İnsan sadece kendinle kaldığında çok fazladır. Çok tur hiç tir. Herşeydir. Uzun zaman sonra kendimle kaldığımda ellerime baktım önce. Nasırlıydı parmak uçlarım. Tırnaklarım boyasız. Damar damar olmuştu üzeri. Ellerim olduğunu yeni fark ediyordum. Bir bebeğin kendini keşfi gibi. Çok değil, en fazla birkaç yıl önce her akşam mutlaka sürerdim ojelerimi. Bu yılın modasıhangi renklerdi acaba ? . Hala french yaptırmakta mı kadınlar.? Akşam akşam bunu düşünerek zaman geçirmemeli, nasılsa önümde kocaman yarın var.
Evin içinde salınarak gezmenin keyfindeyim. Her yer benim. İstersem çizmelerimle yatağa bile girerim. Nasılsa temizleyecek olan benim. Oh be. İşte hayat bu.
Ne bir bebek ağlaması mevcut, ne de son sesle dinlenen maçlardan bir esinti var. Ortam asude bir bahar. Bir yerinden papatyalar fışkırıverecek sanırsın salonun. Ya da banyodan pembe köpükler akacak çalışma odama.
Hem ben neden çalışma odasındayım ki? . Her yer bana vatan. Benim bu topraklar.
Kitabımı gözlüğümü kaptığım gibi salonun ortasına kuruluyorum. Gel keyfim gel. Hey sen, oradaki, dağınık yüzüm. İçeriden bilgisayarımı kap gel. !
Nefretime rağmen televizyonu da açıyorum ağlak bir dizi. Az sonralardan sıra gelirse birazdan gösterime girecek.”iyi seyirler” diyorum kendime.
Şu iki göz oda evim nasıl bir ferah fersah da görünmekte gözüme. Kahvenizi nasıl alırdınız efendim. Gülüyorum. “her zamanki gibi sade”
Sen yıllardır aynı evi bir dolu insanla paylaş, akşam hangi yemeğin pişeceğini düşün. İşten koşarak gel, koştur koştur masa hazırla. Donat mumlarla. Bağır çağır yaşa . ve sonra tuttur günün birinde yalnız kalmak istiyorum diye. Al sana yalızlık işte.
Okuduğun kitaplar. İzlediğin diziler gibisin şimdi. Kendinle. Özgürsün alabildiğince. Öyle mi. ? koca bir yalan bu işte.
Birazdan bastıracak yalnızlık. Birazdan yazdıklarını okuyacak adam arayacaksın yanında. Okuduklarımı anlatacak birileri olsa diyeceksin. Sonra da başlayacaksın dizideki hanım kıza söylenmeye. “İsyan etsene kızım ne diye karşıgelmemektesin bu düzene”.? İşte “hiç oluverdin bir anda. Ne haber.!!!
Bir başınalık bu, olsa olsa. Yalnızlık sözüne sığmıyor bu durum. Pek de hoşa gider yanı da yok hani. Peki ne oldu benim o ulvi isteklerime. Gözümü kan gibi bürüyen hırslarıma ne oldu?. Durmadan söyleniyordum oysa;; daha fazla yazacaktım yalnız kalırsam, boyalarım bekliyordu beni. Fasulye ayıklarken sanat mı yapılıyordu sanki. Tüm bu sözleri ben söylemiştim bir zamanlar.
Anladım ki, seninle güzelmiş dünyam. Ne kadar kızarsa kızsın insan. Zaman zaman o çok sinirlendiği anları bile özlermiş. Kaybetmeden değerini bilmeli….
Ve sarılmalı telefona aniden. "Özledim. Çık gel…."
Sevgimle,
Melekkk