Hepimizde genel bir huzursuzluk var. Korku, endişe, öfke ve şiddet.
Bu her gün ortalama 2-3 kadının öldürülmesi, ekonominin gittikçe vatandaşı zora koşması, korana ile mücadelede aşı çıkmazı, işsizliğin tırmanması, yasaklarla beraber pek çok kesimin aç kalıp ekmeğe muhtaç duruma gelmeleri, ekonomiye bağlı aile şiddeti, ahlaki çöküşü eğitimin yapılamaması, özgürlüğümüzün kısıtlanması ve olanlar karşısında çaresiz kalıp, sorunlara hiç bir cevap bulamamak insanları fazlası ile gerdi.
Sağlık bakanına inandık güvendik, zaman içinde güvenimiz sarsılsa da nihayet aşı geldi, sağlıkçılarımız aşılanmaya başladı. Ülkeye gelen üç milyon aşı, ikiye mi bölünecek, aşı olanlar 28 gün sonra tekrar mı olacaklar, yoksa hepsi yapılacaksa gelmesi gereken aşıların hemen gelmesi gerekmekte, ya gelmezse ne olacak? Gelmesi gereken aşı doz olarak çok az geldi, Ocakta gelmesi gereken gelmedi, Şubattakinde belirsizlik var ne olacağı belli değil. Bu durumda sıradan vatandaşlar kim bilir ne zaman aşılanacaklar.
Aşı sırasına girdik. Ama ortalıkta aşı yok. Dünya ülkeleri aşı siparişlerini Mayıs ayında verdiler. Halen devletler deli gibi aşı stoklamaya çalışıyorlar. Geç mi kaldık? Yazık ki öyle oldu.
Yurtdışına çıkabilecek miyiz? Çıkamayacağız aşı pasaportu olmayan gidemeyecek. Turist gelebilecek mi? Sanmıyorum. Hepimizin ülkemiz için, kendimiz için hatta ekonomi için aşı olmamız gerekiyor da, bulursak.
Bu durumda bizler daha çok evde oturmaya devam edeceğiz.
Peki, bizler evde aşıyı beklerken dışarda ne oluyor dersiniz?
Kovid-19 hem küresel ekonomiyi hem de Türk ekonomisini fazlasıyla vurdu.
Neleri vurdu derseniz, havayolları, turizm, fuarcılık, eğlence sektörü, restoranlar, spor etkinlikleri, Banka sektörü, Küresel olan şirketler, Petrol şirketleri, bireysel sokak satıcılığı yapanlar ve sanatçılar. Pandemı süresince de acil olmayan ihtiyaç ürünleri geri planda kaldı, dolayısıyla bu saydığım sektörlerde çalışan insanların bazıları idare etmeye çalışırken, bazıları da ekmeğe muhtaç kalacaklar.
Mevsim sebzeleri bile fahiş fiyatlarla satılırken, pazarda yerden sebze toplayanlar çoğaldı. İnsanlar ekmek almakta bile zorlandıklarını söylüyorlar.
Şu anda herkes ekonomi ile virüs arasında kalmış durumda gibi gözükse de açlık öne geçiyor gibi gözüküyor.
İşsizlik pandemi ile birlikte artmaya başladı. TÜİK’ e göre işsizlik iki katı arttı. Kadın işsizler erkeklerden de fazla durumda. Halbuki işçi çıkarımı yoktu. İnsanlar sessizce işten atılıyorlar.
Bu durum bütün dünyayı etkiledi daha da etkileyecektir ama Türkiye bu küresel daralmadan nasibini fazlaca alacak gözüküyor.
Sevgiyle kalın…
Belma Demir Akdağ,19.01.2021
|