Çok mu bencilim bilmiyorum? Bu bencillik beni çok rahatsız etmeye başladı.
Bir otobüse binmişim, ama frenleri tutmuyor, otobüs deli gibi gidiyor ve başımıza ne geleceğini üç aşağı beş yukarı tahmin edebiliyor ama bir şey yapamıyoruz. Avazım çıktığıkadar bağırmak istiyorum durdurun otobüsü inecek var diye. Ama kimse duymuyor. Bu otobüs nereye kadar gider nerde durur ve içindeki bizler ne olabiliriz, işte kendimi öyle hissediyorum. Hep kendimi bir koruma altına almanın telaşı var içimde.
Sonra bakıyorum hayır bencil değilim aslında tüm yüreğimle bu coğrafyada yaşayan her kesi korumaya almak istiyorum. Ama öncelik kendim, çünkü çok tedirgin ve kızgın bir bekleyiş içindeyim.
Kalabalık yerlere gitmek istemiyorum. İnsanlarla konuşmaktan düşüncelerimi anlatmaktan, korkuyor muyum? Şöyle şen şakrak eğlenebilsek dilediğim gibi bağırıp çağırabilsem, ya da koca bir dağın tepesine çıkıp “Eyyy! millet çok mutluyum huzurluyum hepinizi seviyorum” deyip gönlümce eğlenebilmek istiyorum, ama olmuyor. İnsanlar mutsuzken sen nasıl mutlu olabilirsin ayağına pranga vurulmuş gibi yaşarken.
Her gün gazeteleri ya da haberleri dinlerken acıyı içinde hissederken, ağlamakla ağlamamak arasında gel git yaşarken, mutlu olunmuyor.
Metroya binerken, kalabalık yerlerde gezerken etrafını inceleyip tedirgin ve aceleci bir şekilde biran buradan çıkayım derken, terör korkusu dağları sararken mutlu olunmuyor.
Hiçbir şeye motive olamıyorum. Olaylar ruh sağlığımı fazla etkiliyor. Ülkemdeki olayların dışında bir şey düşünemiyorum. Magazin haberlerini izlerken keyif alırdım, şimdi neden sinirleniyorum. İzlediklerime küfrediyorum ruh sağlığım bozulmuş gibi geliyor.
Son günlerde her şeye yasak geldi, şimdi de bilinmez bir bekleyiş içinde hissediyorum kendimi. Aslında bilinmezi düşünmek ya da merak etmek insanın ruh sağlığını daha da çok etkiliyor galiba.
Daha önce de yazmıştım yurtdışına gittiğim zaman çok yer gördüm ve gezdim. Özendim bizde böyle olsak diye ama ülkeme geri dönerken kuvvetle içimde hissettiğim duygu içimi acıttı. Bu düşünce beni çok üzdü, çünkü orada” insan olduğumu”fark ettim.
Ne acı değil mi. Kendinin insan olduğunu fark etmen, sana insan olduğunu hissettiren bir duyguyu, bir başka ülkede hissetmek.
Her şeye rağmen gene de diyorum ki ille de benim vatanım. Bu vatan bizim ve bu vatanın içinde mutluluğu huzuru yakalamak bizlerin hakkı.
Onun için sandığın başına gidelim. Bu seçim, tatillerden daha önemli. Bu seçim farklı oyumuzu kullanalım. Ve sandığımıza sahip çıkalım
Sevgiyle kalın…
|