Penceremi açtığım zaman zarif ve nazlı nazlı karın yağışını seyrediyorum. Her tarafın bembeyaz olması insanın içine huzur veriyor gibi geliyor. Bütün kötülükler karla kapanmış gibi bir huzur. Masumiyet duygusunu hissettiriyor.
Yağmurun camlara vururken çıkardığı ses, kardayoktur tane tane ve sessiz yağar gizemli gibi...
Bir söz vardır “ Kar Tanrı’nın kirli dünyayı temiz gösterme şeklidir” diye, evet sanki onun için yağıyor gibi.
Renksiz olan kar az miktarda güneş ışığı emip beyaza bürünerek o masum duyguları bize yaşatıyor. Oysa tek bir kar fırtınasında 120 atom bombasına eşdeğer enerji taşıyan 39 milyon ton kar yağıyor.
O zaman kar çok da mutluluk yaşatacak bir olay gibi görünmüyor.
Çocukluğumda yaşadığım yerde dört metre kar yağardı ve kar tünellerinin içinden okula giderdim. Şimdi teknoloji çok ilerledi ama karla beraber okullar kapanıyor. Acaba teknolojiyi yeterince kullanmasını bilmememizden mi kaynaklanıyor? Ya da belediyelerin organize çalışamamalarından mıdır? Caddeleri açmaya çalışıyorlar sokak araları karla kaplı, yayalara kimse hizmet vermiyor kaldırımlar birer kar tepesi…
Karın en yoğun olduğu zamanda yurt dışındaydım. Sabahleyin kalkıp yürüyüşümü yapabiliyordum Kaldırımlar temizlenmiş sizi kaydıracak buz yok. Her işinizi rahatlıkla yapabiliyorsunuz, çocuklar okullarına, büyükler işlerine gidiyorlar. Sokakta perişan olmuş hayvanlar, sokak insanları yok. Oradaki belediyeler gerçekten çok güzel çalışıyorlar.
Karın içinde kendine yol arayan kediyi gördüğüm zaman yüreğim burkuldu. Sokak köpeklerinin yemek arayışları, hastaneye gitmesi gerekenlerin çilesi, işe yetişmek için çırpınan insanlar ve karın güzelliği ne kadar tezat değil mi?
Ben penceremin önünde bunları seyrederken, aklıma savaşan vatan evlatlarımız geldi. Karın içinde canseparene verdikleri savaş. Daha önceki yıllarda “Sen ölmedin çocuk insanlık öldü” diye gazetelerin yazdığı babayı düşündüm. On altı kilometre ölmüş çocuğunu sırtında taşıyan baba…
Sıcacık evimde oturuyorum. Bazılarının sanal dünyada gösterdiği gibi elimde salepkupası yok, ama düşüncelerim karışık duygularım sokaktaki insanlarda, hayvanlarda, çocuklarda, yakıtı bile olmayan çaresizlik içinde karla ve onun getirdiği soğukla savaşanlarda. İşte bundandır karı sevmem…
Sevgiyle kalın…
Belma Demir Akdağ, 09.01.2017
|