Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29919794
Bugün Ziyaretçi :  11156
Aktif Ziyaretçiler :  11156

Maddeden manaya çıkıyor bazı sokaklar…
 
Neydi, bizi birbirimizden bunca uzak tutarken bunca sevdiren sihirli sözcük acaba? Neden hiç kırılmıyorduk birbirimize. Neden her yarattığımız zaman diliminde birbirimize koşuyorduk ve doymuyorduk.
 
Saatlerce konuşuyorduk ve yine aç kalıyorduk bittiğinde. İnsan, birinden ayrılırken özler mi. Evet özlüyorum. O da özlüyor. Biliyorum. Aramızdaki sihirli sözcüğün ne olduğunu yeni yeni düşünmeye başladım. Aylarca görmüyorduk birbirimizi, ya da her an birlikte oluyorduk. İki durumda da aç kalıyorduk. Yatağa uzandığında , tahta ata biner gibi kıvrılırdım üzerine, sonra kollarımı bedeninde kavuşturmayı denerdim. Kollarımı çözdüğüm anda ikimizde acıkıyorduk birbirimize. Artık; bunun, insani bir duygu olduğundan şüphe eder olmuştum. Ki ben aşk ın tanrısal yanıyla ilgilenmez, zaman zaman tersini savunurdum. Acaba bu yaşananlar tanrısal mıydı. Peki o halde tanrı bu duyguların neresindeydi. Ya da çok mu sevmişti de bizi görevlendirmişti dünyaya. İnsanlara; bizimle mi anlatmak istiyordu hayatı.
 
Başka zaman olsa bunları düşünürken yorulur bir yerinde bırakırdım. Kesinlikle düşünme açlığına yakalandığımıdüşündüm sonrasında. Düşündükçe daha sevdim bu durumu. Evet evet, bu bir düşünce açlığı. Doyurmalıydım bu hissi. Önce sevgi açlıklarımıza bir parça aşolmuştu bu aşk. Sonrasında bizi daha çok düşünmeye sevk etmişti.
 
Her ikimizde düşünüyorduk üstelik. Benim, kilometreler ötesinde düşündüklerimi, o düşünebiliyordu. Acaba; biz bu düşünceleri paylaştığımız için mi yorulmuyorduk. Aksine aramızda konuşulmayan hiçbir şey kalmamasını isterken, yeni yeni konular çıkıyordu ortaya. Ve birbirimize olan açlığımız zaman içinde düşünceyi paylaşırken birbirimize yardım etmekle son bulmaya başlamıştı.
 
Tabiki zorlanıyorsunuz beni anlamakta, ben yeterince anlatamadıkça. Kısaca ifade etmem gerekiyorsa; dünyanın neresinde olursak olalım, ayrı ayrı, ya da bir arada. Biz düşüncelerimizi de taşıyorduk birbirimizin ve bu düşünceler esnasında birimiz yorulduğunda diğeri taşıdığıiçin ikimiz birden dinlenme şansına sahiptik. Bu, bize hayatın sunduğu bir lutuftu belki de. Ya da biz böyle yaşadığımız için hayat bize göre sürprizlerle doluydu.
Ve bu sürprizler her geçen gün hayatı daha anlamlı hale getirip, bir çivi daha çakıyordu kalplerimize. Birbirlerine daha çok kenetlensinler diye. Ve asla bitişi düşünmüyorduk. Hayat bir gün nasılsa bitmeyecek miydi. Bizim farkımız neydi ki sonsuz yaşamış olalım bir şeyleri. Bu düşünce ikimizi birden mutlandırmakta ve enerjilerimizin toplamı, çevremizi mutlu etmekteydi.
 
Bir gün bir olay bizi çok üzerse hemen birbirimize şunu soruyoduk. ŞU ANDA SON NEFESİNİVEREN KAÇ KİŞİ VAR. Evet. Şu anda son nefesini veren bir dolu canlı varken, nefes almanın lüksünde olmak bile hayatın kendisi değil miydi. O zaman neden kavgalar vardı peki, neden elimizde olanların değerini anlamak için kaybetmeyi bekliyorduk. “Biz “ olmak için çaba vermek yerine, neden ayrı ayrı benliklerde yaşamak istiyorduk. Kaldı ki her canlı, isterse bir bütünü oluşturabilirdi. Ve bunun acı veren yanı; sadece biz “son” ları kurgularsak olacaktı. O zaman; bunu, düşünce sistemimizde tutmanın bir anlamıolmadığı gibi. Ayrıca bize bir ağırlık yapacaktı.
 
Böylelikle hayatımızdan ilk çıkarmamız gerekenin “SON” olduğuna, konuşmadan karar verdik. Nasılsa her şey yaşandığı kadar ve yaşandığı anda vardı. O zaman biz bu anlarıkeyifle geçirecektik. Sonsuz olmak gibi bir derdimiz olduğunu düşünmüyorum ikimizin de. Sadece aynı zaman dilimlerinde, ayrı mekanlarda, aynı düşüncelerde olmak. İki farklı insanı BİZ HALİNE getirmekteydi.
 
Amacım kimseye bir ders vermek değil, ben bir yaşam koçu değilim, sevdiğim insan bir denek değil. Biz sadece hayatımızdan “son”sözünü çıkararak hep ilkleri yaşıyoruz. Ve bunu kitlelerin duymasında bir mahsur görmedik. Ne mi yapıyoruz sizce. BİZ SADECE BAŞKASININ VERDİĞİ SON NEFESİ ALIYORUZ. Eğer hayatımızda bir tek son olacaksa bu da bu cümle içindeki SON olmalıdır….
 
Maddeden manaya çıkıyor bazı sokaklar….
 
Sonsuz sevgime.
 
 
Ekleyen:  Melek Adalet ÖNOL
Tarih:  3.8.2012
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Melek Adalet ÖNOL Yazıları
FİNAL Melek Adalet ÖNOL [ 24.8.2019 Devamı
Yıllar geçmemiş gibi sevMelek Adalet ÖNOL [ 28.6.2019 Devamı
"Sevince"Melek Adalet ÖNOL [ 25.2.2019 Devamı
Usul usul yaşlanıyorumMelek Adalet ÖNOL [ 3.2.2019 Devamı
Kuş takılsın kanadınaMelek Adalet ÖNOL [ 6.4.2018 Devamı
Mis gibi yaşarım seni hayatMelek Adalet ÖNOL [ 23.2.2018 Devamı
Kucaklayın yeni yılıMelek Adalet ÖNOL [ 19.12.2017 Devamı
"yol çekiyor canım"Melek Adalet ÖNOL [ 3.5.2017 Devamı
Bulutlar geçiyor üzerimizdenMelek Adalet ÖNOL [ 1.4.2017 Devamı
"haydi kadınlar iş başına" Melek Adalet ÖNOL [ 8.3.2017 Devamı
"Aşk mı, o da ne?"Melek Adalet ÖNOL [ 21.2.2017 Devamı
Denizde kuşlar sahipsizMelek Adalet ÖNOL [ 9.1.2017 Devamı
Birlikte o filme gitmeden , sakın gitme !Melek Adalet ÖNOL [ 6.11.2016 Devamı
Hayata EFECE BakışMelek Adalet ÖNOL [ 29.9.2016 Devamı
"AMCAM"Melek Adalet ÖNOL [ 7.9.2016 Devamı
ELLERİNİN ARASINA ELLERİM...Melek Adalet ÖNOL [ 1.8.2016 Devamı
"Hesabı en son ben öderim."‏ Melek Adalet ÖNOL [ 26.7.2016 Devamı
"mutluluk , filmin diğer yarısında."‏Melek Adalet ÖNOL [ 17.3.2016 Devamı
EYVALLAH...Melek Adalet ÖNOL [ 11.3.2016 Devamı
Kokundan öpüyorum...Melek Adalet ÖNOL [ 20.1.2016 Devamı
Kadının bam teliMelek Adalet ÖNOL [ 13.12.2015 Devamı
aşk ; sıcak yenen bir yemektir.Melek Adalet ÖNOL [ 28.11.2015 Devamı
"Yüreğinden öptüm"Melek Adalet ÖNOL [ 29.10.2015 Devamı
PİŞMAN DEĞİLİM HAYATMelek Adalet ÖNOL [ 13.10.2015 Devamı
Adını bilmediğim annelere...Melek Adalet ÖNOL [ 8.10.2015 Devamı
"Eylül sancıdır biraz"Melek Adalet ÖNOL [ 27.8.2015 Devamı
İlle de aşkla yanmalıMelek Adalet ÖNOL [ 11.7.2015 Devamı
YENİ RAMAZANLAR...Melek Adalet ÖNOL [ 21.6.2015 Devamı
YOLCUMelek Adalet ÖNOL [ 21.5.2015 Devamı
Teknolojik yalnızlıkMelek Adalet ÖNOL [ 22.4.2015 Devamı
Bilindik huzurMelek Adalet ÖNOL [ 5.4.2015 Devamı
Adımız, şiddetle yan yana yazılmasın.Melek Adalet ÖNOL [ 18.2.2015 Devamı
Beklenen hep senMelek Adalet ÖNOL [ 2.2.2015 Devamı
Sen benim inançlarımsınMelek Adalet ÖNOL [ 23.1.2015 Devamı
Dağınık evlerMelek Adalet ÖNOL [ 21.12.2014 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam