Camın önünde karın yağışını izlerken sığırcık kuşlarının panjurlara konup ta ötmeleri benim kar seyrimdeki hüznümü katladı.
Dalmıştım… Doğa olayları bazen hüzün veriyor ruhuma, geçmişe gidiveriyorum, çocukluğuma, gençliğime, sevdalarıma, dostlarıma ve arkadaşlarıma…
Hep düşünürken bir keşke takılıyor dilime.” Keşke daha az sevseydim kaybetmek kolay olurdu” diyorum. Herkes için her şey için, keşke…
Çocukluğum; karı gördüğümdeki sevinç bilinçsiz sevinç diyorum. Şimdi kar yağınca kuşların panjura sığınması evsizleri getiriyor aklıma. Geçen gün gördüğüm yalın ayak yırtık pantolon sokakta gezen adam… Ya da sokak çocukları öylesine biçare…
İşte kar yağdı hüzünlendim yine, gençliğimin en güzel zamanlarının geçtiği Eskişehir’in o güzelim karı, nasılda serilirdi yere sonra, kalırdı halı gibi günlerce.
Geçmişim keşkelerle dolmuş, şimdi diyorum ki” keşke böyle olmasaydı”. Ama şimdiki akıl o zaman yok ki. Dolu dolu yaşıyorsun hayatını, ölüm hastalık öyle uzak geliyor ki. Hep öyle olacak sanıyorsun ve belli bir yaşta duygular düşünceler olgunlaşınca” keşke” diyorsun. Bütün insanları, yükleriyle sırtında taşıyacakmışsın gibi geliyor. Sonra bir bakıyorsun yavaş yavaş inip gitmiş hepsi, işte o zaman” keşke yapmasaydım” diyorsun.
Başımıza gelen onca olaylardan sonra oturup acaba eksik mi yaptım? Sorusu gelmez mi akla? Acaba nerede eksik yaptım? Daha fazla ne yapabilirdim? Son damlama kadar mücadele ettim mi? Ay ne çok soru hayatımızın her döneminde sarmış bizi. İnsan geçmişe gidince bu sorular yağmur gibi yağıyor...
Acabalarla keşkelerle dolu bir yaşam işte…
Seksen yaşındaki bir teyzeye bunu sormuştum. Nasıl geçti seksen yıl? Bana yaptığı hareket hepsinin özeti oldu. Elini açtı arkasına döndü ve avcuna kocaman bir üfürük yaptı.” Bu kadar mı boş” dedim. ” Evet, kimse kalmadı çocukluk, gençlik, anı hepsi gitti şimdi bir ben varım, yalnızlığımla”. Doğru bizim insanımız bencildir, kapısını aşındırdıkları insanın yaşlanınca bir kere çalmazlar. Oysa, yalnızlık en sonun da herkesin yakasına bir şekilde yapışıyor. Tıpkı yaşlılığın yapıştığı gibi.
Kar yağıyor hüzünlendim yine, yalnız ve düşünceler deryası neskafemden bir yudum alırken, ne çok insan geçmiş hayatımdan diye düşündüm. Kimileri tozlu kitapların yaprak aralarında kalmış, kimileri de ince çizginin öbür tarafında. Dost dediklerimin, dost olmadığını öğrendim, can dediklerimin, can olmadığını anladım.
Tıpkı o teyze gibi arkama bakıp tüm kötü anıları sessizce üflüyorum.
Sevgiyle kalın…
|