Henüz yazılmadı bile !!!
Tek tasarladığım ; son sahnede, esas olan esas kıza sıkıca sarılıp, “sensiz asla” diyor.
Daha , sonbaharın yaprakları süpürülecek bu koca bahçeden. Lodos da , üç on beş vapuru beklenecek. Kızaran burun ucu öpülecek daha sarılmadan. GİTME.
Evde yemek kokuları , yatağın kenarında bir takım eşyan. Gelir gelmez duş alırsın bilirim. Sen yorulma.
Masayı görünce korkma , bir yığın insan gelecek sanırsın. Altı üstü baş başa yenecek bir akşam yemeği . Birlikte yenen tek bir akşam var, özel olmalı.
Mumu nereye koysam, ortada olsa ya kaçırırsam gözlerinin rengini. Kenarda dursa , ya yanarsa ekmeğe uzanırken elin. En iyisi şöyle uzakça bir yere iliştirmeli. Kimin umurunda !
Yine başladı o tanrının cezası heyecan, camdan cama koşmalar, gidip gelip ruj yenilemeler. Giysileri defalarca değiştirip sonunda yine aynı giysiyi giymeler.
Bu gece şarap alsam keşke ; iyi de biz içmiyoruz ki . Yine bir kahve kokusu evin içinde. O en çok sevdiğim. Acaba sana ne versem ?
Yanan sigaraya ilave bir sigara daha. Oysa; diğeri dudaklarımın arasında. Nedir bu yeni tanışmış edaları bir bilsem. Yıllardır değişmeyen….
Of nerede bu telefon, yine ısrarla çalmak da. “Kapıdayım açsana” diyorsun ya telefon da.
Anahtarın varken oysa. İşte oracık da yığılıp kalacağım bir gün be adam. Zili çalsana.
Bir dolu renk varken, bana pembe türküler söyleten adam.
Gidişini unutarak bir kez daha. Yaşıyacağım seni doya doya.
Dilimde dolanan türküm, heyecanım . İyi ki varsın ım. Sen çok yaşa.
Dünyayı aşk kurtaracak
sevgimle,
melekkk
melek adalet önol
0532 696 68 48