Sokak insanlarını kimse görmek istemez, kimse konuşmak istemez, kaybedenlerdir onlar. Neden? Diye kimse sorgulamak istemez. Sokaklarda çocuklar varmış? Yağan yağmurun altında öylece sinmiş çatının altına, kimden kaçmış, neden kaçmış bize ne. Akşamın karanlığında bir yaşlı insan yatıvermiş kartonun üstüne, yağmur ıslatsa da bedenini kimse görmezmiş.
Sokakta yürürken mutlaka göreceğimiz kişilerdir bunlar, sokak çocukları ve evsizler. Yanlarından sessizce geçerken, gözlerimizi kaçırırız bir başka yöne. İçimizin acımasını mı istemeyiz, yoksa gözümüzün görüntüsü bozulmasın mı isteriz, korkar mıyız, nedir bu adlandırılamayan duygu bilmiyorum.
Onları gördüğüm zaman, düşüncelerim karışır. İnanıyorum ki doğumuyla ailesine pek çoğu sevinç yaşatmıştır. Mutluluk vermiştir ailesine, sevgiyle büyütülmüştür. Sonra bir gün sokakların çocuğu olmuştur, o güzel bebekler.
Evsizlerin hikâyesi daha farklıdır. Hayatlarının uzun zamanını toplumla, sevgiyle yaşayan bu insanlar bambaşka duygular uyandırıyor insanda. Acaba diyorum evsizler içinde evler açılsa, sadece kar yağdığı zaman değil, her zaman bir yuva sıcak bir yemek verilse çok şey mi istiyorum?
Sokaklar; gündüz kolay da gecesi zor olan yerlerdir. Kötü olan her şey yanı başınızdadır. Hele bir de kadınsa neler yaşanıyordur, gecenin karanlığında. Düşünmesi bile insana acı veriyor. Onlara bakarken bütün acıları görüyorum gibi gelir bana. Hüzün çöker içime. Geçmişteki hayatları rüya gibi uzaklarda kalmış insanlar,yaşamaksa evet yaşıyorlar.
Bir gün Kadıköy’de alışveriş yaparken, hırpani saçı sakalı birbirine karışmış, eli yüzü pislik içinde ayağında nerden bulduğu belli olmayan postallar ile bir evsiz karşıma geldi.
“Merhaba Belma” dedi.
Bir anda korku ve şaşkınlık yaşadım. Eşimi sordu, çocuklarımı, annemi babamı, isim isim, bende cevap verdim.
“Tanıyamadım kimsin “dedim.
“Tanırsın ama kim olduğumu söylemem “dedi.
Belli ki kim olduğunu hatırlamamı istemedi.
Uzunca zaman kafamı meşgul etti bu evsiz insan. Araştırdım, düşündüm, buldum ve şaşkınlıkla bir hüzün kapladı içimi.
Üst düzey bir baba ile son derece hanımefendi bir annenin tek çocuğu, anne baba ölmüş, oda bir şekilde evsizler kervanına katılmış. Ayni apartmanda oturmuştuk. Geçmiş hayatını biliyorum içimde bir acı. Keşke o gün tanıyabilseydim. Şimdi bir kez daha düşünüyorum. Evsiz insanların geçmiş bir yaşamı var. Onlara bakarken bunu da düşünmemiz gerekiyor. Evsizler her çeşit şiddeti sokaklarda yaşamaktadırlar.
Sevgiyle kalın…
Belma Demir Akdağ,12.7.2013
|