Karamanoğulları Beyliği’nin bayrağında bulunan 6 köşeli yıldız Müslümanlık öncesinde ön Türk ve Türk kültüründe yer alsa da Müslümanlar arasında “Mühr-ü Süleyman” olarak bilinen simgedir. Osmanlı devleti zamanında Hilafet makamı tarafından Valide Sultan Cami girişinde ve birçok padişah kıyafetlerinde kullanılmıştır. Örneğin Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemisini flamasında da bu sembol kullanılmıştır.
Tarihin her devrinde, tüm dünya kültüründe ya da kültür tarihinde “Yıldız” sembolüne rastlanır. Doğal olarak, bu sembol, farklı kültürlerde farklı anlamlar kazanmıştır. Genel anlamda insanların gurur ve erişilmez ideallerini en yaygın biçimde ifade eden sembol, “Yıldız” dır.
Eski toplumlarda sihirli güçlere sahip olduklarına inanılan yıldızların Güneş ve Ay’a göre daha uzak olmaları, onları ulaşılmaz ve dokunulmaz kılmıştır. İnsanlık tarihi boyunca Yıldızlar, pek çok ve değişken anlamlar verilerek 5, 6, 8 hatta daha fazla sayıda köşeli olarak betimlenmişlerdir.
Altı Köşeli Yıldız, “Davud Yıldızı”, “Davud’un Kalkanı”, “Mühr-i Süleyman” olarak da bilinir. Eski çağlarda ya da geçmişte Hazreti Süleyman’a güç verdiğine ve sihirli olduğuna inanılırdı.
Altı Köşeli Yıldız, Birçok Türk beyliğinin sancağında da kullanılmıştır. Bunlara örnek olarak Teke Beyliği Bayrağı, Candaroğulları Beyliği Bayrağı, Karamanoğulları Beyliği Bayrağı sayılabilir.
Türkçeyi devlet yönetiminin resmi dili olarak kullanan Anadolu’daki ilk Türk beyliği olan Karamanoğulları Beyliği (1256- 1483), Anadolu’nun ve Balkanlar’ın Türkleşmesinde en önemli rolü olan beyliktir.
Günümüzde daha çok Sion Yıldızı olarak bilinmesine rağmen, Altı Köşeli Davud Yıldızı (Magendavid), önceleri bazı antik pagan tanrıların sembolüydü. Yahudilerin tanrısı, köken olarak Güney Mezopotamya’nın Sina Yarımadası’na özgü Yıldırım Tanrısı Yahve’dir. Musa tarafından tanıtılmıştır ve Kuzey Mezopotamya dağlarının tanrısı El- Shaddai ile asimile edilmiştir.
Davud Yıldızı, önceleri Hindistan’da Shiva ve Kali arasındaki bütünlüğün sembolü olarak görülürdü. Aynı zamanda Hindu amblemi Sri Lantra’da da bu yıldıza rastlanmaktadır. Bunun bir Yahudi sembolü olarak kabul edilmesi ise modern çağlara, 1897’lere rastlar.
Örneğin, Beytlehem denilen “Beytüllahim Yıldızı”, yaşam gücünü simgeleyen putperest pentagramından başka bir şey değildir. Yine iç içe geçen üç üçgenden oluşan yıldız da, “Kutsal Ruh” u simgeler.
Eski dönemlerin sihirli sembolü Altı Köşeli Yıldız’ın, iç içe geçmiş, yukarı bakan ucuyla kozmik açılımı, ayrıca tanrıya ulaşmayı, aşağı bakan üçgenin ucu ile içsel yolculuğu gösterdiğine inanılıyordu.
Ayrıca enkarne oluşu sembolize ettiğine ve kuzey- güney, doğu- batı, aşağı-yukarı gibi evrenin 6 yönünü gösterdiğine inananlar da bulunmaktadır.
Karşıtların birliğini simgeleyen ve birbirine geçmiş iki ters üçgenden oluşan Altı Köşeli Yıldız, bazen Eril-Dişil, bazen Ruh-Madde ikilisi, Simya’da Su-Alev, Çin’de Yer ve Gök Evliliği sembolize etmektedir.
Türk-İslam tarihinde sıkça kullanılan bu “altı köşeli yıldız” deseni zaman içinde “Seal of David” adıyla İsrail Devleti tarafından da kullanılmaya başlandı. Bu şeklin İsrail tarafından bir sembol olarak sıklıkla kullanılmaya başlanmasıyla birlikte Müslümanlar tarafından kullanımı da o oranda azaldı ve zamanla terk edildi.
Türklerde Yıldız Kavramı
Eski Türklerin tabiat üstü güçlerin yanında yer, su, güneş, ay, yıldız gibi tabiat olaylarına büyük ilgi duydukları bilinen tarihi bir gerçektir.
Sembolizm bir düşüncenin veya bir olayın çeşitli şekillerle ifade edilmesidir. “Yıldız “gibi sembollere tarihin her döneminde rastlanır. Doğal olarak aynı sembole farklı anlamlar da verilmiştir.
Türk kültüründe Orta Asya’dan günümüze kadar olan süslemelerde yer alan geometriksel semboller arasında “Güneş” ve “Ay”ın yanında “Yıldız” sembolüne de çok sık rastlanır. Güneş, Ay ve Yıldız ayrı ayrı sembolize edilmesine rağmen, Güneş de bir Yıldız’dır.
Örneğin, “Altı Kollu Yıldız Motifi”, Oniki Hayvanlı Türk Takvimi’ nde bir burç sembolü olarak yer almıştı.
Ayrıca, Proto-Türk uygarlığında beylerin Ongun’u ve güç sembolü olarak kullanılmış, Kumanlar’da Kün-Eki sembolü, yani “Gök İkilisi” biçiminde “Yaradan ve Yaratılmış” ifadesine bürünmüştü.
Türkler, Anadolu’ya göç edip İslâm dinini benimsedikten sonra da, Orta Asya’dan getirdikleri geleneklerini İslâmiyetin inanç sistemi ile birleştirerek yeniden yorumlamışlardı. Pek çok yerde, Altı Köşeli Yıldız’ı çeşitli amaçlarla kullandılar.
Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa’nın sancağında Davut Yıldızları göze çarpar. İnanışa göre, Barbaros Hayreddin Paşa, “rüzgâra hükmedebilmek amacıyla” sancağına Mühr-i Süleyman motifi nakşettirmiştir.
Sancakların yanı sıra pek çok cami ve medrese gibi yapılarda, mezar taşlarında, cami süslemelerinde, padişah gömleklerinde, çini ve seramik objelerde, metal ve ağaç işçiliğinde, giyim eşyaları ve takılarda süs malzemesi olarak kullanılmıştır.
Osmanlı Devleti bayrağında önceleri çok köşeli yıldız kullanılmış, daha sonraları bu altı köşeli yıldıza dönüşmüş, Abdülmecit zamanında da beş köşeli yıldız, bayraktaki yerini almıştır.
Günümüz dünyasında, pek çok ülkenin bayrak veya ambleminde, tarihten günümüze, değişik anlamlar verilmiş ya da yakıştırılmış çeşitli yıldız sembolleri bulunmaktadır.
|