Sabaha çok var sevgili.
Gel , atlas yorganım ol. Sarılıp uyuyalım. Gökyüzü geçsin üzerimizden. Sabahın serinliği olsun nefesimize karışan.
Bir uzun gece daha sensiz, sabah olur mu bilinmez ! Bir ince sızı sol yanımda. Gün yüzünü çağırmak da. Bir “günaydın” ım olsan, sabah ayazında. Sarılsam sıkıca atlas yorgan altında.
Dilimde binbir harf hepsi adın oluyor.
Bir yanımda çam ağacına bakan pencerem. Bir yanım hep seni bekler. Şu kapıdan süzülüp gelsen !!!
Bulutlar geçiyor sevgilim , üzerimizden bulutlar. Az ötede olmalı Venus ve tam karşısında ondördü ay’ ın. Ne çok isterdim biliyorsun , şu saatlerde ; açılan sırtımı örtmeni. Usulca, uyandırmadan. Çocuk olacağımız günlerin hayali yanı başımızda.
Kavuşmak an meselesi bilirim. Bir sabaha bakar kokun. Ah bu uzun geceler yok mu , yok mu sabahları olmayan. O gecelerde özlerim seni yine , yeniden. İlk karşılaşma anı kadar sıcak, bir ondan fazlası heyecanlı.
Karanlıkdan korkmuyorum artık bilesin. Güneşin doğmasına bir gece kaldı. Bitecek diyordun son mektubunda. Bunlar da hasret mi. hepsi geçer.
Geçiyor elbet, en olmaz denilen sancı, Içinde şiirleri barındıran.
Bir mesafelere inanmazdık biz, bir de ayrılıklara. Bilirdik ; hepsi, kavuşmaların son an’ ları.
Artık yavaşca kapatmalı ışığı, yıldızlar geçmeli üzerimizden. Bir ayrılığı yok etmeli gün doğumu. Tek beklenen o. Dua gibi adın geliyor yine aklıma. Bilmem geçti mi dizindeki ağrı. Aşk olsa biter demiştik ya, sevgi bu. Bitmiyor kolay kolay.
sevgime,
melekkk
|