|
Bu aralar arka arkaya özel günlerin kutlaması yapılıyor. Yılın dört mevsimi her ay özel gün kutlaması, bazen aynı günde iki özel gün de olabiliyor. Önümüzdeki günlerde de kutlayacağız.
Özel günler aslında bir fırsattır. Konunun önemi bir kez daha hatırlanır, neler yapılacağı planlanır ve yapılır.
Kutlamaya milletçe alıştık. Gazeteciler günü kutlandı, iyi niyetler sosyal medyada havalarda uçtu. Gazetecilerin de işsizlik sorunu var, yazı yazarken yazdıklarına fazlasıyla dikkat etmeleri gerekmektedir, sansür fazlasıyla. Pek çok gazeteci de adliye koridorlarında davalarla uğraşmakta. Yazı yazdığı için kimileri içeri atıldı kimileri de dayak yedi. Bu mesleğin özü özgürlüktür aslında …
Geldik Deprem Haftasına, her sene bol keseden konuşuldu, vaatler havada uçuştu. Hepimizde eskiden bir umut oluşurdu. “Yok ya bak bu konuda böyle dediler her şey güzel olacak “derken, artık yapılmayanlar karşısında konuşulanları önemsemez ve hatta umutsuz kaldık. Deprem haftası kutlanıyor bu millet kutlama değil hizmet istiyor. Yeni yapılan bazı apartmanların yıkıldığını duyunca hayal kırıklığı bu konuda tavan yaptı.
Tüketiciyi Koruma Haftasında ne oldu, gene törenler yapıldı, gene konuşuldu da bizler tüketici olarak pazara gidince ağzımız açık kaldı. Hayat öylesine pahalılaşmış ki kimse yakalayamıyor. Dünyada gıda enflasyonu düşerken yazık ki bizde yükseliyor.
Hiç bu kadar insanların alışveriş yaparken düşündüğünü görmemiştim. Dükkanlar boş, müşterisi olmayanlar da kapalı. Öyle çok yer kapandı ki, böyle bir yer gördüğüm zaman içim sızlıyor, dükkan sahibi ve çalışanları ne durumdadır, zincirleme bu işten sıkıntı çekenler gözümün önüne geliyor.
Dünya Kadınlar günüyle ilgili hiç konuşmamak gerekiyor zaten. O gün bile ölen kadınlar oldu. Dayak yiyen kadınlar, tecavüze uğrayan kadınlar bizde kutlama yapıyoruz. Neyi kutluyorsak.
Eh geldik Tıp Bayramı Kutlamalarına, yüzlerce doktorumuz korona derdine yok oldu. Kaybettiğimiz insanların her biri ayrı bir değerdi. Halen mücadele veren sağlıkçılar her gün çıkıp bağırıyorlar haklarını istiyorlar. Bence 14 Mart’ı kutlama yerine onların yaşam kalitesini arttırmak gerekir.
21 Mart da kutlayacağımız Orman haftası ya da 4 Ekim’de kutlanan Hayvanları Koruma Günü,20 Kasım da kutlanan Çocuk Hakları Günü hakkında ne düşünüyorsunuz. Yıllarca bu günleri ve haftaları kutlarız. Ama rant adına insanlar ormanı yakar ya da ağaçlar şuursuzca kesilir. Hayvanlar öldürülür, çocuklar işçi olarak çalıştırılır, tecavüz edilir ama bu konuda hiç önlemler alınmaz. Bu günler kutlanır hep kutlanır.
Ülkemizde ve dünyada kutlanan günler çok ve bu özel günler adeta hayatımızın vazgeçilmezleri gibi oldu. Bizler bu günleri de dibine kadar yaşamayı severiz, iyi de kutlarız.
Gerisi geçiniz.
Sevgiyle kalın.
|
.jpg)
.gif)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg){kind=small}
Ekleyen: Belma Demir AKDAĞ 
Tarih: 18.3.2021 
İzlenme: 
Yazdır:
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
(1).jpg)
