Mustafa Kemal Paşa, 15 Ekim 1927 günü “1919 senesi Mayısının 19’uncu günü Samsun’a çıktım” sözleriyle başladığı büyük nutkunu 20 Ekim 1927 günü tamamladı. Gazi, söylevinin sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ni Türk gençliğine şu sözlerle emanet etti.
“Muhterem Efendiler, sizi günlerce işgal eden, uzun ve teferruatlı beyanatım, en nihayet, mazi olmuş bir devrin hikâyesidir. Bunda, milletim için ve müstakbel evlatlarımız için, dikkat ve teyakkuzu davet edebilecek bazı noktalar tebarüz ettirebilmiş isem, kedimi bahtiyar addedeceğim.
Efendileri bu beyanatımla, millî hayatı hitam bulmuş farz edilen büyük bir milletin istiklâlini nasıl kazandığını ve ilim ve fennin en son esaslarına müstenit, millî ve asri bir devleti nasıl kurduğunu iadeye çalıştım.
Bugün vasıl olduğumuz netice, asırlardan beri çekilen millî musibetlerin intibahı ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir.
Bu neticeyi, Türk gençliğine emanet ediyorum.
Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklal ve Cumhuriyeti’ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”
Mustafa Kemal Atatürk, TBMM’nde 20 Ekim 1927’de tamamladığı söylevi ile Türk gençliğine emanet ettiği Cumhuriyet’in artık emin ellerde olduğunu belirtiyordu.
Mustafa Kemal, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 15 -20 Ekim 1927'de Ankara'daki İkinci Kurultayı'na verdiği 36,5 saat süren ve altı günde okunan Nutuk olarak bilinen hitabesinde Osmanlı Devleti'nin dağılmasından o güne kadar devletin geçirdiği evrime ilişkin değerlendirmesini ortaya koymuştu. Nutuk'ta Cumhuriyet kararının verilişi ve ilanının öyküsü, kurucusunun ağzından bir kere daha aktarılmıştı.
|