu enerji bedava ve hava kirliliğine de yol acmıyor.
Türkiye bu konuda en elverişli ülkelerden biri hemde bundan en fazla fayda sağlayacak ülkelerden biri.
Enerji nekadar ucuza temin edilirse bir ülke okadar cabuk kalkınır yada büyür. Kaldı ki cari acığa etkisi de büyük.
Nükler enerji’ de aslında (takviye olarak) doğru kullanılırsa avntajlı bir teknik.
Hemen hemen hic hava kirliliğine yol acmıyor ve ham madde alışı petrol fiyatlardan bağımsız.
Nükler enerji’ nin teknik acıdan olumsuzlukları yada riskleri de yok değil:
Nükler atıkların zararsız hale gelmesi yüzyillar sürüyor. Bundan dolayı atıklar belirli bir işlemden gectikten sonra uygun ortamda (yer altı vs.) cok cok uzun bir süre depolanması lazım. Bu kolay bir iş değil ama bu konuda uzmanlaşmış ülkeler var. Yani Türkiye bu atıkları anlaşmayla yurt dışına verip bu sorunu cözebilir.
Emniyet acısından düşünürsek aklımıza hemen Cernobil faciasi geliyor. Bu aslında müstesna bir durum. Cernobil de teknoloji eskiydi ve gereken bakım yapılmadı. Mesela Fransa ağırlıklı olarak nükler enerji kullanıyor ve sorun yok, bu başta gelişmiş ülkeler olmak üzere başka ülkeler icin de gecerli. Sorun oluştuğu zaman hemen gereken emniyet sistemleri devreye giriyor. Yine de sıfır riskten bahsetmek tabii ki mümkün değil.
Normal şartlarda altında Nükler Enerji faydalanılması gereken bir teknoloji.
Yalniz dogal afet yada terror riski de var. Bunu her ülke kendine göre değerlendirmesi lazım, ama Türkiye’ deki durumu ortada. Bu acıdan şartlar su anda pek uygun olmayabilir
Dolaysıyla özellikle Türkiye’ de bütün oklar Yenilebilir Enerji’ye işaret ediyor.
Başka cözüm göremiyorum ve gereken en kisa zamanda yapılmalı cünkü dünya pıyasalarında petrol fıyatların yakında tekrar ve uzun vadeli yükselişe gecmesi bizi şaşırtmamali.
Ama bu gidişle daha çok şeylere şaşıracağız gibime geliyor.
|