Bugün 6 Mayıs, kış yağmur kar ve soğukla mücadele günlerimiz bitiyor, artık sıcacık yaz mevsimine merhaba diyoruz.
Şimdi meteoroloji istasyonu gibi konuşuyorsun diyeceksiniz ama Türk dünyasında hepimizin bildiği bir gündür.
Bugün Hıdrellez…
Hıdrellez, İslamiyet öncesi orta Asya Tük Kültür ve inançlarına dayanır, kimilerine göre de Anadolu kültürüne ya da Mezopotamya kültürüne ait olduğu söylenir. Oysa Hıdrellez Yunanistan, İran hatta Doğu Akdeniz kültüründe de vardır.
Derler ki; Hızır, hayat suyu içerek ölmezliğe ulaşmış. Baharda da insanların arasına inerek dolaştığı ve dokunduğu yerlerdeki dilekleri kabul edip, zor durumda olanlara da yardım edermiş.
Bahar ayında 6 Mayıs, Hızır aleyhisselam ile İlyas Peygamberin yeryüzünde buluştukları gün olması nedeniyle iki sözcüğü birleştirip “hıdrellez” adını vermişler.
Hızır, bolluk bereket ve sağlık dağıtırmış. Zorda kalan insanların dileklerini kabul edermiş. Kimileri derki gül ağacına gelir. Böyle düşünenler güllerin dibine şekiller yaparlar. Kimileri de suya gelir diyerek, dileklerini suya atıp Hızır’ın onu kabul etmesini beklerler. Ağaçlıklı yeşil alana gelir diyenlerde oralarda Hızır’ı bekler. Anadolu’da daha da abartılır evler temizlenir kapılar açık bırakılır temiz elbiseler giyilir ve Hızır bize de gelsin diye dualar edilir.
Bekârlar da baht açma törenleri yaparlar. Şimdi de yapıyorlar mı bilmiyorum? Ama ben 20’li yaşlarda iken Eskişehir’de Adalara gider, Porsuk kıyısında herkes gibi birbirimizin başına yeşil dallarla “bahtın açılsın” diye dokunurduk. Sonra da kocaman ateşler yakar üstünden atlamaya çalışırdık. Çok da eğlenceli olurdu.
Şimdilerde de İstanbul’da ve büyük illerde farklı şekillerde kutlanan Hıdrellez, o günlerin tadını vermese de coşkuyla karşılanmaktadır.
Hıdrellezle ilgili öyle abartılı hikâyeler anlatılır ki yıllarca dinleseniz bir başka yıl yine duymadığınız bir “Hızır” hikâyesi sizi bulabilir.
Aslında böyle anlatıyorum da benim de herkes gibi pek çok Hıdrellez hikâyem var. Dürüst davranmam gerekirse her Hıdrellez’ de 5 Mayıs gecesi, gül ağacının altında kırmızı kurdeleyle dileklerimi asarken bulurum kendimi. Ya da dizi dizi yazdığım dileklerimi denize atarken.
Bugüne kadar öyle çok dilekte bulundum ki bunların kabul olup olmadığını bilmiyorum, ancak bir dileğim kabul oldu ama Hızır’dan Ama Allah’ tan artık nasıl düşünürseniz.
Hıdrellezin, herkese bol şans ve iyilikler getirmesini diliyorum…
Sevgiyle kalın…
Belma Demir Akdağ, 5.5.2013
|