İyi ki TÜİK başkanı olmamışım.
Ya da sizlere sorayım:TÜİK başkanı olmak ister miydiniz?
Empati (kendimizi onun yerine koymak) yapalım.
O’ da sanırım halinden çok memnun değildir diye düşünüyorum.
Gerçek rakamları söylese üst makamların baskısı rahat bırakmıyor, üst makamların
istediği rakamları söylese, halkın tepkisiyle karşılaşıyor.
Aşağı mı tükürsün yukarı mı?
Sahi bu TÜİK’in görevi nedir, tam olarak ne yapar, ne yapmalı bu TÜİK.
TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu.)
Temel görevi, ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlarda veri ve bilgilerin doğru yerlerden
toplanması ve yayımlanmasıdır
Peki gerek devlet tarafından, gerekse halk tarafından baktığımızda bu denli
önemli bir kurum işini gerçekten ne kadar doğru ve olması gerektiği gibi yapıyor?
Objektif olabiliyor mu yoksa bir yerlere mi hizmet ediyor?
Ne yazık ki üzülerek yazıyorum!
Her şey ortadadır!
Enflasyonu davlumbaz, çivi gibi milletin temel ihtiyacı olmayan maddelerle
üzerinden belirlerse güven yitirmemesi olanaksızdır.
TÜİK enflasyonu istediği uydurma rakamlarla açıklasın, halk gerçek enflasyonun
farkındadır.
Vatandaşın enflasyonu, sıvı yağda, ekmekte, şekerde, sebze ve meyvede ortaya çıkıyor.
Yani temel ihtiyaçlarda, bilmem kaç yılda bir aldığımız davlumbazda değil.
Herkes çarşıya pazara çıktığında, fiyatların yüzde 50 gibi zamlandığının farkında.
TÜİK sadece kendini kandırabilir.
Vatandaş cebinden çıkanı bilir.
TÜİK utanmasa “yok siz o kadar para ödemiyorsunuz, sadece size öyle geliyor”
diyecek kadar yüzsüzleşmiş durumda.
TÜİK’e soruyorum:Siz nereden alışveriş yapıyorsunuz, bize de söyleyin lütfen.
Ya da bir ay maaşlarımızı değiştirelim, sanırım biz harcamayı bilmiyoruz!
Asgari ücretlinin maaşı yetmediği gibi kredi kartı ekstreleri de kabardı.
TÜİK görevinin ciddiyetinin önemini unutmuş.
Ne yaptığı belli değil.
Geçen gün değerli şair-yazar ORHAN SELEN’in bir yazısında okuduğuma göre ,
TÜİK kayıp çocuk sayısını en son 2017’de vermiş.Peki 2018, 2019, 2020’de hiç
çocuk kaybolmamış mı?
Bu rakamları vermemek kayıp çocuk yok demek mi oluyor.
Hadi diyelim ki öyle, peki en son 2017’de açıklanan 11 bin 563 kayıp çocuk nerede?
Neden bulunamadı, bulmak için çaba gösterildi mi , bu çocuklara ne oldu?
ORHAN SELEN’in o yazısı bir suç duyurusudur, yetkililer neden harekete geçmedi şimdiye kadar.
Kurumların içi boşaltılmış, hepsi gerçek görevinden sapmış, hepsi başka amaçlara
hizmet ediyor diye düşünüyorum artık.
Durum ; TRAJİKOMİK
İnsanları kandıramazsınız!
Yenilik Partimizin Genel Başkanı ÖZTÜRK YILMAZ’ın söylediği gibi;
“ALLAH KİMSEYİ TÜİK BAŞKANININ DURUMUNA DÜŞÜRMESİN.”
YA DA BEDDUA ETMEK İSTERSENİZ “TÜİK BAŞKANI OLASIN” DİYEBİLİRSİNİZ..
|