Türk Dil Kurumuna en çok sorulan sorular arasında imla konusuna giren özel isimler ve baş harf lerinin yazılışı meselesi ve özellikle güneş, ay, dünya ile bahar, ekim, pazar gibi isimlerin baş harfleri konuları önemli yer tutuyor.
İmla Kılavuzu'nda "özel ad gösteren kelimelerin ilk harfleri büyük yazılır" denmektedir. Ama çeşitli dil bilgisi kitaplarında verilen özel isim tanımları çok defa yeterli olmaktan uzaktır. Mesela "yalnız bir tek varlık için kullandığımız ‘isim’e özel isim denir" tanımına göre; Türkiye, İstanbul birer özel isimdir. Örneğin, Veli, Tekir gibi adların yalnız bir tek varlık için kullanılmadıkları görüldüğünden birer özel isim olup olmadıkları, doğru yazmaya özen gösterenlerin sıkça üzerine eğildikleri konulardandır.
Bu durum karşısında, konunun açıklanması için cins ismi veözel isim kavramları üzerinde gerçekten biraz durmak gerekiyor. İsim (canlı, cansız) somut veya soyut varlıkları bildirmiye yaradığı için -fiille birlikte- dilin temel unsurlarından biridir. Bir ismin alan'ı ne kadar geniş olursa, anlatış'ı o kadar kısıktı. Mesela canlı kelimesinin alanı çok geniştir, ama anlatışı belirsizdir.Canlı denildiği zaman kastedilen varlık bir insan veya bir arslan yahut da bir solucan olabilir; aksine mesela kartal kelimesinin alanı çok dardır, ama anlatışı çok zengindir. kartal denildiği zaman kastedilen varlık herhangi bir canlı veya bir hayvan değil, "yırtıcılardan, genel olarak kızıl siyah tüylü, aşağı yukarı hindi büyüklüğünde, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran ve küçük kuşlar veya kuzu ve oğlak gibi hayvanlarla beslenen çok kuvvetli bir kuş" diye tanımlanan. özellikleri hayli belirlenmiş bir varlıktır.
Hasılı canlı kelimesi de, kartal kelimesi de -alan ve anlatışları çok farklı olmakla beraber birer cins ismidir, İsim çeşitleri arasında bir de özel isim çeşidi vardır. Cins isimler, bir veya birkaç vasfı ortak olan varlıkları göstermiye yarar: taş, insan, dostluk, sevinç, sıfat gibi; özel isimler ise aynı cinsten veya başka cinsten olan nesne veya nesne gurubundan herhangi bir bakımdan ayırt edilmek istenilen varlıkları göstermeye yarar : Ali (kişi), Ankara (şehir), Türkiye (memleket), Sinekli Bakkal (roman) gibi. Özel isim alanı en dar olan veya addedilen, anlatışı ise en geniş olan veya addedilen isimdir. Özel isimlerin ilk sesleri büyük harfle yazılır.
Bu kuralı açıklamak için bir iki örnek vermek yerinde olur. Herhangi bir topluluğun arka arkaya hamlelerle kısa bir zaman içinde, ilerlemek maksadı ile bünyesinde yaptığı yenilik hareket lerinin topuna devrim denir. Bu anlamı ile devrim kelimesi alanı geniş, anlatışı dar bir isimdir; ancak bu kelime ile yirminci yüzyıl yenilenme hareketi kastediliyorsa, cins ismi özelleşir;alanı daralır, anlatışı genişlemiş olur. Bu anlamda aynı kelimeyi büyük harfle başlatmak doğru olur : Devrim, cumhur başkanı cumhuriyet idare şekli ile idare edilen memleketlerin başkanına verilen adder. Bu sözle falan memleketin falanca başkanı kastedilmek isteniyorsa, kelimelerin baş sesleri büyük harfle yazılmalıdır : Cumhurbaşkanı.
Müslümanlarm kadiri mutlak bildikleri varlık Allah'tır; ama bu vasıf Allah adının yerine kullanıldığı zaman çok yerinde olarak Kadiri Mutlak şeklinde yazılır. Başka örnekler : Haydn'ın Mevsimler'i, Moliere'in Cimri'si yazılışları doğrudur, çünkü birçok cins isimleri, birtakım sıfat ve tamlamalarla özel isimler arasındaki karışıklık olayına sık sık raslanır. Birçok özel isimler aslında birer cins ismi veya sıfattır. Kaya Dümdüz (şahıs), Irmak (kasaba), Kongo (nehir). Bunun aksine cins ismi niteliğine girmiş özel isimler de vardır : mavzer (Mauser), jilet (Gillctte), çasar (Caesar), jul (Joul) v.b. gibi.
Burada, herhangi bir şahsı aynı özel ad veya adları taşıyanlardan ayırdetmek için kullanılan katma ünvanlar da unutulmamalı : Muhammed Peygamber,Gazi Mustafa Kemal, Biiyük İskender v.b. gibi. Bu çeşit kelimeler de özel isimler gurubunun birer unsuru hâline gelmiştir.
Çok defa "özel ve üstün değer" genel nitelikte olmayıp, yazanın kendisine hitap ettiği kimseye saygı göstermiş olmak arzusundan ileri gelir; bu sebepten dolayı ".... arkadaşım, avukat Ayhan Erol İstanhul'dan dün geldi." gibi bir cümlede küçük harfle başlatılan avukat, profesör, bay veya sayın gibi kelimeler, bir zarf üzerine yazılacak adreste büyük harfle başlatılır:
Sayın Avukat Ayhan Erol
Görülüyor ki herhangi bir ismin özel isim niteliğine girmesi her ne kadar yukarıda açıklanan kurala bağlı ise de, bu örnekte ağırlıklı olarak kural değil, yazarın kendi zevki ve ölçüsü söz konusudur.
her ne kadar yukarda açıklamıya çalıştığım kurala bağlı ise de, bu olayda ağır basan faktör kural değil, yazarm kendi tefsiri, zevki ve ölçüsüdür.
Güneş, ay, dünya isimlerinin, gerçekte birer özel isim oldukları halde, genel olarak küçük harfle başlatılmalarına gelince, gene alan-anlatış kuralının hatırlanma sı gerekiyor. Güneş, ay ve dün yayı Güneş Sistemi’nin içinde yer alan birer gök cismi olarak düşündüğümüz zaman her biri bir tek varlık olduğu için adlarını büyük harfle başlatırız : "Ay Dünya'nın etrafında, Dünya da Güneş'in etrafında döner." cümlesinde olduğu gibi. Ancak güneş kelimesini Güneş'in ışınları veya aydınlık; ay kelimesini yılın on iki bölümünden her biri veya otuz günlük süre; dünya kelimesini el gün, herkes gibi özel anlamlarının dışında bir anlamda kul-landığımız zaman, fikrimizde tahsis ve adlandırma isteği bulun madığından, aslında birer özel isim olan bu kelimelerin baş seslerini küçük harfle yazarız : Küçük çocukları güneşte fazla tutmamalı. İsyanbul’da bir ay kalacağım. Kore’de gösterilen kahramanlığa dünya hayran oldu.
Bahar, ekim, pazar gibi isimlerin yazılışına gelince : bunlar gerçekte bir mevsimin, bir ayın, bir günün adlarıdır, ama birçok baharlar, ekimler ve pazarlar vardır, yani bu çeşit isimler de bir nevi cins isimleridir. Bundan dolayı, özel bir sebep veya maksat olmadıkça, küçük harfle başlatılmaları doğru olur. Genel olarak da böyle yapılmaktadır. Bu çeşit isimlerin büyük harfle başlatılması gerekebileceği hallerde de, gene ihtimal genel kullanışın tesiri ile ve şüphesiz, tahsis ve adlandırma isteğinin bulun-mayışından dolayı, baş sesleri küçük harfle gösteriyoruz.
Özel isimlerin yazımı konusunda tereddüt edenlerin Türk Dil Kurumu Yazım Kılavuzu’na bakmalarının yararlı olacağı kanaatindeyiz.
|